Amasya Belediyesi’nin ‘Sefie çeken Şehzade’ heykeli sosyal medyada fenomen hala gelmiş vaziyette.
Nurella gitti Selfie çeken Şehzade geldi.
Canım Amasya artık sadece elmalarıyla değil heykeliyle de tanınmaya başladı.
Heykel iki kez saldırıya uğramış.
Telefonu kılıcı kırılmış.
Ama etkililer yılmamış.
Tamir ettirmiş.
Amasya’yı ziyaret eden yerli turistler şehzade heykeliyle hatıra fotoğrafı çekmek için sıraya giriyormuş.
Canım Türkiyem’deki selfie çılgınlığı selfie çeken şehzade heykeliyle sınırlı değil.
‘Muhteşem Yüzyıl’ın yapımcıları da ‘Muhteşem Selfie’ diye bir yarışma başlatmış.
Haziranın ortasına kadar Teşhir-i-İhtişam adını verdikleri sergiyi ziyaret edip sergi içinde en yaratıcı selfie’yi çekenler, şirketin yeni dizisi ‘Kösem Sultan’da rol alma şansını yakalayacakmış.
Amasya’daki çelik konstrüksüyon şehzade heykelinin aşırı ilgiden kolunu kanadı kırmışlar.
Kanuni Sultan Süleyman’ın balmumu heykeline tarihi bir dizide rol alacağım diye artık ne yaparlar düşünemiyorum.
Ne görkemli kavuğu kalır ne de upuzun sakalı.
Hey gidi dünya hey.
Cep telefonları, kameralar.
Gözünü sevdiğimin teknolojisi.
Koskoca Kanuni bile ‘Şehzade Selfie’ haline geldi.
Meryem küvette
Muhteşem Yüzyıl’dan miras kalan ünü ve popülaritesiyle Meryem Uzerli ne yapsa haber oluyor.
Tükenmişlik sendromuyla başlayan Meryem Uzerli haberleri sevgilisinden ayrılışı, Almanyaya kaçışı, hamileliği, bebeği, adı, kadrosu ve senaryosu olmayan bir diziye astronomik bir ücrete transferi, reklam filmleri, yeni bir aşk hikayesiyle devam etti.
Hayranı olan bir Arap şeyhinin ailesiyle birlikte onu yemeğe davet ettiği ve yarım milyon Euro teklif ettiği ve Meryem’in bu parayı bağışlayacağı balonu patladı.
Son olarak küvetin içinde verdiği pozu takipçileriyle paylaşmış.
Aşk dedikodusu çıktığı Ozan Güven’le bir filmde rol alıyormuş.
Bir an önce kendisine uygun bir dizi bulamazlarsa Mertem hakkında çıkan haberler de korkarım yakında tükenmişlik sendromuna uğrayacak.
Yarat, yarat, nereye kadar?
Taş gibi kadın
Modacı Tuvana Büyükçınar Demir Kapalıçarşı’da ‘Golden Bazaar’ adını verdiği ilk haute couture koleksiyonunu tanıtmış.
Mankenlerin ihtişamına bakılırsa tam höt kütür bir defile olmuş.
Mankenlerin yüzde seksensekizi yabancıymış ama aralarından bir Türk parlamış.
O da açılışı ve kapanışı yapan podyumların yıldızı Çağla Şikel.
İki çocuk sahibi Çağla sunucu, oyuncu, balerin değil manken olmak için yaratılmış.
Dünyaca ünlü süpermodellerden fazlası var eksiği yok.
Ayrıca yıllanmış şarap gibi.
Zaman geçtikçe değeri anlaşılıyor.
Burcu Esmersoy, boyundan posundan dolayı çok beğendiğini söylediği Çağla’ya ‘at gibi kadın’ diye kompliman yapmaya çalışmıştı.
Ben de ‘taş gibi kadın’ diyorum!