Tüm ülkeyi şok etti Onur Öymen’in Dersim Olayları’yla ilgili sözleri... Bir zamanlar CHP’nin oy deposu olan Tunceli’de partinin eriyişi, bu kez buharlaşmaya doğru gidiyor sanki. Herkes küskün CHP’ye, yine de bir şans veriyorlar; “Onur Öymen istifa ederse, belki barışırız!” diyorlar. Bazıları tümüyle silmiş CHP’yi, hemşehrileri Kemal Kılıçdaroğlu’nun pek üstüne gitmiyorlar annesinin vefatı nedeniyle ama, “Onun da artık CHP’de işi olmamalı” diyorlar. Öymen’i alkışlamasına ise pek takmamışlar kafayı, “Kimbilir o an ne düşünüyordu, boş bulunmuştur” deyip geçiştiriyorlar...
Öyle bir açıklama geldi ki Meclis kürsüsünden, ortalık toz duman oldu. Açıklamayı yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen’di, açıklama ise yenilir yutulur cinsten değildi. Hele ki kendini solda tarif eden bir parti için. Öymen, Kürt Açılımı’nı eleştirirken, “Kurtuluş Savaşı’nda, Şeyh Sayit İsyanı’nda, Dersim İsyanı’nda, Kıbrıs’ta analar ağlamadı mı? O zaman kimse, ’Analar ağlamasın, mücadeleyi durduralım’ dedi mi? İlk siz diyorsunuz, çünkü sizin terörle mücadeleye cesaretiniz yok” deyiverdi. Müthiş bir tepki çıktı ortaya, İzmir’de, Ankara’da, İstanbul’da, ama özellikle Tunceli’de... Ve herkes Dersim Olayları’nı konuşmaya başladı, Cumhuriyet tarihinin belki de en büyük tabularından birini... Bugüne kadar gizli kaldığından bu konuda herkes bir şeyler söyledi, doğrusu yanlışı bilinmez. Ama bir gerçek var ki, çok kan dökülmüş...
Cemevindeki cenaze...
Bu hafta ben kiminle konuşmalıyım diye araştırırken, Tunceli Barosu eski Başkanı ve yazar Hüseyin Aygün’ün doğru isim olduğuna karar verdim. Zira ’Dersim 1938 ve Zorunlu İskan’ adlı kitabında belgeleriyle Dersim Olayları’na ışık tutuyor Aygün. Ve doğruca Tunceli’ye gittim, sabah 07.10 Elazığ uçağı, ardından da 2 saatlik bir araba yolculuğuyla... Yolda gazetelere göz atarken, Taraf’taki bir haber ilişti gözüme; Aygün’ün bir demeciydi; Öymen’in o talihsiz konuşmasını alkışlayan ve bu yüzden tepki toplayan Tuncelili CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu’na gönderme yapıyordu, ama ona bir eleştiri yöneltmekten kaçınarak:
“1937-1938 Dersim olaylarını anlatırken, ’İnsanlar mağaralara iltica etmişlerdi. Ordu zehirli gaz kullandı, mağaraların kapısının içinden. Bunları fare gibi zehirledi. Yediden yetmişe o Dersim Kürtleri’ni kestiler” diyen eski bakanlardan İhsan Sabri Çağlayangil, bu sözleri Kemal Kılıçdaroğlu’na anlatmıştı. Ses kaydı internet sitelerinde bulunan röportajı dinlerseniz anlarsınız. Kılıçdaroğlu eski Cumhurbaşkanı Demirel aracılığıyla 1987 yılında Çağlayangil’in Bursa’daki evinde yaptı bu söyleşiyi.”
Bu haberi okuyunca, tabii ki buluştuğumuzda ilk sorum da bu konuyla ilgili oldu Aygün’e; “Nereden biliyorsunuz bunları?” Geçen yıl bizzat kendisinden dinlemiş Aygün, “Ben Kemal Bey’e cesaret vermek için bu açıklamayı yaptım. Çünkü onun Dersim Olayları konusunda çok duyarlı olduğunu biliyorum. Zaten 1987’de kimse ilgilenmezken, onun bu konuda Çağlayangil’le konuşması da bunu gösteriyor” dedi. Hemen ardından da “Cenazeye gitmemiz lazım” diye ekledi, rastlantı bu ya Kılıçdaroğlu’nun annesi vefat etmişti ve 1 saat sonra cemevinden cenazesi kaldırılacaktı. Birlikte Munzur Çayı kenarındaki cemevine gittik. Yolda garip bir afiş çekti dikkatimi; Hitler bıyıklı bir Onur Öymen, üzerinde ’Wanted’, altında Zazaca’sı yazıyor. İmza, Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu...
Hıncahınç doluydu cemevi. Kılıçdaroğlu’na taziye sunup, Öymen’in demeciyle ilgili bir açıklama yapıp yapmayacağını sordum utana sıkıla, “Pazartesiye” dedi kısaca... “Peki Taraf’taki yazıyı okudunuz mu?” diye sordum, cenaze nedeniyle okuyamamış, “Ne yazıyor?” diye sordu, ama taziye kuyruğundan dolayı sohbeti kesmek zorunda kaldık.
