Haberin Devamı
CHP’nin yönetiminin Kılıçdaroğlu ve kadrosunda olduğu şimdi söylenebilir. İki gün art arda yapılan siyasi tartışmasız kurultaylarda eski kadro net bir yenilgi aldı.
CHP’nin devletçi-ulusalcı kanadının bu yenilginin ardından parti içinde varlığını sürdürmesi artık çok zordur. Parti örgütünde başlatılmış olan yenilenmeyle birlikte eski kadronun tutunması son derece güçtür ve büyük olasılıkla partiden ayrılarak kendilerine yeni bir çatı arayacaklardır.
CHP kurultaylarında herhangi bir siyasi tartışma olmadı, ülkenin ve partinin geleceğiyle ilgili herhangi bir siyasi sunum yoktu.
Genel Başkan’ın ilk konuşmasında “CHP iktidarında uçak ve denizaltı yapıldı” gibi eğlenceli, anekdot olarak anılabilecek kısımlar dışındaki tek siyasi sözü, konuşmanın sonunda söylediği “CHP’yi çağdaş bir sosyal demokrat parti yapacağız” cümlesiydi.
Kılıçdaroğlu ve kadrosunun “çağdaş sosyal demokrat parti” tanımının içeriği ve neyin kastedildiği tam bilinmiyor. Partide bugüne kadar yaşanan siyasi dalgalanmalarda bolca birbiriyle çelişen ifadeler yer aldığı için, önce bu tanımdan ne anladıklarını belirlemeleri gerekiyor.
‘Yeni CHP’nin önünde 2014 yerel seçimine kadar iki yılı aşkın bir süre var. Bu süreyi iyi kullanmak, “Yeni CHP”nin ne olduğu, ne olması istendiği yolunda net mesajlar oluşturmak ve bunları anlatmak için iki yıl yeterli bir süredir
Ama, uzun zaman ulusalcı-devletçi “narkoz” altında kalmış CHP’lilere “çağdaş sosyal demokrat”ın ne olduğunu anlatmakta ve onları çağdaş sosyal demokratlığa ikna etmekte büyük güçlükler yaşanacağı kesindir.
Bütün bunları aşmak için, 2014 seçimine veya iktidar partisiyle kısır çekişmelere kurban edilemeyecek bir “toptan inşa” sürecinin yürürlüğe konulması şarttır.
Böyle bir “toptan inşa”nın ne kadar mümkün olacağını şimdiden söylemek kolay değil. 30’lu yıllardan itibaren oluşmuş güçlü bir devletçi-muhafazakâr yapının çağdaş sosyal demokrat anlayışa dönüştürülmesi sadece yeni yönetimin iyi niyetine bağlı değildir.
Bu dönüşüm için çok kuvvetli bir siyasi irade ve net bir “sol vizyon”un sürekli diri tutulması gerekiyor.
Kılıçdaroğlu ve kadrosunun bu hatta başarılı olması, her durumda Türkiye’de demokrasinin gelişmesi sürecine büyük katkılarda bulunabilir ve CHP de ancak böyle bir süreçte dönüşebilir.