Kim haklı?

Canım Türkiyem

Haberin Devamı

4 S’li kadın, S.S.S.S yani Sabahların Sultanı Seda Sayan ile lafını esirgemeyen agresif popçularımızdan Demet Akalın arasında geçtiğimiz günlerde bir polemik yaşandı. Seda Sultan’ın programına konuk ettiği iş adamı Abdullah Gencal canlı yayında Demet Akalın hakkında ileri geri konuştu. Bir takım hoş olmayan iddialar ortaya attı. Ne oldukları önemli değil. Doğru veya yalan söylediklerinden dolayı Demet Hanım haklı olarak rahatsız oldu. Hiçbir zaman laf altında kalmasını sevmediğinden hemen Seda Sultan’a twitterdan bir gönderme yaptı ve takipçilerine ‘’Ben öyle programları izlemiyorum, sizler de izlemeyin’’ tavsiyesinde bulundu. Bunu duyan Seda Sultan’ın içindeki ‘Kadırgalı Aysel’ canlandı ve Demet Hanım’a bu kez kendi verdi veriştirdi. Seda Sultan konuklarıyla programdan önce hiçbir zaman görüşmediğini ve onların söylediklerinden sorumlu olmadığını iddia etti. Ben Seda Sultan’a inanıyorum. Önceden planlanmış bir şekilde herhangi biri hakkında programında kasıtlı olarak kötü bir laf ettireceğine veya bir ithamda bulunmasına zemin hazırlayacağına ihtimal vermiyorum. Seda Sultan samimi ve dobra kişiliğiyle nam salmış biri. Ağzına geleni söylüyor. Kurguya senaryoya ihtiyacı yok. Ancak bu onu bu olayda haklı kılmıyor. Programı yapan kişi konuğundan sorumludur. Haberi olmadığı bir konunun açılmasını önleyemez ve konuğunun ağzını belki kapatamaz ama duruma müdahale edebilir ve istediği an kesebilir. Konuğu, Demet Hanım hakkında konuşmaya başladığı anda lafların nereye gideceği belliydi. 40 yıllık televizyon kurdu Seda Sultan’ın bunu anlamış olması gerekiyordu. O tercihini konuyu devam ettirmekten yana kullandı. Demet Hanım da kendine göre bunun karşılığını programı protesto ederek verdi. Bu olayda kim haklı kim haksız diye bir şey varsa Demet Akalın haklı.

Süpermen Nihat

Türkücü kankası İzzet Yıldızhan ile Ankara’da bir otelde alem yaptığı ortaya çıkan büyük Türk düşünürü, son Survivor adasının cengaveri part time türkücü full time medyatik Nihat Doğan, yine döktürüyor. Sosyal medyada ünü sınırlarımızı aşmış bir efsaneye dönüşen Nihat Doğan, 15 dakika kaldığı odada 4 kadınla birlikte olduğu iddialarına ‘’Ben Süpermen miyim ki bu kadar kısa sürede 4 kadınla birlikte olayım?’’ demiş. Acaba bizim Nihat, Süpermen’in seks hayatını nerden
biliyor? Bugüne dek hiçbir Süpermen filminde ya da çizgi romanında Süpermen’in cinsel hayatıyla ilgili bir bilgi verilmedi. Süpermen kılığına giren gazeteci Clark Kent’in meslektaşı Lois Lane’e duygusal bir yakınlığı vardı o kadar. Süpermen dünyanın gözünde o kadar aseksüel bir karakter ki yapımcılar onu filmde bile çok sevdiği Lois ile zar zor öpüştürdüler. 15 dakika içinde uzaya gidip gelebilir, yangınları söndürüp köprüleri yıkılmaktan, uçakları düşmekten, trenleri çarpışmaktan kurtarabilir ama 4 kadınla birlikte olmasına imkan yok. Nihat Doğan hayali kahramanları karıştırmış olmalı. Kendisini Süpermen’e değil Warner Bros. Looney Tunes’un anormal süratiyle ünlü animatik çizgi film karakterlerinden Meksikalı karikatür fare ‘Speedy Gonzales’e benzetecekti. ‘’Arrrrriba arrribba, yepppa yepppa’’ Sinyor Nihat ! Oleyyyyyyyy...

Rıdvan’ın yüreği

Başarılı futbol yorumcusu Rıdvan’ın yüreğini seviyorum. Adam içinden geldiği gibi hareket ediyor. Zorla bir şey yapmıyor. Görevi olsa bile. Almanya ile oynadığımız milli maçtaki hüsran verici oyunumuzdan etkilendi ve karşılaşma bitmeden yorum yapmayı bıraktı. Bu son deprem felaketinden sonra NTV’deki ‘Yüzde Yüz Futbol’ programında ‘’Futbol konuşmaya gücüm yok’’ dedi ve program 5 dakikada son buldu. Rıdvan, bu iki olayda yayıncılıktan sınıfta kaldı ama insanlıktan tam not aldı. İyi bir yayıncı kendisini kontrol eder ve performansını sürdürürdü. Rıdvan bunu yapamadı. Çünkü yüreği dayanamadı. Madem konuşacak gücü yoktu neden o zaman programı iptal etmedi diye bir soru geliyorsa aklınıza hemen söyliyeyeyim. Yapabilirim sandı ama program partneri Güntekin Onay’ın depremle ilgili dokunaklı açılış konuşmasından sonra boğazı düğümlendi ve konuşamayacağını anladı. Sizi bilmem ama ben Rıdvan gibilerini iyi yayıncılara her zaman tercih ederim. Bazen ister istemez Fenerbahçeliliğini belli ettiği için ona kızıyordum. Şimdi anlıyorum ki Rıdvan ağzıyla değil yüreğiyle konuşuyor. Yüreğine sağlık bir tanecik şeytanımız. Seni böyle olduğun gibi seviyoruz!

Hep aynı surat

Komedyenler oynadıkları reklamlarda hep aynı surat ifadesini takınıyorlar. Cem Yılmaz hariç hepsinin verdiği poz aynı. Yüzlerindeki şaşkın bakış sanki ‘’Benim burada ne işim var ben burada ne arıyorum?’’ diyor. Şahan Gökbakar ve Ata Demirer bu şaşkın bakışa biraz mimiklerle animasyon katıyor. Şafak Sezer ve Kadir Çöpdemir ise sadece öyle bakıyor. Dikkat ettiyseniz çoğu GSM reklamlarında yer alıyor. Markası ne olursa olsun şekil olarak bakış değişmiyor. Hepsinin ortak noktası efsane komedyen Kemal Sunal’ın Şaban tiplemesindeki ‘bön’ bakış. Bunu kendileri mi yapıyor yoksa reklam ajansı mı öyle durmalarını istiyor kestiremedim. Kendileri o havaya bürünüyorlarsa mesele yok. Ama GSM şirketlerinin kullanıcı profiline uyuyor diye ajans istiyorsa o zaman durum vahim. Bir an önce ajanslarını nazarındaki cep telefonu müşterisinin imajını düzeltmek gerekiyor.

DİĞER YENİ YAZILAR