Hazır Tunceli’deydim, Dersim Olayları’nda her hanede bir acı hikaye yaşanan bu kentte, sadece Hüseyin Aygün’le söyleşi yapmak haksızlık olurdu. Cemevinde başladım konuşmaya farklı yaştan pek çok insanla, sonra sokakta devam ettim nabız yoklamaya... CHP’ye müthiş kırgın herkes, hemen hepsi “Onur Öymen istifa etmeden bu partiye oy yok” diyor. Kimisi ise hemşehrileri Kılıçdaroğlu’nu CHP’den istifaya çağırıyor.
Bugün Tuncelililer konuşacak bu sayfada, yarın yine bir Tuncelili Hüseyin Aygün ve mümkün olursa eğer bir sonraki gün de yine bir Tuncelili Kemal Kılıçdaroğlu...
84 yaşındayım, hep CHP’ye oy verdim, Öymen istifa etmezse bir daha vermem!
* Amcacığım Onur Öymen ne söyledi böyle?
Herhalde kafayı oynattı! Meclis’e eskiyi getirmiş. Niye 1938’i yeniden konuşacağız? Bu kadar acıyı, ha! Vallahi, biz bu adamın konuşmasını iyi görmedik.
* Kaç yaşındasın amcacığım?
84.
* Öyleyse o zamanları hatırlıyorsundur...
Tabii... Ama küçüktüm daha...
* Var mı sizin aileden ölen?
Yok. Ama etraftan çok var...
* Peki sen oyunu hep CHP’ye mi verdin?
Hep CHP’ye... Ama bundan sonra vermem. Senelerden beri CHP, CHP! Ama bundan sonra o adam partide kalırsa, Tunceli halkı CHP’ye oy vermez.
* Gerçekten vermez mi?
Eee tabii millet biraz soğudu bu adam yüzünden CHP’den. Ama istifa ederse, partiden ayrılmazlar, vazgeçmezler. Onun istifa etmesi lazım. Keşke ‘Ben bir yanlış yaptım’ deyip hemen istifa etseydi, değeri artardı...
* İsmin ne amcacığım?
Sen beni cezalandırmak mı istiyorsun?
* Niye cezalandırayım?
(Gülüyor, biraz düşünüyor... O sırada biri “Hâlâ insanlar korkuyor” diyor... Sinirleniyor.)
Ne korkacakmışım, Hıdır Okyay...
* 84 yaşındayım dedin, maşallah hiç göstermiyorsun?
Eee buranın havasından, suyundan... Burada kimse çubukla (bastonla demek istiyor) gezmez. Bak sen de bir sene burada kalsan, kilo alırsın, tanınmaz güzel olursun... Buranın havası doktor. Gözelerden su içsen, hiç hasta olmazsın. Hastaysan da iyileşirsin...
Bir adam yüzünden CHP’den soğuduk ama vazgeçmeyiz!
* Ali Kamer, 83 yaşında
Vallahi biz Atatürk’ün ismini, Atatürk’ün çizgisini takip ediyoruz. Hangi parti Atatürk’e sahip çıkarsa oraya gideriz. Atatürk’ün ismi neredeyse biz ordayız, asla bırakmayız. Doğru, bir adam yüzünden biraz soğuduk CHP’den ama asla ayrılmayız, vazgeçmeyiz...
CHP’ye yüklenip duruyoruz, AKP’ye nasıl inanacağız peki?
* Hüseyin Yücel, 80 yaşında
Bu ülkede hakimler bile baskı altında, telefonları dinleniyor, biz sadece vatandaşız. Eğer hakim baskı altındaysa, vatandaşın can güvenliği hiç yok demektir. Bu kadar iktidarlar geldi geçti, hiç bu kadar ‘tek adam iktidarı’ olmadı. Nasıl ki evvelden Dersim aşiretleri ağalık sürdürüyor deniyorsa, AK Parti iktidarı da aynı ağalığı sürdürüyor. Bu kadar CHP’ye yüklenip duruyoruz, peki AKP’nin samimi olduğuna nasıl inanacağız?
Öymen boşluğa geldi, tuzağa düştü... Yine partimizdeyiz
* Onur Öymen’in özrünü kabul ediyor musunuz?
Biz bir pire için halıyı yakmıyoruz. Biz Atatürkçü’yüz, yine partimizde duruyoruz. Öymen, bir boşluğa geldi, tuzağa düştü. Biz de boşluğa düştük...
* Kime yarayacak bu boşluk?
(Gülüyor) Sen bilirsin, söyletme bana...
* Böylece Dersim Olayları yine gündeme geldi...
Belki bir iyi tarafı o oldu. Dersim Olayları açık değil, örtülüydü, artık konuşulsun istiyoruz... Madem böyle oldu bilinsin mesele... 30-35 bin insanımız öldürülmüş. Bir kısmı sürgüne gönderilmiş... Ufak çocukları hep alıp götürmüş subaylar...
* Niye böyle olmuş peki?
