SORU: Devletin, dolayısıyla milletin sahip olduğu maddi ve manevi değerlerin israf edilmesi kul hakkına girer mi? Yeryüzünde Yüce Allah’ın adaletinden söz edebilir miyiz? (Osman C. Tekinsen)
CEVAP: Yeryüzü kimsenin değil, Allah’ındır. Mülkün gerçek sahibi, onu yaratandır. Yaratan bu havayı, suyu ve toprağı üstünde yaşayan tüm canlıların kullanımına vermiştir. Kimi kişilerin bunlara sahip çıkması, göreceli sahipliktir gerçek sahiplik değil... Herkesin hakkı olan bu yeryüzü değerlerini bir iki kişinin hoyratça kullanması, suyu ve toprağı israf etmesi, havayı kirletmesi öteki insanların, hayvanların ve tüm canlıların hakkına tecavüzdür ama bunu düşünen kim? Öyle ise herkesin, göreceli olarak sahip olduğu değerleri iyi kullanması gerekir.
Geçenlerde gazetede şöyle bir haber okumuştum: Bir milletvekili, milletin parasıyla oğlunun sünnet düğünü için boş alana mıcır döktürüyor. Devletin, belediyenin arabalarını kullanıyor. Bu arabalar o kişinin babasının malı mı? Düğün yapacaksa tüm masrafları kendi cebinden karşılaması gerekir. Nerede o, devletin mumunu kendi özel sohbeti için dahi kullanmaktan kaçınan adalet timsali Ömer... Er geç herkes yaptığının hesabını ind-i ilahide verecektir. Yetimin hakkı kimsenin yanında kalmaz. Peygamberimiz, herkesin çoban görevi yaptığını, güttüğü sürüden sorumlu olduğunu buyurmuşladır.
Herkes birbirine güvenmeli
Aile reisi çoluk çocuğundan, yönetici yönettiklerinden, onların hak ve hukukunu korumaktan sorumludur. Bu anlayışla hareket edilirse o toplumda adalet olur, hak yenmez, herkes birbirine güvenir. Allah da
o toplumu başarılı kılar, güçlendirir. Ama bir toplum güzel meziyetlerini kötüye kullanırsa Allah da onları zayıflatır, verdiği nimetleri geri alır. Hakimken mahkum durumuna düşerler. Allah’ın adaleti vardır. Hem de O’nun adaletinde kıl kadar haksızlık olmaz. Bizler işlerin içyüzünü bilmediğimiz için bazı şeylerde adaletsizlik olduğunu düşünürüz ama işlerin içyüzünü bilsek, her şeyin yerli yerinde ve hakkaniyetle yapıldığını anlarız. Allah’ın adaletinde eğrilme, yamulma olmaz ama insanların seçimine bağlı işleri Allah’ın adaletine mal edersek yanılırız. O zaman insanlar sorumlu olmazlardı. İnsanlar, adaletsizliklerinden, haksızlıklarından sorumludurlar ve bunun hesabını Yüce Divan’da vereceklerdir.
Nerede o adalet timsali Ömer
Haberin Devamı