Giderek Ortadoğu’da daha büyük bir kaosun, daha büyük felaketlerin yaşanacağı bir dönem başlayacak.
Buna geçmeden önce “Çocuk istismarı” konusunda 8 bakandan oluşan komisyonun ilk kararına değineceğim.
Komisyon, 12 yaşından küçük çocukların cinsel istismar suçlularına verilecek cezanın “ağırlaştırılmış müebbet hapis” olmasını ve cezaların “yaşa göre kademeli” düzenlenmesini, cezalarda “herhangi bir indirim uygulanmamasını” tartışmış.
Çocuk tecavüzleri için zaten mevcut yasada “ağırlaştırılmış müebbet hapis” var fakat hakimlerin çoğu cezayı uygulamıyor.
Bu konu gibi, “12 yaştan küçük-büyük” diyerek çocuklara yapılan saldırıların cezalarının ayrılması da tartışılmalıdır.
Uluslararası sözleşmeler
Türkiye’nin kabul ettiği BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre 18 yaş altı “çocuk”tur. Türk hukuk düzenine göre 18 yaş altı “çocuk”tur.
12 yaş altı ve üstü diye bir ayırım yapılırsa, örneğin tek bir hastanede bir yılda “18 yaş altında 500 çocuğun doğum yapması” normal mi sayılacak?
Çocuklara saldıran sapıklar “ben 12 yaş üstü zannettim, gelişmiş görünüyor” mu diyecek?
Özgecan ve onun gibi genç kızlar- öğrenciler tecavüz işkencelerinden sonra öldürülmezlerse o sapıklar daha hafif ceza mı alacak?
Tecavüz saldırısı söz konusu ise ve caydırıcılık isteniyorsa “12 yaş” söz konusu olmamalı, tecavüz suçluları toplumdan ömür boyu uzaklaştırılmalıdır.
Kudüs’ün tamamı
ABD Başkanı Trump “ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti tanıdığını” en net şekilde açıkladı. Doğu Kudüs, Batı Kudüs ayırımı yapmadan…
ABD Büyükelçiliği (İsrail’in bağımsızlığının 70. Yıldönümünde) 14 Mayıs’ta Kudüs’e taşınacak. Aralık ayında Trump’ın ilk Kudüs açıklamasında olduğu gibi bu kez de haber duyulur duyulmaz Filistinliler sokaklarda protesto gösterilerine başladı.
Burada önemli bir nokta da, “İsraillilerin Kudüs’ün tamamının kendilerine ait olduğunu” savunduğu gibi” Trump’ın da Kudüs’ün tamamından söz etmesidir.
Trump’ın, hiçbir ülkenin (Papa konusunda soru işaretleri var) uyarılarına kulak asmadan bu kararı vermesi yine Condolezza Rice’ın 2003 yılındaki “Ortadoğu’da 22 ülkenin sınırları değişecek” açıklamasını hatırlatıyor.
Mevcut durumda Ortadoğu’da savaşlar sürerken ve binlerce insan hayatını kaybetmişken ABD’nin yeni bir kaos hamlesinin açıklanır tarafı yoktur.
Telaşa yer yok!
İnsanları terörden korumak için “DEAŞ’la mücadele”yi ağzından düşürmeyen Amerika acaba Kudüs için çıkabilecek çatışmalarda ölecek insanları önemsiz mi görüyor?
Aralık 2017’de İslam İşbirliği Teşkilatı “Doğu Kudüs’ü Filistin’in başkenti” olarak tanımıştı. Trump, İslam ülkeleri ile ABD’nin ve İsrail’in arasında bir savaş bile çıkmasını göze alıyor.
Türkiye, Afrin’de PKK, DEAŞ gibi terör örgütleriyle ciddi bir mücadele içindeyken, Kudüs konusunda öne atılmamalı, diğer ülkelerin açıklamalarını bekleyerek, deneyimli uzmanlara danışarak karar vermelidir.
Ortadoğu’yu iyice bataklığa çevirecek bir ortamda telaş yanlış getirir.