“HIMAR konusunda beni aydınlattığınız için teşekkür ederim. Kararlı, bilinçli ve net adımlarla ilerlememe yardımcı oldunuz” diye yazan Güzin Ergin, her rekâtın bitiminde, ikinci secdedeyken tövbe istiğfar ettiğini, bazen elinde olmadan Allah sevgisi ve korkusu nedeniyle göz yaşlarını tutamadığını yazıyor. Mektubunun bir bölümünde de “Secde halinde biraz fazla kalıyorum. Dolayısıyle namazım da uzun sürüyor. Bu nedenle eleştiri alıyorum. Ne yapmalıyım” diye soruyor.
Cevabım şudur: Secde halindeyken ağlamanız, gözünüzden yaş gelmesi namazınızın mükemmeliyetini gösterir. Ne kadar uzun olursa olsun secdede istediğiniz gibi dua edebilirsiniz. Böyle bir şey gönülden geldikten sonra namaza engel değil, eksiklik değil, tam tersine mükemmelliktir. Duaları Arapça yapmak da şart değil, istediğiniz şekilde Türkçe dua edebilirsiniz. Ancak hep kişisel menfaat için değil, genel dualar, kamunun yararına dualar olması daha makbuldür. Allah’a saygı ve Allah korkusundan ötürü namazda ağlamak makbuldür ama dünyasal bir sorun için mesela falan veya filan kişiden ayrılık hasreti yüzünden veya bir ziyandan ötürü namazda ağlamak iyi değildir, mekruhtur.
Allah gönlümüze bakar
SORU: Peygamberimiz sübhaneke, ettehiyat, allahümme salli, allahümme barik ve kunut dualarını namaz kılarken okumuş mudur? Buların yerine başka dualar Türkçe olarak okunabilir mi? (Dinçer Özyünlü)
CEVAP: Namazda ayetler dışındaki duaları Türkçe de okuyabilirsiniz. Ben de zaman zaman Türkçe dualar okurum. Namazın ögesi Kur’ân okumaktır. Dualar namazın ögesi değildir. Fatiha okumak şartıyla istediğiniz duayı yapabilirsiniz. Belli dualar yerine onlarla aynı anlama gelecek başka dualar da okunabilir. Dua, Allah ile iletişim kurmaktır. En büyük iletişim sözden çok gönül iletişimidir. Zaten Allah bizim sözümüzden çok gönlümüze, düşüncelerimize bakar. Birçok kişi hiç anlamadığı duaları okuyup duruyor. Bunlar Tanrı sözü değil, insanların sözü. Hatta birçoğu Peygamber’in sözü de değil. Öyle kalıplaşmış, kemikleşmiş ki, anlatamazsınız. Ama hiç yoktan iyidir. Değil mi ki kul namazda gönlünü Allah’a veriyor. İşte bu da yeter.