Özelleştirme İdaresi Başkanı Aksu, “İptal edilen dağıtım ihalelerinden 400 milyon dolar ceza geliri elde ettik. Ama mutlu değilim. Amacım varlıkları en yüksek fiyata satmaktı” dedi.
Türkiye’de elektrik dağıtım bölgelerinin özelleştirmesi tamamlandı. Bu özelleştirmelerden devletin kasasına 12.7 milyar dolar girdi. TV’lerden şeffaf bir şekilde gerçekleştirilen özelleştirme ihalelerinde 15.8 milyar dolarlık bir teklif gelmişti. İhalelerin sürükleyici gücü ise kamuoyunda ‘Çılgın Mehmetler’ olarak bilinen Mehmet Emin Karamehmet ve Mehmet Kazancı idi. İkili Boğaziçi, Anadolu Yakası ve Gediz Elektrik dağıtım ihalelerinin yanı sıra Başkent Doğalgaz İhalesinde de fırtına gibi esti. İkilinin o dönemde kazandıkları ihalelerin toplam büyüklüğü 7.9 milyar dolara ulaştı.
250 milyon yaktılar
Ancak küresel ekonomik kriz ve şirket ortakları arasındaki anlaşmazlıklar yüzünden taahhütlerini yerine getiremedi. İkilinin buna karşılık yaktığı teminat tutarı 250 milyon doları buldu. İptal olan diğer işlemlerle birlikte Hazine’nin kasasına 400 milyon dolar girdi.
Özelleştirme İdaresi (ÖİB) Başkanı Ahmet Aksu, “İptal olan ihalelerden toplam 400 milyon dolarlık teminat mektubunu nakte çevirdik, irad kaydettik. Ama biz bundan mutlu olmadık. Sonuçta kamu ciddiyeti içinde yapılan ihale olduğu için biz paraları aldık ama dediğim gibi bundan mutlu olmadık” dedi.
‘Enerjiye Yön Verenler’ yazı dizisinin bu haftaki konuğu olan Aksu, enerji sektöründeki özelleştirme sürecini değerlendirdi. 21 bölgenin tamamının özel sektöre devredildiğini anlatan Aksu, “18 bölge ÖİB eliyle özelleştirildi. Özelleştirmeleri yaparken tek amacımız yüksek gelir elde etmek değildi. Asıl amacımız yeni döneme uyum sağlayacak, yatırım yaparak hizmet kalitesini artıracak ve daha da önemlisi kaçak-kayıpla mücadele edecek şirketleri piyasaya kazandırmaktı” diye konuştu.
Zarar dönemi bitti
Özelleştirmelerin asıl faydasının orta ve uzun vadede ortaya çıkacağını anlatan OİB Başkanı Aksu, “Ortada sağlıksız bir zincir vardı. Elektrik Üretim A.Ş veya Tetaş elektrik dağıtım şirketlerine elektrik satıyordu. Dağıtım şirketleri bunun parasını tahsil edemiyordu. Bunu alamayınca Tetaş Hazine ve Botaş’a olan sorumluluklarını yerine getiremiyor. Botaş da diğer uluslararası paydaşlarına karşı sorumluluklarını yerine getiremiyordu. Kartopu gibi sürekli büyüyen bu sarmaldan çıkabilmenin tek yolu özelleştirmeydi” dedi ve ekledi: “Özelleştirme sayesinde TEDAŞ’ın 2 milyar liralık yıllık zararından kurtulmuş olduk, yılda 4 milyar liraya ulaşan yatırım da kamu yerine özel sektör tarafından gerçekleştirilecek. Buna ilaveten faturaların zamanında tahsil edilmesi sayesinde kamu enerji şirketleri üzerindeki borç ve faiz yükü de ciddi anlamda azalmış olacak.”
Bu yıl gerçekleşen dağıtım özelleştirmelerinde farklı bir strateji izlediklerini anlatan Aksu, “Bu süreçten yatırımcılar da bizler de gereken dersleri çıkardık. İkinci ihalede süre kaybı olmaması için gereken önlemleri aldık. Yeni şartnamelerle finansman şartlarını ağırlaştırdık. Dolayısıyla işadamları daha önceden yaptıkları gibi ‘önce bir ihaleyi alalım, parayı daha sonra buluruz’ gibi bir düşünce içine girmediler. Finansman paketleriyle birlikte ihalelere katıldılar ve buna uygun fiyatlar teklif ettiler. Sonunda sorunsuz bir şekilde devir işlemleri gerçekleşti” bilgisini verdi.
Sıra şimdi santral ihalelerine geldi
İlk aşama dağıtım sektörünün özelleştirilmesiyle tamamlandı. Şimdi ise yeni bir dönem başladı. ÖİB enerji üretim tesislerinin özelleştirilmesi için düğmeye bastı. Daha önce 150 MW’lık bir HES santrali özelleştirildi. Hemen ardından da Seyitömer Termik Santrali 2.2 milyar dolara özelleştirildi. Hemen ardından da Kangal Termik Santrali 985 milyon dolara özel sektöre devredildi. Şimdi de Çatalağzı, Yeniköy, Kemerköy ve Yatağan termik santralleri özelleştirilecek. Ahmet Aksu, “Öncelikle termik santrallerin özelleştirilmesini tamamlayacağız. Burada temel hedef; bu işletmelerin uzun zamandır birikmiş yatırım ihtiyacı var, modernizasyon ihtiyacı var, çevresel anlamda güçlendirilmesi gerekiyor. Ayrıca yerli kömürün etkin bir şekilde kullanılması doğalgaza olan bağımlılığı azaltacak. Bu da cari açığın düşürülmesi açısından büyük önem taşıyor” dedi.
Barış süreci fiyatı yükseltti
Kaçak-kayıp oranının son derece yüksek olduğu Vangölü ve Dicle Elektrik Dağıtım Bölgelerine yatırımcılar ciddi fiyatlar teklif ettiler. Dicle Elektrik Dağıtım 387 milyon dolara İşkaya- Doğu Grubu tarafından satın alındı. Vangölü Bölgesi için Türkerler İnşaat 118 milyon dolar ödedi. Barış Süreci’nin bu anlamda yatırımcılara cesaret verdiğini kaydeden ÖİB Başkanı Ahmet Aksu, “ Bu sürecin önemli bir katkısı olduğunu düşünüyorum. Batıdan giden ve işi severek yapan yatırımcıların kazanmış olması da bunu gösteriyor” diye konuştu.