Kadınların cinsel hayattan daha fazla haz alması için ana odaklanmayı bilmesi gerekli. Farkındalık zihin-vücut birlikteliğini sağlayarak cinsel isteği arttırıyor, kaygıları azaltıyor, cinsel uyarılmayı kolaylaştırıyor.
İngilizce’de “mindfullness” olarak geçen “farkındalık” basitçe ana odaklanmak anlamına geliyor. Farkındalık egzersizleri son 30 yıldır klinik psikolojide kullanılmakla birlikte, yoga ve meditasyon gibi daha geleneksel tekniklerde de esas alınıyor. Özellikle, ağrı, stres, endişe, depresyon ve stres yönetimi tedavilerinde kullanılıyor. Son zamanlarda katıldığım bir çok uluslararası toplantıda mindfullness tekniklerinin cinsellikte de çok başarılı olarak kullanılmaya başlandığını gözlemledim. İşte kadınlara cinsellikte “ana odaklanma”yı öğretme sebeplerimiz:
1. Farkındalık egzersizlerinin nörolojik açıdan faydalı olduğu MR çalışmalarıyla da kanıtlanmış bulunuyor. Bu çalışmalara göre mindfullness beynin dikkatten sorumlu kısımlarını uyarıyor, olumsuz hislerden sorumlu kısımları etkisizleştiriyor, rahatlama ve gevşeme hislerini aktive ediyor. İş ve özel yaşamında endişe-anksiyete, konsantrasyon güçlüğü, dikkat dağınıklığı yaşayan kişiler için öneriliyor. Ancak aynı zamanda cinsel performans endişesi, isteksizlik, uyarılma sorunlarında da olumlu sonuç veriyor.
2. Farkındalık zihin-vücut birlikteliğini sağlayarak cinsel isteği arttırıyor, kaygıları azaltıyor, cinsel uyarılmayı, cinsel zevk ve tatmine konsantre olmayı kolaylaştırıyor. Farkındalık egzersizleri, fiziksel vücudu “yargılamadan” uyardığı için, bu kaygılar nedeniyle vücut imajı sorunu yaşayan kadın ve erkeklerde de olumlu sonuçlar yaratıyor. Farkındalık, hem içinizde yaşadığınız duygu, düşünce ve vücut hislerinizde gelişim sağlıyor hem de sizi olumsuz etkileyen düşüncelere karşı tutumunuzu değiştiriyor. Böylece kaygı, korku veren düşünceler içinde olsanız da, bu düşüncelerin duygu ve davranışlarınızı daha az etkilediğini fark ediyorsunuz.
3. Farkındalık egzersizleri ile kadınlar cinsellik esnasında olumlu veya olumsuz düşüncelerinden uzaklaşıp ana konsantre olmayı öğreniyor. Özellikle olumsuz düşünceler kadınlarda tatminkar bir beraberliğe ulaşma şansını azaltıyor. Örneğin partneri erken boşalma problemi yaşayan kadınlar “Sadece kendini tatmin etmek istiyor!” veya partneri sertleşme sorunu yaşayan kadınlar “Çirkinleşiyorum”, “Kilo alıyorum”, “Partnerimi tatmin etmiyorum” “ Eskiden olduğu gibi çekici değilim” gibi düşünceler içinde olabiliyor. Bunun yanında kadınlar cinsel mitler nedeniyle de cinsellik sırasında olumsuz mesajlara odaklanabiliyorlar. “Bu şekilde seks yapmak doğru değil” “Kendimi rahat bırakırsam benim ahlaksız olduğumu düşünecek”, “Cinsel aktiviteyi ben yönetmemeliyim” gibi düşünceler kadınları tatminkar bir cinsellikten uzaklaştırıyor. Kadınlarda cinselliğin sensuality yani duygusal yakınlık kısmı çok önemli. “Eşim duygusal yakınlık göstermiyor” “Sadece seks istediğinde beni umursuyor” “Kulağıma romantik bir şey söyleseydi” “Beni sadece yatakta iyiysem seviyor” tarzı düşünceler oluşabiliyor. Cinsel isteksizlik, cinsel uyarılma sorunları, orgazm problemleri veya ağrı hastalıkları yaşayan kadınlarda da “Hiçbir şey hissetmiyorum” “Hiç uyarılmıyorum” “Galiba orgazm hiç ulaşamayacağım” “ Ne zaman bitecek?” “Canım yanıyor” “gibi düşünceler var olan cinsel problemleri daha da arttırıyor.
4. Cinsellik esnasında özellikle “kendini gözetleme” dediğimiz bir tablo da oluşabiliyor. Burada kadın veya erkek cinsellik sırasında sürekli kendini takip etme, cinselliği sanki dışardan biri gibi gözetleme eğiliminde oluyor. “Şu anda zevk almıyorum” “Galiba uyarılıyorum ama henüz orgazma yakın değilim” “Birazdan pozisyon değiştireceğiz” gibi düşünceler ile cinsel olayı, kendini ve partnerini izleyen kadınlar cinselliğe kendini tam olarak bırakamıyor. Konsantrasyon bozuluyor, cinsel uyarılma ve orgazm ihtimali azalıyor. Burada önemli olan öncelikle kadınların kendi cinsellikleriyle ilgili duygu ve düşüncelerinin farkında olmaları, partnerlerinin istek ve arzularını anlayabilmeleri ve cinsellik konusunda iletişimden kaçınmamaları. Özellikle bu tip konsantrayon sorunlarında mindfullness denilen ve cinselliğe odaklanmayı sağlayan davranışçı yöntemler başarılı sonuçlar veriyor.
5. Birçok kadın arzu ve isteklerini, sevdiği ve sevmediği noktaları, endişelerini, korkularını, cinsel sorunlarını partnerine belirtmekten çekiniyor. Cinsel sorunlar karşısında doktora başvurmaktan utanıyor. Oysa cinselliği organik, psikolojik ve sosyal boyutta inceleyip tedavi seçeneklerinden yararlanmak gerekiyor. Özellikle cinsellik esnasında oluşan konsatrasyon güçlüğü gibi sorunlarda kadını ve partneri inceleyip problem yaratacak tüm organik, psikolojik ve sosyal faktörleri ortaya çıkartmak en doğrusu. Ardından medikal tedaviler ve cinsel terapi teknikleri bir arada sunuluyor.