Acabalar

Acaba..?

Haberin Devamı

* Belçika’nın önce sakladığı, sonra koruduğu ve sonunda elinden kaçırdığı Sabancı’nın katili çirkin kadına ne oldu? Bizim polis İngiliz holigan katilini bile yakaladı. Belçikalılar acaba yaptıklarından dolayı hiç utanmıyor mu?

* Kaçak işadamı Cem Uzan çok mu alaturka? Paris’in göbeğinde yaşıyor ama bir türlü sosyetik kadınlarımızdan vazgeçemiyor. Acaba bunu sırf Türkiye’de gündemde kalmak için mi yapıyor? Yoksa Fransa’da kadın mı kalmadı?

* Türkücü İbrahim Tatlıses, konseri sırasında 12 yaşındaki bir kıza ‘’Vay küçük o...’’ dediğini hatırlamamış. “Galiba zilli dedim” demiş. Acaba İbrahim Bey kulaklarında ziller çalmaya başladığı için mi hep ağzına geleni söylüyor?

* Eda Taşpınar ve Ivana Sert’in olmadığı bir davet acaba geçerli sayılmıyor mu? Eda ve Ivana’sız açılışlar, açılış değil de kapanış mı?

* Yıllardır sadece ‘Kurtlar Vadisi’nin Polat Alemdar’ını canlandıran oyuncu Necati Şaşmaz, acaba kendi sesiyle başka bir rolde oynasa sırıtır mı?

* Şarkıcı Hadise ile müzisyen Sinan Akçil’in bitmiş ilişkisine ait son derece lüzumsuz haberler acaba ne zaman sona erecek ?

* Kıbrıs’ta ilk iki kocasını sevdiğini diğerini sevmediğini açıklayan Zuhal Olcay, acaba Haluk Bilginer’in kendisini bırakıp şarkıcı Aşkın Nur Yengi’ye gitmesini hâlâ unutamadı ve affedemedi mi?

* Hıncal Uluç ile köşe yazarı Rahşan Gülşan arasındaki incir kabuğunu doldurmayacak nitelikteki zorlama polemikler acaba hiç bitmeyecek mi?

* Günaydın’ın televizyon eleştirmeni Yüksel Aytuğ, acaba kendi grubunun televizyon programlarını eleştirirse günaha gireceğini mi sanıyor?

* Kasaptan evine 15 kiloluk pirzola siparişi veren Gülben Ergen ailesine acaba yılbaşında hindi yerine besili bir Angus mu lazım?

Savarona’nın intikamı

Atatürk’ün yatı Savarona’da 18 yaşından küçük Rus ve Ukraynalı kızlarla zengin iş adamları bir ihbar üzerine jandarma tarafından yakalanmıştı. Altısı tutuklu 10 sanık için ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurmak’ ve ‘küçük yaşta çocuğa fuhuş yaptırmak’ gibi suçlamalar yöneltilmiş. Sanıklar için toplam 140 yıldan 280 yıla kadar hapis cezası isteniyormuş.
Bence yetmez. Adam başı en az bin yıl yatmalılar. Belki 987 yaşına geldiklerinde o da uslu durmuşlarsa iyi halden şartlı olarak tahliye edilebilirler. Tabii haftada bir karakola rapor etmeleri kaydıyla. Bu arada grup seks yapmanın yasada ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurmak’ olarak nitelendirildiğini öğrenmiş olduk.
Ben esas bunları yetkililere ihbar eden kimse onu merak ediyorum. Partiye davet etmediler diye kıskandı, intikam almak istedi herhalde. Her neyse Savarona’nın intikamı böyle olur işte!

