1 verip, 364 alanlar...

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında, 81 ilden 550 çocuk, TBMM Genel Kurulu'nda milletvekillerinin koltuklarını dolduracak

Haberin Devamı

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında, 81 ilden 550 çocuk, TBMM Genel Kurulu'nda milletvekillerinin koltuklarını dolduracak. TBMM Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ile UNICEF'in organizasyonuyla 81 ilden 550 çocuk, Ankara'ya gelerek TBMM'deki özel oturuma katılacak. TBMM'nin "Çocuk Parlamentosu" olarak çalışacağı özel gündemli toplantısı, 20 Nisan Pazar günü yapılacak. Atatürk'ün TBMM'nin açılış gününü bayram olarak armağan etliği çocuklar, TBMM Genel Kurulu'nda sorunlarını tartışacaklar. Sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar ile özürlü çocuklar da söz konusu oturuma katılarak sorunlarına ilişkin mesajlar verecek. Kadın-erkek eşitliğini simgelemek için, genel kurulda kız ve erkek çocuk sayısı eşit olacak. Çocuklar, "Sağlıklı Yaşam ve Eğitimde Kalite" konularını tartışacaklar. Milletvekilleri de çocukları, dinleyici locasından izleyecekler. Çocuklara bir gün yeter. Geri kalan 364 gün, bizim çıkarlarımız için yeterli mi?

Petrolden daha değerli cevherlerimiz var!
Ey, 364 günün sahipleri! Farkında mısınız, petrolden daha kıymeli cevherlerimiz var. Cevherlerin yeri ve rezervi belli, ama işlemek gerekiyor. İşinize gelir mi bilmiyorum, ama yapamadığınız işlerin tümünü bırakın ve şu cevherleri ışıldatın! Türkiye Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü istatistiklerine göre, Türkiye nüfusunun çoğunu gençler ve çocuklar oluşturuyor. Türkiye'nin nüfusu 70 milyon 534 bin 746.

Rakamlarla Türkiye nüfusu:
0-4 yaş grubunda 5 milyon 534 bin 328
5-9 yaş grubunda 6 milyon 560 bin 230
10-14 yaş grubunda 6 milyon 462 bin 671
15-19 yaş grubunda 6 milyon 595 bin 334
20-24 yaş grubunda 7 milyon 309
Buraya kadar yeter... Buraya kadar olan toplam, Türkiye'nin yarısı. Aklımızı başımıza toplayalım. Dünyanın başka hiçbir ülkesinde böyle bir potansiyel yok.

Düzeltilemeyen sebepler
MEB Ortaöğretim Genel Müdürlüğü'nün Bakan Hüseyin Çelik'e sunulmak üzere hazırladığı raporda, ortaöğretimde eğitim kalitesinin düşük olduğu belirtildi. Raporda; genel liselerdeki eğitim ve öğretimde istenilen kalitenin yakalanamadığı ifade edilerek, bunun sebepleri şöyle sıralandı:

• İlköğretimde uygulanan sınıf geçme sisteminde yeterli bilgi seviyesine ulaşamamış öğrencilerin liselere girmesine olanak sağlanmış olması,

• Okul türlerinin çok çeşitli olması, büyük bir kısmına sınavla öğrenci alınması,

• Sınıf geçme sistemlerinin sık sık değiştirilmesi,

• Başarısız öğrencilerin başarılı kılınması için her yıl yeni hakların verilmesi,

• Sınıf mevcutlarının kalabalık olması ve ikili öğretim yapılması,

• Nüfus, öğretmen, fiziki yapı ve eğitim araçlan yetersizliklerine rağmen okulların açılmış olması,

• ÖSS'nin zamanlamasının doğru olmaması ve soruların yıllara göre dengeli dağılmaması,

• Okullardaki rehberlik hizmetlerinin yeterince yerine getirilememesi,

• Yabancı dil öğretiminde başarılı sonuçların alınmaması,

• Okul pansiyonlarının fiziki mekanı, kapasitesi ve donanımının yeterli düzeyde olmaması,

• Velilerden alınan "eğitime katkı" payı kamuoyunda "sızlanma ve değişik yorumlara" sebebiyet vermesi,

• Kurumlardaki genel idari ve yardımcı hizmetli personel sıkıntısı önemli boyuta ulaşması,

• Anadolu ve fen liselerinin öğretmen ihtiyacı yeterince karşılanamaması,

• Okul müdürü atamalarında sıkıntı yaşanması,

• Nüfus artışı ve iç göçler nedeniyle büyük kentlerde kalabalık sınıfların ve ikili öğretimin halen devam etmesi...

DİĞER YENİ YAZILAR