Jartiyerli soyguncular

Haberin Devamı

"Kadın İşi Banka Soygunu" diye yeni bir film gösterime girdi. Meltem Cumbul, Filiz Ahmet, Özge Ulusoy ve Esra Dermancıoğlu paylaşıyor. Filmin adı belli ki Jason Statham, Edward Norton ve Charlize Theron gibi ünlü yıldızların oynadığı 2003 yapımı ‘İtalyan Usulü Soygun’dan esinlenilmiş. Ama bizim hanımların yaptığı soygun diğerinden farklı.

Kostümleri sıradışı.

Jartiyer giyiyorlar.

Gözü kara insanlar banka soyar.

Bunların gözü de iyice kararmış olmalı.

Yoksa maske, silah filan hadi neyse de.

Canım Türkiyem’de bu devirde herkesin içinde jartiyerini açıp göstermek yürek ister yürek.

Film işte!

Yeni trend Lebroning...

ABD’de gençler arasında yeni bir trend başlamış vaziyette.

Adı Lebroning. İsim babası dünyaca ünlü basketbolcu LeBron James. Miami Heat’in süperstarı bir maçta numaradan kendisini yere atıp hakemden faul bekleyince bu akımı tetiklemiş. Lise çağındaki çocuklar yürürken yanlarından geçenlere çarpmış gibi aniden kendilerini yere atıyorlar. NBA’de hakemi yanıltmak pahalıya patlar. Cezası 5000 dolar. Yani yanınızdan geçen biri kendini yere atarsa şaşırmayın. Lebroning yapıyor demektir.

Silahlara veda

Hollywood’un yaramazlıklarıyla ünlü Oscar ödüllü asi aktörü Sean Penn, güzeller güzeli oyuncu Charlize Theron ile birlikteymiş. 53 yaşındaki Penn, şarkıcı Madonna ile 4, meslektaşı Robin Wright ile 14 yıl evli kalmıştı. Aralarında Scarlett Johansson’un da olduğu bir dolu güzelle de ilişkisi olmuştu. Sean Penn’in özel hayatı için ‘’Hiç aşık olmadı ama çok aşk yaşadı’’ deniliyor. Bu kez sert kayaya çarpmış olabilir.

Baksanıza, Charlize istemiyor diye

60 parçalık silah kolleksiyonunu satıyormuş.

Neden acele ediyor anlamadım.

Dün bir bugün iki, bu ilişki çok yeni.

Ama söz konusu Charlize olunca durum değişir. Kadın o kadar seksi ki adamın aklını başından alır. Öyle bir kadın için kötü alışkanlıklarından da vazgeçersin.

İyilerinden de. Silahlara veda!

Ne dedin sen?

Televizyon tarihimizin unutulmaz anlarından biriydi. Sevda Demirel "Ne dedin sen?" deyip Hande Ataizi’ne tokadı yapıştırmıştı. Cem Davran araya girip ikisini güçlükle ayırmıştı. Aradan bir düzine yıl geçtikten sonra efsane tokadın kahramanları Bebek’te karşılaşmış. Hande de bir mekanda oturuyormuş. Sevda köpeklerini gezdiriyormuş. Hande, Sevda’yı görünce dehşetle irkilip kafasını çevirmiş.

Oysa Sevda’nın niyeti barışçılmış.

"Kimse kimseyle küs kalmamalı, bugün varız, yarın yokuz" demiş.

Hande ise tokat olayı hatırlatıldığında "Off, hadi yaa" diye sinirli bir şekilde cevap vermiş. Böylesi isabet olmuş.

Sevda’nın sinirlenmesi daha vahim sonuçlar doğurabilirdi. Üstelik bu kez aralarına girecek Cem Davran da ortalıkta yok!

Lütfen beni öpme

Ülkemizi saran ve milyonları olumsuz etkileyen H3N2 diye bir gribal virüs var. Nerden geldiğini bilmiyorum ama adını sanki Yıldız Savaşları’ndaki R2D2’den almış. Gripten korunmak için doğru beslenmek, vitamin almak ve hijyen öneriyorlar. Virüsü kapmamak için cerrahi maske kullanımından bile söz ediyorlar. Bence alınması gereken en önemli tedbir selamlaşmak için öpüşmemek.

İster tokalaş, ister ‘high five’ yap, ister yumruğunu sıkıp dokun ama sarılıp öpme. Alako’nun lideri sevgili İshak Alaton bir ara böyle bir kampanyaya öncü olmuştu. Önüne gelenle öpüşmemek için yakasına ‘öpme beni’ diyen bir rozet takmıştı. Şimdi tam bunun zamanı. Kendi mikrobum bana yeter. Lütfen beni öpmeyin!

DİĞER YENİ YAZILAR