HülyAyşe!

Canım Türkiyem

Haberin Devamı

Yılların sanatçısı Hülya Avşar ile yeni nesil köşe yazarı ve çiçeği burnunda popçu Ayşe Özyılmazel arasında geçtiğimiz günlerde son derece gereksiz bir söz düellosu yaşandı. Ayşe Özyılmazel kısa bir süre önce hedef göstermeksizin ‘Bir erkekle aldatıldım’ şeklinde yersiz bir açıklama yaptı. Bunun üzerine Hülya Avşar, televizyon şovunda ağırladığı Ayşe’nin ‘kısa dönem’ sevgilisi şarkıcı Murat Dalkılıç"a gereksiz bir soru yöneltti. Hülya Avşar’ın başka bir konuğa sordurttuğu soruda Ayşe’yi aldatan sevgilisinin bir kadın olma ihtimalinden söz ediliyor yani Ayşe’nin lezbiyen bir ilişki yaşamış olabileceği ima ediliyordu. Bunun üzerine Ayşe Özyılmazel çıldırdı. Hemen gazete köşesinden Hülya Hanım’a saldırdı. Hülya Avşar’ın eski sevgilisi Saadettin Saran tarafından şutlanmasının nedeni Hülya Hanım’ın onu bir kadınla aldatması olabilir mi diye yersiz ve gereksiz bir cevap yazdı. Bu sefer Hülya Avşar sinirlendi ve Ayşe Özyılmazel aleyhine 50 bin TL’lik yersiz ve gereksiz bir dava açtı. Sonuç olarak ikisi de laf yetiştirme konusunda birbirleriyle yarışıyor. Ayrıca ikisi de güzel, işveli, cilveli ve şımarık. İkisi de medyatik. İkisi de popüler. Sizin anlayacağınız benzer noktaları çok. Hatta onlara isimlerini birleştirip ‘HÜLYAYŞE’ demek mümkün. Umarım bu yersiz ve gereksiz tartışmalarını tatlıya bağlarlar. Biz de rahat ederiz!

Taksi yok sanki

Manken Ece Sükan, arkadaşı oyuncu Meltem Cumbul ile Beyoğlu’ndaki eğlence dönüşü trafik polislerinin kontrolüne takılmış. Direksiyon başında ikinci kez alkollü yakalanan ünlü manken, önce alkolmetreyi üflemeyi reddetmiş. Üflemediği takdirde Adli Tıp’a sevkedeceğini öğrenince üflemeye karar vermiş. 0.68 promil alkollü çıkınca da ehliyetine 2 yıllığına el konulmuş. Ece çok düzgün, aklı başında bir kadındır. Meltem de öyle. İkili Beyoğlu’na kendi kullandıkları bir arabayla gidip içki içiyorlarsa durum vahim. Demek herkes yapıyor. Tevekkeli değil 2011 yılının ilk 3 ayında İstanbul’da 130.880 alkollü sürücü yakalanmış. Taksi yok sanki! Üstelik Beyoğlu gibi park bulması zor bir yere gidiyorsun. Meltem Cumbul da kabahatli. Alkol alan arkadaşını direksiyon başına geçmemesi için uyarmamış. Daha sonra aracı Meltem kullanmak zorunda kalmış. Polis acaba ona da alkolmetreyi üfletti mi? Alkolsüz olsa neden işin başında arabayı o kullanmıyor? Saçma sapan bir olay. Ece Sükan zaten o kadar zayıf ki, 0.68 promilli çıkması için alkolü koklaması bile yeter. Bir daha söyleyeceğim. Belki bundan sonra millet akıllanır. Taksi yok sanki!

Usame palavra

Amerikalıların terör örgütü El Kaide’nin lideri Usame Bin Ladin’i Pakistan’da düzenlediği bir operasyonla öldürdüğü bana pek inandırıcı gelmedi ve hemen bu konuda komplo teorileri ürettim.
1) Usame ölmedi. Amerikan Hükümeti ile bir anlaşma yaptı ve ortadan kayboldu.
2) Usame eceliyle öldü. Nasılsa artık bundan bir hayır yok diyen yakınları Amerikalıları arayıp haber verdiler ve başına konan ödülü istediler.
3) Usame zaten yıllar önce bir mağara kazasında ölmüştü. Başkanın önümüzdeki yıl gerçekleşecek seçimler için başlayacağı kampanyaya doping etkisi versin diye şimdiye kadar bizden bu gerçeği sakladılar.
4) Usame diye biri yok. Aslında o bir Amerikalı aktör. Dünyada ne zaman bir terör eylemi olsa Amerikalılar onu ortaya çıkartıyor. ‘Ben yaptım’ dedirtiyor. 5) Amerikalılar Usame’yi yakaladılar ama öldürmediler. Sorguya çekecekler, hücre evlerinin yerlerini, örgütteki teröristlerin kimliklerini söyletecekler.
Bugüne dek izlediğimiz sayısız Hollywood filmi bize Amerika’da olan hiçbir şeyin aslında göründüğü gibi olmadığına inandırdı. Ay’a bile gittikleri şüpheli. Biz bunları yemeyiz. Bu operasyona en uygun adı buldum: Usame Palavra!

Abaza mı laubali mi?

Ünlü avukat Kezban Hatemi, bir duruşma çıkışında iddiaya göre bayan asistanına sarılıp ‘’Ne güzel kızsın sen’’ diyen emekli bankacı Erol Aksoy’a çok kızmış. ‘’Kimse böyle sarılamaz. Resmen taciz ediyorsunuz‘’ diye Erol Aksoy’u azarlamış. Kezban Hanım daha sonra ‘’Biz her duruşmada böyle tacize uğrayacaksak "Fatmagül’ün Suçu Ne?" dizisini geçeriz. “Ne abaza toplumuz’’ diye haykırmış. Kezban Hanım yerden göğe haklı. Elimizi, kolumuzu kontrol etmesini maalesef bilmiyoruz. Sanırım biz abazadan çok laubali bir toplumuz. Erol Aksoy’un yaptığı hareket de abazalığından değil laubaliliğinden kaynaklanıyor. Erol Aksoy taciz iddiaları karşısında sempatik olmak için Kezban Hatemi’nin hatırını sorduğunu ve yanındaki bayana dönüp ‘’Kızınız mı? Ne kadar sevimli bir hanımefendi dedim. Sarılma filan olmadı’’ demiş. Pes doğrusu! Onu bunu bilmem. Abaza veya laubali ne olursa olsun. Eline, koluna, diline sahip çıkamayan beyler dikkat! Her kadının içinde mutlaka bir Kezban Hatemi vardır. Şansınızı zorlamayın sonra zararlı çıkarsınız.

DİĞER YENİ YAZILAR