Türkiye’nin lider karo üreticilerinden Eczacıbaşı Grubu, 2007’de ortak olduğu 265 yıllık Villeroy&Boch markası için bugüne kadar 50 milyon euroluk yatırım yaptı.
Villeroy&Boch dünyanın en bilinen seramik markalarından. 1748 yılında markanın temelleri atıldı. Dünyanın farklı köşelerinde saraylardan en ünlü otellere ve simge yapılara kadar birçok yerde Villeroy&Boch’un imzası var. Müzede karşımıza Titanic’in karoları çıkıyor. Titanic’in karolarının aynıları hâlâ üretiliyor. Ve hâlâ markanın yöneticilerinden biri Villeroy, diğeri de Boch soyadlı. 8 kuşaktır aynı aileler markayı ayakta tutuyor ve büyütüyor.
Biz de markanın Almanya’daki (Meetlach) merkezindeydik. Çünkü 2007 yılından beri Villeroy&Boch markası Eczacıbaşı Grubu’yla anılıyor. 2007’de Villeroy&Boch’un karo üretiminin ilk etapta yüzde 51’ini Eczacıbaşı Grubu aldı, şimdi bu oran yüzde 75’e yükseldi. Eczacıbaşı Grubu markayı aldıktan sonra 50 milyon euroluk da yatırım yaptı. Villeroy&Boch da Eczacıbaşı’nın bu yönde attığı adımlardan en önemlisi.
265 yıllık marka
265 yıllık geçmişi olan bir marka Villeroy&Boch. Markanın kurucusu ailenin temsilcileriyle 1727 yılında yapılan Saar Nehri kıyısındaki şatoda buluşuyoruz. Eczacıbaşı Grubu CEO’su Erdal Karamercan ve ekibiyle bir dönem Charles de Gaulle’ün de kaldığı, Merkel ile Chirac’ın yemek yediği masada misafir oluyoruz. Villeroy&Boch’un kuruluşu 1748’e dayanıyor, Jean François Boch adlı demir işçisi seramik sofra gereçleri üretmeye başlamış. Daha sonra da toprak kaplar üreten Nicholas Villeroy ile ortaklık kurmuş. Marka Lüksemburg, Almanya ve Fransa üçgeninde konumlanmış. Savaşlarda markanın üretim merkezi ve genel merkezinin ayrı saflarda kaldığı bile olmuş.
75 ülkeye ihracat
Ve günümüze dönersek, banyo ve karo ürünleri üretimi toplamında Türkiye’de pazar lideri olan Eczacıbaşı Grubu cirosunun yüzde 65’ini 75 ülkeye yaptığı ihracattan sağlıyor.
Eczacıbaşı Grubu CEO’su Erdal Karamercan, “Villeroy&Boch’un karo bölümünün yüzde 75’i bizim. Anlaşmamıza göre istediğimiz an istediğimiz kadar hisseyi alabiliyoruz. İşin içinde ailenin olması bizim için önemli. Markayı aldıktan sonra 50 milyon euroluk yatırım yaptık. Burada kullandığımız teknoloji Bozüyük’teki teknolojiyle aynı. Türkiye’de banyonun içine giren her ürünü üretip pazarlayan tek şirketi” diyor.
Türkiye’de dönüşümle en az 5 milyon konut yenilenecek
- Erdal Karamercan, dünyada karoya yılda 10 milyar metrekare talep olduğunu söylüyor.
- Eczacıbaşı Yapı Grubu Başkan Yardımcısı Şafak Ozan, “İnşaat sektöründeki hareketlilik karo taleplerini artırıyor. Önümüzdeki dönemde kentsel dönüşümle 5-9 milyon konut değişecek” diyor.
- Eczacıbaşı yapı ürünlerinin cirosunun yüzde 5’i Ar-Ge’ye ayrılıyor. 70 mühendis var Ar-Ge’de.
- Şafak Ozan, Eskişehir, Kütahya, Bilecik üçgeninde kümelenme çalışması yaptıklarını söylüyor. Ozan, “Türkiye üretiminin yüzde 55’i bu bölgede. İhracatın yüzde 50’sinden fazlası. Rekabet öncesi işbirliğinin büyük yararı var. Birlikte hareket edince karayolu yerine tren kullanılıyor” diyor.
- Eczacıbaşı’nın karo üretimini yaptığı projelere birkaç örnek: Münih Havalimanı, Varyap Meridian Marriot Sochi (Villeroy&Boch ), Özdilek (Villeroy&Boch), Kahire Kulesi (Vitra), Rixos Kazakistan (Vitra), Atlantis Dubai (Vitra)
- 2011 yılında aslına uygun olarak Bolşoy Tiyatrosu’ndaki karolar da Eczacıbaşı tararından yenilendi.
- Mekke’deki saat kulesinde Villeroy&Boch karoları kullanılıyor.
Boch: 1.000’in üzerinde aile ferdimiz var, sadece 4’ü şirkette
Meetlach Almanya’da ama Lüksemburg sınırına çok yakın. Tam Fransa, Almanya, Lüksemburg üçgeninde. Wendelin von Boch, ailenin 8’inci kuşak temsilcisi. “THY Lüksemburg’a direkt uçuş başlattı, çok mutluyuz” diye başlıyor konuşmasına. Nejat Eczacıbaşı’nı anıyor. Bülent Eczacıbaşı’yla ortak iş yapma dışında dost hatta aile gibi olduklarının altını çiziyor. 70’inci yaş doğumgününü Bodrum’da Eczacıbaşı’nın evinde kutladığını anlatıyor.
Villeroy&Boch’un Avrupa dışında 2’si Meksika, biri de Tayland’ta üretim tesisi var. Wendelin von Boch, Asya ve Güney Amerika’da büyümeyi planladıklarını anlatıyor.
8 kuşaktır ayakta durmanın sırrını soruyoruz. Malum Türkiye’de de örneklerini görüyoruz. Aile şirketleri 3 veya 4’üncü kuşakta aile büyüdükçe sarsılıyor, parçalanıyor.
3. kuşak çok tartışıyor
Wendelin von Boch deneyimlerini aktarıyor, sıralamak isterim:
- Aile şirketlerinin genelde 3’üncü kuşaktan sonrasının başarısız olması daha kolay. Baba hiçbir şeyi tartışmıyor. İkinci kuşak tartışmaya başlıyor, 3’üncü kuşak çok tartışıyor.
- Şirkette 4 aile üyesi danışma kurulunda. 4 kişi de aktif olarak çalışıyor. 8 bin çalışanı var Villeroy&Boch’un.
- Aile üyeleri için kriter koyduk. Aileden şirkete gelecek olan kişi master yapmış olmalı, 5 yıl dışarıda çalışmalı. Yılda 70 bin euro kazanmış olması lazım. 2006’dan bu yana aday olmadı.
- Aile şirketleri büyüdükçe kamu şirketine dönüşüyor. Bu tehlikeli. Aile üyeleri işin başında oluyor. Bizim şirketimizde ailemizden 250 kişi hissedar. 1000’in üzerinde ferdimiz var.
- Almanya’daki şirketlerin yüzde 90’ı aile şirketi. Çoğu KOBİ ve çoğu da sanayici. Almanya’da meslek okulları sanayiyle işbirliği içinde. Almanya’daki gençlerin yüzde 7’si işsiz. İspanya’da bu oran yüzde 50.
- Kuşaklar boyu ayakta kalmak için ilkeleriniz olmalı. Bizim şirketimizin ilkeleri var. Geleneklerimize bağlıyız, hem ailemizin, hem de bulunduğumuz bölgenin. Çeşitliliğe önem veriyoruz.