Frikik fırtınası

Cem Yılmaz´ın basına kapalı düğünü...

Haberin Devamı

Moda merkezi Paris’de Hollywood’un ünlü güzellerinden Jessica Alba fırtınası esmiş. Paris Moda Haftası’nda yapılan bir defileye katılan seksi oyuncu yerini aldığı sırada otururken verdiği frikikle geceye damgasını vurmuş. Jessica, hemen eteğini kapatmaya çalışsa da kameramanlar çoktan görüntüyü almış. Jessica’ya "Bir defilede podyuma çıkan süper mankenlerin, dünyaca ünlü tasarımcıların ve milyonlara hitap eden markaların önüne nasıl geçilir?" diye sorsalar vereceği cevap belli. "Fotoğrafçılara frikik vererek!" Haksız da değil. İç çamaşırı iki saniye gözüktü diye dünya basınına manşet oldu. Hatta insanların çoğu Jessica Alba’nın frikiği sayesinde Paris’de bir moda haftası yapıldığını öğrenmiş oldu. Aynı defilede podyuma mayo ve iç çamaşırı ile çıkan mankenler bile olsaydı önemli değil. Güzel ve ünlü bir kadının otururken istem dışı verdiği frikiğin yerini hiçbir manzara alamaz. Sharon Stone’un ‘Temel İçgüdü’ filmindeki oturuşundan beri ünlü güzellerin frikik fırtınası tüm hızıyla esmeye devam ediyor. Paris’de Jessica Alba’nınki konuşuldu, bakalım bir dahaki sefer nerede ve kim konuşulacak?

Papaz hep pilav yemez!

Fenerbahçeliler, Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda oynanacak bugünkü derbi sonucundan çok emin görünüyor. Kendilerine o kadar güveniyorlar ki teknik direktör Aykut Kocaman’ın sözleşmesini bu maçtan önce uzatmaya karar verdiler. Yani hocaya ve futbolcularına daha maç oynanmadan ‘biz sizden eminiz’ mesajı veriyorlar.
İnternette yine unutulmaz 6-0’lık zaferlerinin geyikleri dolaşmaya başladı bile. Sarı lacivertli camia ilk yarıdaki yenilginin rövanşını almaya kilitlendi.
Fenerbahçe’nin muhteşem taraftarı ve rakip takımların kâbusu olan harika stadından bugün yine bir galibiyetle ayrılması sürpriz olmaz. Beraberlik de sürpriz değil. Ama Galatasaray’ın yenmesi büyük sürpriz olur. Bir Galatasaray’lı olarak aynı sezonda ezeli rakibimizi ligde iki kez yenmenin mutluluğunu en son ne zaman yaşadığımı hatırlamıyorum. Tıpkı Şükrü Saraçoğlu’ndan en son ne zaman galibiyetle ayrıldığımızı hatırlayamadığım gibi. Ama 6 farklı hezimeti unutmuş değilim. O zaman da başımızda Fatih Hoca vardı. Fenerbahçe’nin de başında beyaz kirpi saçlı Lorant. Tarih 6 Kasım 2002. Benim tanıdığım Fatih Hoca da siciline işlenen bu tarihi yenilgiyi unutmamıştır. Rövanşı almanın zamanı çoktan geldi. FB’yi kendi stadında ve kendi taraftarı önünde farklı yenmeyi hayal etmiyorum. Ama Fatih Terim ve sarı kırmızılı futbolcuların kazanmak için olağanüstü gayret göstereceklerine inanıyorum. Fatih Hoca borçlu kalmayı sevmez. Papaz her zaman pilav yemez. Ya Galatasaray bu kez Fenerbahçe’yi Şükrü Saraçoğlu’nda yenecek, ya da hayat yine eskisi gibi devam edecek!

Cem Yılmaz’ın düğünü

Komedyen Cem Yılmaz’ın sözüm ona basına kapalı olan düğünü iyi ki basına kapalı yapıldı. Yoksa daha fazla haber ve resim olacaktı. Ki canım Türkiyem bunu kaldıramazdı! Damat Cem’in nikah öncesi heyecandan birbiri ardına içtiği sigaralardan, Tarkan ile Sezen Aksu’nun düetine, Ümit Besen’in ücretsiz verdiği konserden, çiçeği burnunda aşıklar Kenan Doğulu ile Beren Saat’in aralarında küçük bir tatsızlık yaşamalarına kadar düğünde olup biten her şey, görüntüleriyle birlikte medyada geniş yer buldu. Bunların arasında hiç şüphesiz en lüzumsuzu düğünün yapıldığı Pera Palas Oteli’nin önüne biriken bir grup işgüzar Cem Yılmaz hayranı kadının "Cem, Cansu’nun (Dere) hakkıydı" şeklindeki tuhaf tezahüratlarıydı. Yani abesle iştigalin daha iyi bir örneği olamaz.
Düğünle ilgili bir başka lüzümsuz haber de Beyazıt Öztürk’ün düğüne davet edilmediğine dair Cem Yılmaz’a canlı yayında sitem etmesiydi. Kimbilir Cem Yılmaz ile eşi ne kadar üzülmüştür Beyaz Bey’i unuttular diye! Sınıf arkadaşının doğum günü partisine davet edilmemiş ilkokul çocukları gibi ulu orta şikayet edeceğine, düğüne çiçek göndererek kendini hatırlatsaydı olmaz mıydı? Ayrıca Cem Yılmaz’ın eski aşkı manken Cansu Dere’ye düğün ile ilgili düşüncelerini soran magazinci arkadaşlar bir başka lüzumsuz olaya imza attılar. Tıpkı balayı için Dubai’ye uçan gelin ile damadı bindikleri uçağın kapısına kadar takip edip abuk sabuk sorular soran hava limanında görevli magazinci arkadaşlar gibi. Ayrıca Cem Yılmaz’ın eşine düğün hediyesi olarak aldığı iddia edilen süper lüks Bentley marka araba haberi de bana palavra gibi geldi. Velhasıl, basına kapalı ancak medyaya ardına kadar açık bir Cem Yılmaz düğününü atlattık. Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine.

DİĞER YENİ YAZILAR