CHP’nin anayasa çalışmasına ilişkin açıklamalar, ilk aşamada AKP ve BDP ile uzlaşma sağlanabileceğinin işaretlerini veriyor.
Meclis uzlaşma komisyonunda CHP adına yer alacak vekillerden Süheyl Batum’un verdiği bilgilere göre “Türklük” tanımının yerine “yurttaşlık” kavramının gelmesi konusunda bir sorun bulunmuyor.
Batum’un açıklamasına göre CHP’nin yeni anayasada yer almasını savunacağı ilkeler şöyle özetlenebilir:
- Türkçenin resmi dil olmasının yanında, devlet okullarında ana dilde eğitim imkânı sağlanmalı.
- Seçim barajı yüzde 5’e çekilmeli.
- YÖK kaldırılmalı.
- Milli Güvenlik Kurulu anayasal bir kurum olmaktan çıkarılmalı.
- Sadece bir bölge için değil, bütün ülke için yerel yönetim reformunun yolu açılmalı.
- Anayasa Mahkemesi’ne üye seçimi yeniden düzenlenmeli.
- Askeri Yargıtay kaldırılmalı.
- Özel yetkili mahkemeler kaldırılmalı.
CHP’nin hukukçu vekillerinin hazırladığı taslakta yer alan bu ilkelerin bazıları zaten AKP’nin geçen yıl hazırlattığı taslak metinde de yer alıyor.
Önerilen ilkelerin bazıları ise, anayasada yer alması şart olmayan, yasayla düzenlenebilecek hususlardır.
Bu taslakta yer verilen seçim barajının yüzde 5’e düşürülmesi konusunda AKP’nin tavrı belli değil.
Hükümet partisinin özel yetkili mahkemeler konusundaki niyeti de bilinmiyor.
Öte yandan, bu ikisi de dâhil olmak üzere, CHP taslağında yer aldığı bildirilen ilkeler üzerine hem Meclis’te hem de sivil toplumda geniş bir uzlaşma sağlanması kolay olacaktır.
Ne var ki, Cumhuriyet Halk Partisi’nin içinde bu ilkelerde uzlaşma sağlanması daha güçtür. Anayasa çalışması sürecinde CHP içinde farklı sesler çıkması muhtemeldir.
Böyle bir tartışma CHP’nin kendi içindeki “değişim” süreci açısından da belirleyici olabilir.
Eğer parti yönetimi, kendi iç uzlaşması uğruna anayasa çalışmasında kararlı davranmazsa yara alacak olan, doğrudan Genel Başkan Kılıçdaroğlu ve kadrosudur.
CHP’den gelen anayasayla ilgili ilk işaretlerin yönü önemlidir ve CHP’den bu yönü terk etmemesi, ucunda parti içi hesaplaşma, hatta bölünme olsa da, bu yönde kararlı bir “demokratik irade” beklenecektir. CHP, bu iradenin güçlü olması halinde “değişim” sürecine gerçekten girebilir.