Haberin Devamı
Yaşadığımız, çok ağır bir siyasi krizdir, bir “devlet krizi”dir. Bu kriz için düğmeye basanlar, krizin yol açacağı bütün sonuçları göz önüne almış olmalılar ki, “operasyon” devam ediyor.
Hükümet ilk adım olarak, MİT kanununda yapılacak bir değişiklikle hedefteki MİT mensuplarının kovuşturmadan kurtulmalarını sağlayacak bir yol buldu. Bu şekilde Müsteşar, eski müsteşar ve görevlilerin soruşturmadan kurtulmaları sağlanabilir, ama kriz sona ermiş olmayacaktır.
Yaşanan durumu doğal bir hukuki soruşturma olarak göstererek, karmaşık hukuki yorumlar veya “MİT nasıl çalışır, çalışmalıdır” gibi ayrıntılar üzerinden anlamsız tartışmalar açarak krizi farklı bir niteliğe sahipmiş gibi sunma çabaları da devam ediyor.
Düğmeye basanlar, krizin siyasi sonuçlarını bildiklerine göre, arkasını getirecek hazırlıkları da yapmış olmalıdırlar. Bunun “arkası”, yani bundan sonra atılacak adımda doğrudan bizzat Başbakan’ın hedef alınmasına kimse şaşırmasın. İlk aşamada Başbakan’ın bir alt kademesi hedefe konulmuştu ve konu siyasi iradenin talimatı dolayısıyla yapılan icraatlar olduğuna göre bundan sonraki aşamada Başbakan’la ilgili bir adım atılması beklenmelidir.
Cumhurbaşkanı Gül ve hükümet tarafından yapılan “sağduyulu” açıklamalar operasyonun hızını kesmedi. Bundan da kolayca operasyonun devam edeceği sonucuna varılabilir.
Böyle bir kriz, tekrar edelim, siyasi iktidarın muktedirliğiyle ilgili soruları tırmandıracak, “AKP aslında iktidar olamamış” algısını kendi taraftarları arasında da hızla yayacaktır. Yapılacak kanun değişikliği sayesinde MİT yöneticilerinin kurtulmasıyla da bu soru ve algıların değişmesi mümkün değildir.
AKP de çıkarılan bu krizi fiili bir darbe olarak görmek durumundadır. Böyle bir darbeye maruz kalan siyasi gücün elindeki en büyük ve gerçek silah da “halk”tır.
Siyasi krizin siyaseten ve kökten çözülmesi için önce durumun halka bütün açıklığıyla anlatılması, ardından da “nihai çözüm için yetki” talebiyle halka gidilmesini düşünmek şart olmuştur.
Erdoğan bir daha böyle krizlerin, darbelerin ve darbe girişimlerinin olmaması için yetki talebiyle halkı sandığa çağırdığı zaman “gerçek“ bir “one minute” yaşanmış olur.