Televizyonun dahi çocuğu Acun kendi kanalı TV 8’i reytinglerde kısa süre içinde zirveye taşıdı. Başta Survivor olmak üzere yetenek ve ses yarışmalarının bunda rolü büyüktü. Aralarına bir de ‘Ütopya’ diye bir yarışma koydu. Ama o tutmadı. Yarışmacıların aileleri ve en yakın arkadaşları başta olmak üzere kimse tarafından izlendiğini sanmıyorum. Çünkü ne idüğü belirsiz saçma sapan bir formatı var. Kimler ne kadar düşündü de böyle abuk sabuk bir formatı hayal edebildi bilemem. Ama bildiğim bir şey var. O da kanalın patron Acun inad etti ve ‘Ütopya’dan vazgeçmedi.
Masraflı bir yarışma olmasına rağmen programı devam ettirdi. Sırf bu yüzden Acun’u takdir etmek gerekiyor. Yarışmayı sonuna kadar sürdürmeye kararlı olduğu için değil. Kendi kanalının ekranında görmeye tahammül edebildiği için. Acun’a ayrıca helal olsun. Yarışmaya pasaportu vereceğine internetten izlenmesi için ‘Pasaport’ diye bir de uygulama yapmış. Bu adam eskimolara buz bile satar!
Kuğu Can ve Toplu Can
Kilolarıyla başı sürekli dertte olan dünya tatlısı Sibel Can yeni single’ının tanıtımı için zayıflamış. ‘Kuğu gibi’ olmuş diyorlar. Sibel yılların profesyoneli. İşini çok iyi biliyor ve yapıyor. Zamanı geldiğinde kilo veriyor ve inceliyor. Sonra tekrar eski toplu haline dönüyor. Tarkan’dan aldığı ‘Bir Parmak Bal’ şarkısını piyasaya çıkartırken diyete girmiş. Fazlalıklardan kurtulmuş. Fıstık gibi olmuş.
Ama Sibel zaten hep fıstık gibi. Kilolu ya da kilosuz. Biz onu her haliyle seviyoruz. Bugün Kuğu Can yarın Toplu Can.
Hiç farketmez. Sibel bizim Can’ımız!
Bir taşla iki kuş
Emrah, Bodrum’da ailesinin oturduğu yazlığında komşularıyla başı derde girmişti. Bir takım nahoş olaylar olmuştu. Bunun üzerine Emrah iddiaya göre komşularıyla yeniden sorun yaşamamak için Bitez’de oturduğu sitedeki 28 villanın tamamını satın almak istemiş. Ancak site sakinleri evlerini satmamış. Emrah da sitedeki evini Suriyeli mültecilere tahsis etmeye karar vermiş. Emrah, böylece büyük bir hayır işine imza atmış olacak diyorlar.
Emrah tutumlu ünlülerimizdendir. Parasını har vurup harman savurmaz. Yardımsever olmasına mutlaka yardımseverdir. Ama ailesiyle oturduğu yazlığı Suriyelilere tahsis edecek kadar fedakar bir hayırsever olduğuna pek ihtimal vermiyorum. Bence Emrah komşularına sinir olduğu için evine Suriyeli göçmenlere verdi. Evini satsa veya kiralasa yenilgiyi kabullenmiş olurdu. Onun yerine villasının kapısını Suriyeli mültecilere açtı.
Hem adı hayırsevere çıktı. Hem de komşularından intikamını almış oldu. Emrah akıllı adam. Bir taşla iki kuş vurdu!