Valide Sultan olmak varmış

Haberin Devamı

Muhteşem Yüzyıl dizisinin ‘Valide Sultan’ı oyuncu Nebahat Çehre, arkadaşlarıyla gittiği bir öğlen yemeğinde hoş bir sürprizle karşılaşmış.
Eski Kuveyt Emiri’nin gelini olan bir hayranı kolundaki pırlanta saati çıkarıp Nebahat Hanım’a takmış.
Nebahat Hanım, hediyeyi kabul etmek istemeyince de "Böyle bir şey yaparsanız çok kırılırım" cevabını almış. Sonuçta Nebahat Çehre yemeğe gitmiş ve bir pırlanta saat sahibi olmuş.
Ben yemeğe gittiğimde tam tersi oluyor.
Mekan sahibi beni tanırsa, "Bunda nasılsa para boldur" diye hesabı şişiriyor.
Valide Sultan olmak varmış!

Son pişmanlık fayda etmez

Valide Sultan olmak varmış

‘Gezi Parkı’ eylemine katılan oyuncu Şafak Sezer,
AK Parti’nin bir iftar yemeğinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanına gidip pişman olduğunu söylemiş ve özür dilemiş.
Başbakan’ın oturduğu masanın yanında diz çöken Şafak Sezer’in Erdoğan’ın elini öpmeye kalktığı görülmüş.
Sosyal medyada bu davranışını eleştirenlere "Bir insanı sevmek döneklikse ben Başbakan'ımı seviyorum" diye attığı bir tweetle cevap vermiş.
Şafak Sezer’e gelinceye kadar Başbakan'ımızın önünde sevgisinden, saygısından kimler iki büklüm vaziyette kalmadı ki?
Şafak tam zamanında davranmış!
Sonra son pişmanlık fayda etmez!

Anahtar kelimeler

Cümlelerde anlamı değiştiren bazı anahtar kelimeler vardır. Örneğin Sibel Can çocuklarıyla Fransa’ya tatile gitmiş. Ama bir geceliğine 150 bin liralık ekstra iş için tatilini yarıda kesip Kıbrıs’a uçmuş.
Anahtar kelimeler bundan sonraki cümlede geliyor.
"Konserden sonra St. Tropez’ye dönen Sibel Can’ın
5 kilo verdiği ve eskisine göre bir nebze forma girdiği gözlendi."
İşte size peşpeşe iki anahtar kelime birden.
"Eskisine göre" ve "Bir nebze"
Yani zayıflamış ama hala kilolu diyorlar.
Şimdi anladınız mı ne demek istediğimi?

I love you Bozcaada

Geçen hafta İstanbul'dan arabayla Çanakkale üstünden Bozcaada'ya gittik.
Deneme sürüşü için verdikleri Volvo XC 60 uzun yolda kullanımı son derece güvenli, seri, konforlu ve yakıt cimrisi çıktı. Bozcaada aşırı sempatik bir yer. Son derece ilginç butik otelleri, taş evleri, masmavi, tertemiz serin denizi, doğal plajları, damak tadınızı okşayan restoranları, üzüm bağları, başarılı şarapevleri, şirin dükkanlarla süslü çarşısı ile Bozcaada’yı acayip sevdim. İkişer günden iki ayrı otelde kaldık. İlki Akvaryum Koyu’ndaki Akvaryum Otel'di.
Sahibi Deniz Bey’in babası tarafından açılan ve adanın ilk oteli olan Akvaryum’u çok beğendik. Sakin, huzur verici konumu, keyifli ortamı ve kahvaltısı unutulmazdı. Sonra adanın son açılan oteli Bertiz’e geçtik. Amerikalı Türk işadamı Kemal Özkarahan, Habbele Koyu’na müthiş bir yatırım yapmış. Bertiz Otel, Bodrum’dan Mikonos’a benim diyen en lüks otellerle boy ölçüşür. Odaları ve manzarası süper.
Denizin tam karşısında harika bir yüzme
havuzu, özel bir sahili ve iskelesi var. Kemal Bey otelin her şeyi ve konuklarla bizzat ilgileniyor.
Bozcaada’ya aşık oldum. Onun için "I love you Bozcaada" diyorum!

DİĞER YENİ YAZILAR