Veliaht ve oğlu

İngiltere Veliaht Prensi Charles ile Prenses Diana’nın 28 yaşındaki büyük oğlu William,
8 yıllık sevgilisi Kate Middleton’la önümüzdeki yıl 29 Nisan’da evlenecekmiş. Prens Charles veliaht, meliaht ama şanssız adam. Hayatının sonuna kadar kral olmayabilir. Çünkü annesinin maşallahı var. Kadın her yıl gençleşiyor. Tahtı bırakmaya niyeti yok. Hayat rahat. Stres yok. Dert yok. 120 yaşına kadar yaşayabilir. İngilizler de kraliçelerini etrafa karşı ayıp olur diye emekliye ayırmıyorlar herhalde. Zavallı Charles bu gidişle veliaht prens olarak kalmaya mahkum. Belki böylesi daha iyi. Çünkü Charles asil bir aileden gelmesine rağmen zevksiz biri. Diana gibi dünya güzeli bir kadının değerini bilemedi. Kendinden büyük ablası gibi duran muşmul bir hatunu tercih etti. Kral ve Kraliçe olarak düşününce pek güzel bir tablo çizmiyorlar. Damat William’ın müstakbel zevcesi en azından kendi yaşında. Havalı, hoş ve çağdaş bir kadın.
William da babası gibi kıl değil. Yakışıklı delikanlı. Annesinin güzelliğini almış. Yani bu ikisi Kral ve Kraliçe olarak ideal bir görüntü veriyorlar. Ancak yine de evlilikleri uzun sürmeyebilir. Çünkü bunlar 20 yaşlarından beri birliktelermiş. Bir süre sonra evliliğin verdiği monotonlukla birbirlerinden bıkar ve gözleri dışarı kaymaya başlarsa hiç şaşmam. Tıpkı William’ın Charles’dan önce kral olmasına şaşırmayacağım gibi.

Turlara dikkat

Geçtiğimiz Bayram yurt dışı turlarına katılan bazı tatilciler mağdur durumda kalmış. Mısır ve Sharm El Sheik turu mağduriyetten öteye işkenceye dönmüş. Havalimanındaki uzun beklemeler, otel rezervasyonlarının yapılmamış olması bayramı zehir etmiş. İtalya turuna katılan Facebook’dan bir arkadaşım tur şirketinin kendileri için Türkçe bilmeyen İtalyan bir rehber ayarladığını söyleyince şaştım. Demek hâlâ bir turu organize etmekten aciz sözüm ona turizmle uğraşan lisanslı şirketler var. Tur şirketleri yurt dışına çıkarken yolcularını sağlık sigortası yapmayı biliyorlar. Bence müşteri memnuniyetini de kapsayan bir sigorta olmalı. İnsan en azından parasıyla rezil olmaktan kurtulur. Sözünde durmayan tur şirketleri de cezalandırılır.

Kuyruk hastaları

Normalde insanlar kuyrukta beklemekten hep şikayet eder. Biz bayılıyoruz. H&M diye bir mağaza açıldı. Orada alışveriş yapmak için müşterilere bileklik takıyorlarmış. Gurup halinde girilsin, itiş kakış olmasın diye. Markaları ucuza satıyorlar ama sanırsınız bedava mal dağıtıyorlar. Durum böyle olunca girişte, içerde ve kasalarda acayip kuyruklar oluşuyor. Ama alışveriş meraklısı halkımızda bir ‘kuyruk hastalığı’ olduğu için problem olmuyor. Peki kuyruk hastalığı nedir? İçeride, dışarıda kuyruk olmayan yerlere itibar etmemektir. Kuyruğa girmeden alınan bir şeyi sıradan bulmaktır. Kuyruğa girdiğinde heyecanını kuyruktakilerle yüksek sesle paylaşmak ve sıra kavgası yapmak için fırsat beklemektir. Kuyruktan çıktıktan sonra kuyruğa girdiğini ilgili, ilgisiz herkese anlatmaktır. İşte bizde böyle bir hastalık var. ATM’leri yaptılar ama biz bankada yine kuyruğa girmeyi seviyoruz. Maçlara, konserlere gitmeyi aslında kuyruğa girmek için seviyoruz. Trafikte tampon tampona kuyruk olmadığı zaman ortama alışmakta güçlük çekiyoruz. İşte kuyruk hastalığı böyle bir şey. Şikayetçi misiniz? Kuyruğa buyrun lütfen!

DİĞER YENİ YAZILAR