Gazeteci Ahmet Hakan, radyocu arkadaşımız Ayça Şen’in eski başbakanımız Tansu Çiller’e yaptığı telefon şakasını başarısız bulmuş. Ayça’nın Tansu Çiller’i telefonda işletmesi için “batık bir proje” demiş. İki neden vermiş. İlki Tansu Çiller’in artık aktif politikada olmaması. Ahmet Hakan’a göre eski bir politikacıyı işletmek radyoculuğun töresine sığmazmış. İkincisi Tansu Hanım’ın makaraya alındığına dair işaretler vermiş olması. Ahmet Hakan yanılıyor. Tansu Çiller’i işletmek radyoculuk raconuna aykırı düşmez. Kimsenin adını bile hatırlamadığı eski bir politikacıdan söz etmiyoruz. Aslında biz radyocular birbirimizi sevmeyiz, çekemeyiz ve korumayız ama ben bu kez elimde olmadan bir istisna yaptım.
Ayça’yı çok başarılı buluyorum ve Ahmet Hakan’ın bu konudaki saptamalarının yersiz olduğunu düşünüyorum. Herkes kendi işine baksın!
Defne ile “Her şey Bambaşka”
Ekranda görmeyi özlediğimiz güzel sunucu Defne Samyeli, “Defne Her şey Bambaşka” isimli bir öğle kuşağı programıyla televizyona dönüş yaptı. İsminden de anlaşıldığı gibi farkıyla iddialı bir program düşünmüşler. Defne Hanım, yeni programı için “Format bana çok sıcak ve samimi geldi” demiş. Format dediği konuklu, sohbetli bildiğimiz sıradan televizyon programı.
Seda Sayan, Esra Ceyhan, Serap Ezgü, İnci Ertuğrul, Şebnem Kısaparmak, Derya Baykal, Ece Erken gibi isimler yıllardır bu formatın resmen cucuğunu çıkarttılar. Yani aslında format filan yok hepsi aşağı yukarı aynı şeyi yapıyor. Defne Hanım, herhalde uzun zamandır ekrana küs ve televizyon izlemiyor. Yoksa “sıcak ve samimi” diye tanımladığı formattan her kanalda var. Hatta o formattan izleyiciye gına gelmiş vaziyette. “Her şey Bambaşka”nın diğerlerinden tek farkı Defne Samyeli’nin göz alıcı güzelliği ve kalitesi. Programa ilk çıktığı gün stüdyoya süper mini şortuyla arz-ı endam ettiğinde gerçekten her şey başka dedirtti. Sonra kanal bir ayar çekti, Defne’nin programı da formatı da sıradan hale geldi. Oysa her şeyin bambaşka olması için Defne’nin güzelliğini ön plana çıkarmaları gerek. Bırakın ne isterse giysin, kalksın dans etsin, göbek atsın, yazın programı plajdan bikinisiyle sunsun. İşte o zaman format sadece ona değil hepimize sıcak ve samimi gelmeye başlar.
Kulağa küpe olay
Amerikalı talk şov yıldızı Jay Leno, aynı kanalda meslektaşı Conan O’Brian ile yaptığı savaşı kazandı ama sonunda kaybeden kendisi oldu. ABD Başkanı Obama bile geçenlerde Jay Leno’ya “Reytingleri benden fazla düşen tek adam” diye yüklendi. Aslında Jay Leno bu konuda suçsuz. Kabahat tamamen çalıştığı kanalın odun kafalı yöneticilerinde. Önce Jay Leno’nun başarıyla sürdürdüğü ve Johnny Carson’dan devraldığı “Tonight Show” programını zamansız olarak Conan O’Brian’a vermek istediler. Adam ailesini, ekibini alıp New York’tan Los Angeles’a yerleşti. Ancak kendilerini uyanık sanan kanal yöneticileri Conan’ın programı tutmaz diye her ihtimale karşı Jay’i ellerinde tutmak için ona prime time’da program verdiler. Sonra Conan reytinglerde aynı saat dilimindeki rakibi David Letterman ile boy ölçüşemeyince ve Jay’in programı da bekleneni vermeyince şaşırdılar. Jay’i bu kez Conan’ın hemen önündeki saat dilimine kaydırmak istediler. Conan restlerini görmedi ve kanaldan yüklü bir tazminat alarak ayrıldı. Jay Leno da bırakmak zorunda kaldığı “Tonight Show”a geri döndü.
İzleyiciler doğal olarak bu olaydan olumsuz etilendi. Conan’ın haksız yere ayrılmak zorunda kalmasının faturası Jay’e patladı ve kanalın gece şimendiferi “Tonight Show”un reytingleri düşmeye başladı. Jay Leno da Conan O’Brian da kendi farklı tarzları olan yetenekli komedyenler.
Bu olaydan alınacak ders şu: Ne kadar yetenekli olursan ol başındaki yöneticiler salaksa kabak senin başına patlar.
Kulağınıza küpe olsun!
BEBEK MAMASI DİYETİ
Hollywood yıldızı Jennifer Aniston’ın öncülük ettiği bir grup ünlü, sebzelerin püre halinde yendiği “bebek maması diyeti” ile zayıflıyormuş.
Ünlülerin antrenörü Tracy Anderson diye bir kadın tarafından geliştirilen bu diyette gün içinde 14 kez püre şekline getirilmiş sebzeler yeniyormuş. Bu tür yeni, ilginç isimleri olan farklı diyetler hep popüler olmuştur. Özellikle kısa süre içinde çok kilo verdiren diyetlere rağbet fazladır. Mümkün olsa bir haftada 3 veya 5 değil 20 kilo vermek isteyenler vardır. Aslında işin aslı tamamen tembellikten kaynaklanıyor. Her gün muntazam olarak spor yaparak, düzenli yaşayarak ve gırtlağına hakim olarak yaşamak zor. Bunu başarabilmek için kararlı ve güçlü bir irade sahibi olmak gerekiyor. Diyet yapmaya kararlı olarak başlıyoruz ama irade denilen şeye yeniliyoruz.
Amerikalılar “bebek maması diyeti”nden sonra yakında “köpek maması diyeti” diye bir şey uydururlarsa hiç şaşmam. Nasılsa orada bebek maması kadar köpek maması çeşidi var.
Köpek maması diyetinde sadece köpek maması yiyorsunuz. Arada dilediğiniz kadar kuru mama atıştırmaya izin var. Tek sakıncası bir süre sonra karnınız acıktığında havlamaya başlamanız ve tek ayağınızı kaldırmadan çiş yapamamanız.
Evde köpek besleyenlerin mamalarını köpekleriyle birlikte yemeleri tavsiye ediliyor. Köpek kendi mamasından çalınıyor sanmasın diye. Diyeti uygulayabilenler haftada en az 10 kilo veriyor.
Çünkü mama yemek yerine aç kalmak tercih ediliyor.
Herkes kendi işine baksın!
Gazeteci Ahmet Hakan Ayça’nın Tansu Çiller’i telefonda işletmesi için “batık bir proje” demiş...
Haberin Devamı