Dünyanın lider internet televizyon ağı Netflix artık Türkiye’de... Zaten yaklaşık 9 aydır Türkiye’de hizmet veriyordu. Ancak altyazı, dublaj gibi bazı teknik sorunlar yaşıyorduk. Tüm sorunlar çözülünce de Netflix Türkiye’nin nasıl olacağını anlatmak için Netflix’in kurucu CEO’su Reed Hastings Türkiye’ye geldi ve bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısının ardından Milliyet’ten Ali Eyüboğlu, Hürriyet’ten Melike Karakartal, Sabah’tan Sinan Özedincik ve benim katıldığım mini bir toplantı yapma şansı bulduk Hastings’le... Öncelikle benim sabırsızlıkla toplantıyı başlattığımı söylemeliyim. “Türkiye’ye hoşgeldiniz” der demez, hepimizin merak ettiği soruları yönelttim. İlk merak ettiğim şey tabii ki neden 130 yeni ülkeye giren Netflix’in Türkiye’de yerelleşme üzerine çalıştığıydı. Yüzlerce ülke arasında Türkiye pazarı neden onlar için önemliydi?
Tanıtım yaptı
Reed soruma içtenlikle cevap verdi: “Ocak ayında 130 ülkede lansman yaptık ama yerelleşme işlemine o zaman girmedik. Bu hafta Polonya ve Türkiye’de yerelleşme lansmanını yaptık. Çünkü ikisi de çok hızlı büyüyen ülkeler. Biz sadece tüketicilere odaklanıp, ne seyretmeyi sevdikleriyle ilgileniyoruz. Türkiye gibi çok televizyon seyredilen ülkelerde de iyi prodüksiyonlar oluyor.” Digitürk’ün Katar şirketi BeIN Media’ya satılmasının Türkiye’de yerelleşmelerini hızlandırıp hızlandırmadığını sorduk. Hastings gülümsedi ve Netflix’in tanıtımını yaptı bize... “Digitürk farklı bir ürün ve Netflix’ten daha pahalı. Netflix ise 15.99 lira. Yani bir sinema biletinden ucuz. Bizim daha spesifik bir içeriğimiz var. Digitürk daha geniş tabanlı, farklı bir ürün. Biz Türkiye’de Narcos, Stranger Things, House of Cards gibi içeriğimize olan ilgiyi görünce Netflix’e abone olabileceklerini düşündük. Üstelik internet televizyonculuğunda evde olmak zorunda değilsiniz. Neyi, ne zaman seyretmek istediğiniz konusunda özgür kalıyorsunuz.”
İlk Ezel’i izledim
Netflix’i kim izler? O nedenle Türkiye’de kaç abonesi olduğunu merak ettik. Hastings, “Tüm dünyada 80 milyon abonemiz var. Türkiye pazarında çok yeniyiz. Ancak Türkiye’de her 3 haneden birinde olmayı umuyoruz” cevabını verince Ali Eyüboğlu “Türkiye’de kaç hane var?” diye sordu ve toplantı biraz karıştı. Herkesin birbirine bakmasından sonra Hastings, “15 milyondan fazla geniş bantlı hane... Yani bu 5 milyondan fazla aboneyi bekliyoruz anlamına geliyor” cevabını verdi. Netflix’in girdiği ülkelerde korsan yayıncılığın azaldığını söyledi. Şu anda 30 Türk dizisi yayınlanıyor Netflix’te... Türk içeriklerine ne kadar ödediğini merak ettik. “Önemli olan fiyattır. Bir yıllığına o içeriği kiralıyoruz. Genellikle de tek bir fiyatımız var. Ama tüm dünyada izleneceğini düşündüğümüz bir içerik olursa daha farklı bir fiyat olabilir. Türkiye pazarına yeni girdiğimiz için bir sürü değişik şovu satın alıyoruz. Netflix üyeleri arasında hangisinin popüler olacağını anlamak istiyoruz” cevabını verdi. İlk izlediği Türk dizisini sorduk. “Bu sabah Ezel’i izledim. Çok uzun gibi gözüküyor. Türk dizilerini seyretmek için çok zaman ayırmak gerekiyor. Ancak şunu da söylemem gerekiyor. Mustang filmini son aylarda bir sürü ülkede gösterdik ve çok iyi izlenme aldık.”
Netflix’e dizi yapma şartları
Sektörde üreten herkesin bana tembihlediği soruyu da sordum. Bir Türk senarist ya da yapımcı dizisini nasıl Netflix’e satabilir? Netflix’in orijinal bir Türk dizisi alma şartları nelerdir? Hastings, “Hem biz bağlantıya geçebiliriz, hem de gelen talepleri değerlendirebiliriz. Fakat aradığımız şey yeni bir hikâye... Diğer öykülerden farklı olmasını bekliyoruz” dedi. Farklılığın tanıtımını sordum. Biraz kinayeli olarak şu cevabı verdi Hastings: “Türkiye’deki her dizide oyuncular çok güzel. Aktörler yakışıklı, kadınlar çok güzel. Ama bazı toplumlar daha gerçekçi bir portre görmek isterler. Başka toplumlarda onlara ilham verecek kişilikleri izlemek ister. Türk dizilerinde güzellik ve moda takıntısı var. Mesela Fransa’da ilk orijinal dizimiz politik dramdı. Almanya’daki ilk işimiz bir cinayet-suç türündeydi. Japonya’daki ilk işimiz ise komediydi. Bizim aradığımız ilk olarak iyi öykü anlatan insanlar. İkinci olarak anlaşılabilir bir dünya yaratmış olmaları. Son olarak da iyi bir prodüksiyon. Yaratıcılıklarını yansıtıp, istedikleri gibi prodüksiyonu yapabilmeleri önemli. Kısacası her türlü iyi içeriğe açığız.” Netflix, yani internet televizyonculuğu Türkiye’ye girdiğine ve hepimizi heyecanlandırdığına göre umarım bu Türk dizi sektörü de aynı kafaya gelir. Öncelikle iyi bir öykü anlatmanın güzel insan göstermekten daha önemli olduğunu anlaşılır. Hoşgeldin Netflix...
Umarım seneye Türk dizisi yaparız
Aylardır Netflix’in Türkiye temsilcisi olacağı ve kim olacağının sır gibi saklandığı konuşuluyor. Ben en az 5 isimle görüştüklerini duydum. Daha doğrusu o dedikoduları dinledim. O nedenle herkesin merak ettiği soruyu Reed Hastings’e sordum. “Netflix Türkiye’nin başına hangi Türk geçecek ve yönetecek?” Tüm Netflix ekibi bunu ilk defa duyuyormuş gibi birbirine baktı. Hastings, “Avrupa’daki bütün işlerimizi Amsterdam’daki ofisimizden idare ediyoruz. Orada da Türk çalışanlarımız var. Sadece Türkiye’den sorumlu bir kişi olmayacak” dedi. Türkiye’den Netflix için çekilecek bir dizi aldılar mı? Hepimizin en çok merak ettiği sorulardan biri buydu. “Türkiye’den bir içerik aldığımızı henüz duyurmadık. Fakat görüşmelerimiz devam ediyor. Umuyorum önümüzdeki yıl anlaşmayı yapmış oluruz” dedi Hastings.
Oya Doğan ve Netflix’in kurucu CEO’su Reed Hastings.