Atatürk demiş ki, “Biz Cumhuriyeti kurduk, gelin Elazığ ovalarını verelim, rahat oturun.” Bir kısım aşiretler razı olmamış, hükümete karşı gelmişler, olaylar öyle başlamış. Atatürk hasta olmasıydı, böyle olmazdı, Celal Bayar yaptı. “Atatürk yaptı” diyen, yalan diyor...
* Kılıçdaroğlu’na bir kırgınlığınız var mı alkışladı diye...
Hayır canım. Dinlemedi konuşmayı, o da boşluğa düştü.
* Peki bundan sonra oyunuz kime?
Vallahi, bundan sonra saçkın saçkın olacak oylar. Ama dürüst bir parti bulamıyoruz. İşte AKP, “Alevi açılımı yapacağız, yapacağız” dedi, yapmadı. Şimdi nasıl inanalım? Samimi değil ki!
Kılıçdaroğlu da istifa etmeli CHP’de kalınır mı?
Hıdır Taşkın:Zaten acımız vardı. Durup dururken Dersim Olayları niye gündeme getirildi? Bir kere CHP’nin bu demokratik açılıma ne olduğunu bilmeden karşı çıkması bile canımızı çok sıkıyor. CHP, eski CHP değil. Artık sol görüşlü değil. Başka düşüncelere hizmet ediyor.
Tunceli’de AKP yükselmez. Ama Güneydoğu’da silip götürür. CHP ne yaparsa yapsın, Güneydoğu’dan bir oy olabilir mi? Alamaz! Hele bu tutumuyla hiç alamaz. Hatta sıfırlanır. Bence şu anda Kemal Kılıçaroğlu’nun da CHP’den istifa etmesi lazım. Böyle bir partide kalınır mı?
CHP bu gidişle Tunceli’de sıfırlanır
İmam Örüm: CHP eskiden Dersim’de hep birinci parti çıkıyordu. Sonraki dönemlerde çıkmamasının sebebi ne? Çünkü CHP kendisine yakışmayan şeyler yapıyor. CHP’nin yeniden yapılanması lazım. Yeni yüzlerin partiye alınması lazım. Yoksa CHP bu politikayla yürüyemez. Tersine daha kötüye gider, gerçekten sıfırlanır.
Hep Halk Parti’ye oy verdim ama bir hayır göremedim...
Hanım kızım, 71 yaşındayım, hep Halk Parti’ye oy verdim, bir hayır görmedim. Hiç birimiz görmedik. Hep aynı, hep aynı... Bundan sonra oy vermiyoruz... Niye vereceğiz! Artık kimi gözüm keserse ona vereceğim, CHP’ye oy yok. İşte, AKP huzuru sağlamak istiyor, CHP karşı çıkıyor! Oysa onun sahip çıkması lazım değil mi? Ama diyeceksin ki açılımda ne var, maalesef orada da bir şey yok! Bu adamın (Baykal’ı kastediyor) artık orada olmaması lazım. CHP kendisini iyi anlatamıyor. İnansam AKP samimi, oyumu vereceğim. Ama onlar da gerçekten demokrat değil ki!
Onur Öymen istifa etsin, bir kenarda dursun...
* Onur Öymen’e bir kırgınlığınız var mı?
Yabancı bir ülkede olsa onu o partide yaşatmazlar, istifa ettirirler. Bir yanlışlık yaptı, artık istifa etmeli, bir kenarda durmalı. Ama bu CHP, Sivas olaylarına da ortaktır.
* Yani o zamanki SHP...
Evet... Bugüne kadar hiç Alevilere sahip çıkmadılar ki, “Niye aydın kişilerimizi diri diri yakıyorlar” demediler ki! Dünyada kim kimi yakmış? Görülmüş şey mi? Hepsi asılmalıydı. Bakın bizim bir yaylamızda yedi insanımız kayboldu, 10 yıl önce... Ne oldu? Kemikleri bile bulunmadı. Bir adam kayboldu mu sahip çıkılmaz mı? CHP sahip çıkmadı. Bu ülkede hiç silah atmayan, sazıyla, sözüyle söyleyen insanlar öldürüldü, Pir Sultanlar öldürüldü, diyeceksin ki onlara bir hak verildi mi, verilmedi, o yüzden boşver gerisini...
* 1938’de sizin ailenizden de kayıp var mı?
Bizde 1938’de bir tek babam Veli Korkmalı kurtulmuş. O da 12 süngü, bir de uçaksavar mermisi yemiş, buna rağmen yaşamış. Amca çocukları, hala çocukları, koskoca bir aile, 100 kişiden bir babam sağ kalmış... O dönemde bir tek insan isyan etti, yaktı, yıktı diye, bütün insanları mı öldürmek gerekiyordu? Belki o cahildi, bilmiyordu, insanların üzerine uçaklarla bomba mı atmak gerekiyordu? Bir kişi yanlış yaptı diye, bütün insanları yok mu etmek gerekiyordu?
YARIN
Tunceli Barosu eski Başkanı ve araştırmacı yazar Hüseyin Aygün Dersim Olayları’nın çıkış sebeplerini anlatıyor...
Dersim gafına Tunceli öfkeli
'CHP’ye oy yok' diyen de var 'Pire için yorgan yakılmaz' diyen de!
Haberin Devamı