EN kolayı ‘gaza gelmek’tir şu hayatta. ‘Dolduruşa gelmek’ kolaydır.
Beşiktaşlılık ise ‘zor‘dur. Bu hayatta, ‘zoru seçmiş olmaktır’ Beşiktaşlılık.
Kolaycılığı tercih edenlerin hayatı da ‘kolay’dır.
Hayat, ‘zorlu sınav’ları hep ‘zoru sevenler’in önüne çıkarır.
Beşiktaşlı’nın hayatı ‘Siyah-Beyaz’ sınavlarla geçer hep.
Bu akşam yeni bir sınav vereceğiz. Yine ‘biz‘e denk geldi.
SINIFIN çelimsiz ve sıradanından beklentisi olmaz kimsenin. Zeki, çalışkan, yaratıcı ve güçlü olandan, herkesin beklentisi de yüksektir malum.
Beşiktaşlı’nın sırtında, Türkiye’yi temsil etmenin yükü var bir kez daha bu akşam.
Facebook ve twitter üzerinden hazırlık yapanlar var bu akşam için. “Eski Açık’ta buluşalım” diyor bazıları.
Neden Eski Açık?.. Konuk seyirci o tribünün ortasında ya, ondan tabii... 150 Maccabi Tel Aviv taraftarı bilet aldı bu maça.
Liverpool ya da Barcelona, Dinamo Kiev veya Manchester United seyircisini nasıl ve ne kadar ‘boğduysak’, İsrail‘den gelen misafirlerimizi de öyle ve o kadar ‘boğmak’tır bu akşam yapacağımız. Ne daha fazla, ne daha farklı.
Türkçe, İbranice ya da İngilizce pankart alınmayacak bugün İnönü‘ye. Gerek de yok zaten. Filistin bayrağı da olmasa keşke tribünde...
Futbol ve sporun doğasındaki agresiflikten öte bir hırçınlığın anlamı yok.
BIRAKALIM siyaseti siyasetçiler, diplomasiyi diplomatlar yapsın. Biz grup mücadelesine iyi futbol, üç puan ve dünyaca ünlü Beşiktaş Tribünü‘nün şöhretine yakışır bir şov ile başlayalım.
Türkiye, Filistin’in haklı davasına haklı bir destek veriyor. Haklıyken haksız duruma düşmemek lazım. Eminim düşmeyeceğiz de.
UNUTULMAMALI ki yaşanabilecek en küçük bir tatsızlık sadece cezaya sebep olmayacak. Ayrıca, “Beşiktaş Türkiye’yi sıkıntıya soktu” demek için fırsat kollayan bazılarına da arayıp da bulamadıkları malzemeyi verecek.
Dediğim gibi; gaza gelmek kolaydır, Beşiktaşlılık ise zor.
Siyah-Beyaz bir sınav daha
Haberin Devamı