2014 formülü

Haberin Devamı

AKP tüzüğüne göre, parti üyeleri en fazla üç kez üst üste milletvekili adayı olabiliyor. Başbakan Erdoğan’ın da aralarında bulunduğu 70 dolayında milletvekili şu anda Meclis’te üçüncü ve son dönemlerini geçiriyorlar, 2015 genel seçiminde milletvekili adayı olamayacaklar.

Bu durumdaki milletvekillerinin partinin kurucu ana gövdesini oluşturan büyük grubu oluşturması dolayısıyla, 2015 Meclis’inde AKP büyük bir kan, hatta kuşak değişimi geçirmiş olarak yer alacak.

Başbakan’ın mevcut tüzüğü değiştirmemekte kararlı olduğu biliniyor ve bu konudaki kararlılığı, 2014’te halk tarafından seçilen ilk cumhurbaşkanı olma isteğinin önemli kanıtı olarak algılanıyor.

***


Bu arada, Ankara’da geliştirilen bir formülün şu sıralarda AKP içinde yaygın olarak desteklendiği de ortaya çıktı. Formüle göre Erdoğan cumhurbaşkanı adayı olmak üzere partisinden ayrıldığında yerine gelecek genel başkan kurultay toplayacak ve kurultayda tüzük değiştirilerek partinin birinci kuşağının Meclis’te kalmaya devam etmesi sağlanacak.

Eğer formül gerçekleşirse Erdoğan sözünden ve kararından dönmüş de olmayacak.

Belki eski partisinin yeni yönetimine bir serzenişte bulunacak ama sonuçta ayrıldığı partinin desteğiyle cumhurbaşkanı seçilecek oluşu dolayısıyla meselenin üzerinde fazla durmayacak...

Bunlar işin teknik tarafı. Siyasi tarafından ise Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçildiğinde hangi yetkilere sahip olacağı sorusu var.

***


Başkanlık, yarı başkanlık sistemi veya yetkileri daha da artırılmış cumhurbaşkanı hususlarının yeni anayasa hazırlığında gündeme gelip gelmeyeceği henüz belli değil.

Daha önce yarı başkanlık konusu ortaya atıldığında AKP’nin geniş kesimi dâhil kamuoyundaki ana eğilim olumsuz olarak şekillenmişti.

Anayasa çalışması içinde ibrenin tekrar yarı başkanlık yönüne çevrilmesi ve bunun için siyasette ve kamuoyunda destek oluşturulabilmesi için de yeterli zaman yok.

***


Erdoğan, 1994’ten başlayarak dört yerel seçimin, üç genel seçimin, iki referandumun galibi ve kurduğu partinin oyunu yüzde 34’ten yüzde 50’nin üzerine taşımış bir siyasi olarak Çankaya’ya çıkacaktır.

Mevcut siyasi başarı tablosuna, ülkenin ilk sivil ve demokratik anayasasını hazırlayıp halkın onayını almak da eklenebilirse Erdoğan’ın siyasi ağırlığı katlanmış olur.

Bu siyasi ağırlığın tam karşısında yer alan bir siyasi “boşluk” ise hâlen durduğu yerde duruyor.

O boşluğun adı, “Kürt sorununu çözüm yoluna sokmak”tır.

DİĞER YENİ YAZILAR