Babasından yüklü bir miras kalan Süreyya Yalçın sosyetemizin ikoncanlarındandı.
Şatafatlı giyimi, havalı saçları, ağır makyajı, gösterişli takıları ve köpeğiyle nereye gitse magazincilerin dikkatini çekerdi.
Kış aylarını Miami’nin sıcağında geçiren Süreyya yazları Bodrum’u fethederdi.
Süreyya’nın bir özelliği de tek başına kalmayı sevmemesiydi.
Yanında mutlaka ama sevgili ama nişanlı ama eş olarak bir kavalye olurdu.
Süreyya bu fani dünyada hayatın tadını çıkartmasını biliyor.
Etraf ne der ne düşünür diye umursamıyor.
Nikah masasına oturmayı da çok seviyor.
Şimdi son sevgilisiyle de evleneceklermiş.
Kısmetse bu Süreyya’nın üçüncü evliliği olacak.
İlk ikisi yerli malı Bodrum aşklarıydı.
Üçüncüsü yine Türk ama Miami’den. Süreyya 31 yıllık yaşamına 3 evlilik sığdırmış durumda.
Allah hakkı 3 derler.
İnşallah aradığı mutluluğu bulur.
Evlililiği bu kez uzun ömürlü olur.
Yoksa eskiden “İkoncan” diyorlardı.
Şimdi de “Gelincan” demeye başlayacaklar!
Bu gece barda gönlüm hovarda
Rock müziğin efsane ismi Şebnem Ferah, Bebek’teki Kulis Bar’ın açışına gitmiş. Saat 18:00’da girdiği mekandan ertesi sabah 06:00’da çıkmış. 12 saat boyunca barda kalan Şebnem Ferah böylece yeni bir rekora imza atmış.
İddialara göre çıkışta ayakta durmakta zorlanıyormuş.
Ünlülerin yedikleri, içtikleri, gittikleri mekanlar hep merak konusu oluyor, ne kadar yiyip, içtikleri ve gittikleri yerlerde ne kadar kaldıkları.
Şebnem Ferah sonuçta açılışına gittiği barda yedi, içti, sohbet etti, eğlendi. Kapanışını yapmadan da çıkmak istemedi.
Ya kapıda onun çıkışını bekleyen muhabir? 12 saat boyunca dışarda soğukta o ne yaptı?
Ünlüyseniz aslında mesele yok.
Bu gece barda gönlüm hovarda!
Kumkapı’dan kovulmak
Hüsnü Şenlendirici, İstanbul’a ilk geldiği yıllarda Kumkapı’da klarnet çalarmış.
Hatta bir keresinde klarnetini bir müşterinin kulağına yakın tutup çaldığında mekandan kovulduğunu itiraf etmiş.
Ciguli de bir aralar Kumkapı’da çalışıyormuş. Bir dedikoduya göre istediği parçayı çalmadı diye müşterinin biri de ona tokat atmış.
Hüsnü Şenlendirici de baksanıza Kumkapı’dan kovulmuş.
Bakın ama sonra neler olmuş?
Tabak kırmak yasak
Ziynet Sali ekibiyle birlikte basının karşısına çıkmış
“Artık tabak kırdırmıyorum. Çünkü bir keresinde ayağımı kesti” demiş. Ziynet haklı. Eskiden müşteriler tavernada eğlenmek için tabak kırardı. Fırlattıkları tabakların etrafa zarar vermemesi için dikkat ederdi.
Artık insanlar gergin ve asabi oldu.
Eğlenmek için değil stres atmak için tabak kırıyorlar.
Ziynet bugüne kadar kırılan tabaklardan dolayı ayağını bir kez kestiyse yine şanslı sayılır.
Alkolün dozunu kaçırıp havada uçuşturmadıklarına şükretsin!
