AIRBNB TARTIŞMASI | Otellerin doluluğu ne kadar düştü?

Fiyat avantajı nedeniyle kiralık konutlar yerli ve yabancı turistler için daha cazip hale gelmiş durumda. Otelcilik sektörünün itirazları ve konuyla ilgili olası düzenlemeler gündemde. Endişelerden biri de uygulamanın yarattığı güvenlik sorunları. Uzmanlar, Türkiye'de villa satın alıp kiraya veren yabancıların sayısının da her geçen gün arttığını öne sürüyor. Sektör temsilcilerine göre tüm bu tablo, turizmi nasıl etkiliyor?

Avrupa’da pek çok ülkenin zorunlu vergi getirdiği, bazılarının da lisans iptalleri yaptığı günlük ev kiralama uygulamaları ülkemizde tartışılmaya başladı. Söz konusu uygulamalar ev sahiplerine ekstra kazanç imkânı sunuyor. Özellikle bu yıl yerli ve yabancı turistler, bu konaklama seçeneğini tercih ediyor. 

Benzer tartışmalar uzun yıllardır İspanya’da da yaşanıyor. Ülkenin her yıl turist akınına uğrayan şehri Barselona’da bu uygulamanın çok popüler olması, Barselona Belediye Başkanı tarafından “Daha fazla turist gelmesin” çıkışlarına bile neden olmuştu.

Bu durum, bir süre sonra şehrin kendine özgü kültürünün değişmesine neden olacağı kaygılarına yol açtı. Çünkü iddiaya göre Barselonalılar evlerini kiraya vererek artık Avrupa’nın daha ucuz kentlerinde yaşamaya başladı. 

Benzer tartışmalar dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaşanıyor. Airbnb gibi alternatiflere yönelinmesi turizmi ve otelcilik sektörünü nasıl etkiliyor?

‘KONAKLAMA BAZINDA GECELEMEDE YÜZDE 75 ORANINDA DOLULUK VAR’

Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğum Turizm Otel Yöneticileri Derneği Kurucu Onursal Başkanı Ali Can Aksu, “Şu an konaklama bazında gecelemede yüzde 75 oranında doluluk var” dedi. Bu sürecin oluşmasında kiralık ev gibi konaklama alternatifleri ile bu yıl yaşanan deprem ve seçim etkisinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Aksu, şu bilgilerin altını çizdi:

Haberin Devamı

“Bu yıl yaşanan talihsizlikleri de hesaba katmamız gerekiyor. Şubat ayında çok büyük bir deprem yaşadık. Ardından yoğun bir seçim dönemine girdik. Sezon yerli turist için biraz geç başlamış oldu. Tüm bunları da hesaba katarsak konaklamalarda ciddi düşüşler yaşandı."

Türkiye Otelciler Birliği Başkanı Müberra Eresin de günlük kiralık evlerin ciddi etki ettiğini ama tek etkenin onlar olmadığını belirterek, “Beklentimiz yılın ikinci yarısıyla birlikte talepte artış olacağı ve sektörde yukarı doğru gidecek grafiklerin oluşacağı yönündeydi. Ancak 11 ayrı şehirde yaşanan depremlerin sonucu olarak bu talebe yönelik ertelemeler birden kesinleşen iptallere dönüştü. Sonuç olarak, o dönem gelen iptallerin yanı sıra yeni talepler de alamadık. Rakamlarımızın beklentilerimizin gerisinde kaldığını söyleyebiliriz. Beklenen yoğun turist trafiğinin henüz gerçekleşmemiş olması sektörün moralini bozuyor” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

'AIRBNB GİBİ KONAKLAMA ALTERNATİFLERİ OTELCİLİĞİ YÜZDE 25-30 BANDINDA ETKİLİYOR'

Airbnb gibi konaklama alternatiflerinin otelciliği halihazırda yüzde 25-30 bandında etkilediğinin altını çizen Ali Can Aksu, “Bu oluşum haksız bir rekabet ortaya çıkarıyor. Evlerini kiraya verenler hiç vergi ödemediği için fiyat kırmalar yaşanıyor. Bundan dolayı yurt dışından gelen misafirlerin talebi o yöne doğru kayıyor. Haliyle bu durum Türk turizminde konaklama sektörünü sekteye uğratıyor” ifadelerini kullandı.

‘BU YOLLA KİRALANAN 60 BİNE YAKIN EV OLDUĞU BELİRTİLİYOR’

Müberra Eresin de “Günlük kiralanan evler aracılığıyla gerçekleştirilen kayıt dışı otelcilik faaliyetlerindeki büyük artış, bu yıl turizm rakamlarımızı ciddi olumsuz etkileyen gelişmeler arasında yer alıyor” dedi.

Haberin Devamı

Eresin, “Kayıt dışı günlük kiralık evler sıkıntısı geçmişte de bir dönem çok artmıştı, her anlamda alınan tedbirlerle kontrol altına alınmıştı. Ancak son 1-2 yılda sayılarda yeniden ciddi bir artış olduğunu gözlemliyoruz. Bu yolla kiralanan 60 bine yakın ev olduğu belirtiliyor. Bu çok büyük bir rakam” ifadelerini kullandı.

‘DÜNYANIN PEK ÇOK YERİNDE EVLERİNİ AIRBNB İLE KİRALAYANLAR AYNI ZAMANDA VERGİ MÜKELLEFİDİR’

Airbnb’ye karşı olmadıklarını, konaklama sektörü olarak çeşitlilikten yana olduklarını vurgulayan Müberra Eresin, yasal alt yapının şart olduğunu vurguladı ve şöyle devam etti:

“Dünyada var olan turizmle ilgili tüm sistemlerin Türkiye’de de olması gerekir. Öncelikli olarak yasal altyapının kurulması gerektiğini düşünüyoruz. Dünyada evlerini Airbnb’yle kiralayanlar aynı zamanda vergi mükellefidir. Ama şu anda bizde böyle bir uygulama maalesef bulunmuyor. Bu da çok net haksız rekabet anlamına geliyor.”

‘GÜVENLİK SORUNLARI OLUŞTURUYOR’

“Günlük kiralık evler güvenlik konusunda da ciddi soru işaretleri barındırıyor. Geçmişte maalesef bu tip evlerde çok kötü hadiseler de oldu” diyen Müberra Eresin, “Oysa ki otellerde konaklayan tüm misafirlerin, otele girdiği anda mutlaka kaydı alınır ve bu kayıt direkt İçişleri Bakanlığı’na ulaşır. Ama bir Airbnb’de veya kiralık bir evde böyle bir kayıt söz konusu değildir. Arbnb evlerinin tamamında olmasa da çok büyük bir bölümünde kimlik bildirimi bulunmuyor. Ayrıca aynı binada yaşayan diğer kat maliklerinin komşuluk hakları açısından da sürekli bir tedirginlik kaynağı oluşturuyor ve şikayetlere sebep olabiliyor” dedi.

Haberin Devamı

Ali Can Aksu da güvenlik sorununa dikkat çekerek, “Günübirlik kiralık evler, eğer kontrol altına alınmazsa ülkemiz için çok ciddi bir güvenlik zafiyeti ortaya çıkarabilir. Çünkü kimlerin, ne şekilde konakladığı hiçbir şekilde tespit edilemiyor. Bunların mutlak bir şekilde kontrol altına alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

BAŞI İSTANBUL VE ANTALYA ÇEKİYOR

Bu noktada akla gelen en önemli soru şu: ‘Airbnb ya da benzer alternatif konaklamada en çok talep olan şehir hangisi?’

Bu soruma Ali Can Aksu, “Başı İstanbul ve Antalya çekiyor” cevabını verdi ve ekledi: “Yapmış olduğumuz araştırmaya göre İstanbul’da 6-7 bin arasında oda kiralama görüyoruz. Özellikle emlak siteleri bu konuda bize ortalama fikirler veriyor. İkinci sırada da Antalya bulunuyor. Antalya’da bu iş biraz daha villaların kiralanması noktasına geldi. Özellikle yurt dışından villa satın alıp bunları kiraya verenlerin sayısı çok fazla. Daha çok da yurt dışından gelen iş insanları bu konaklamayı tercih ediyor.”

NASIL ADIMLAR ATILMALI?

Konuyla ilgili Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy geçtiğimiz günlerde açıklama yaptı. Bakan Ersoy, günlük kiralanan evlere sertifika zorunluluğu getirileceğini ve otellerde olduğu gibi konaklayan kişilerin bilgilerinin ilgili kurumlarla paylaşılacağını belirtti.

Ersoy yaptığı açıklamada, "Bu evlere sertifika zorunluluğu getireceğiz, bakanlığa yapılacak başvuru ile bu belge alınacak. Ayrıca, otellerde olduğu gibi bu evlerde konaklayan kişilerin bilgileri de ilgili kurumlar ile paylaşılacak. Elde edilen gelirin de vergisinin ödeneceği bir sistem olacak" dedi.

Bakanlık olarak bu tip kiralamalara karşı olmadıklarını kaydeden Ersoy, "Dünyadaki gibi bunu kayıt altına almayı hedefliyoruz. Bu konudaki ilgili mevzuat çalışması yıl sonunda tamamlanacak" ifadelerini kullandı.

Peki bu adımlar yeterli olur mu?

Müberra Eresin, "Bu adımlar önemli ve doğru. Mutlaka çözüm olacaktır. Fakat sektörün başka sorunları da bulunuyor. Örneğin gelirlerdeki artışın maliyetlerdeki artışla aynı düzeyde olmaması sektörü çok zorluyor" ifadelerini kullandı.

Akdeniz Turistik Otelciler Birliği Başkanı Kaan Kaşif Kavaloğlu da "Düşünün bir kişi 70 daire alıyor, 70’ini de kiraya veriyor. Şimdi bu evlere sertifika zorunluluğu getirmek ve vergilendirmek önemli bir adım ve gerekli. Fakat bunun da belli bir oranının olması lazım. Özetle belli bir sayıda tutmak gerekiyor" dedi.

 

 

DİĞER YENİ YAZILAR