Olimpiyat kararına ikircikli tepki verdim. Duygusal yanım üzüldü. Bir rüyanın gerçekleşmesi olurdu. Ama akılcı yanım sevindi. El parası ile olimpiyat düzenlenmesine karşıyım. Üstelik inşaatlar İstanbul’u iyice yaşanmaz hâle getirecekti.
Mali piyasalar haftayı olumlu havada açtı. BİST yükseldi, döviz ve faiz ise beraber gevşedi. Son baktığımda sepet kur 2.36 TL’ye gösterge tahvil faizi yüzde 9,3’e gerilemişti. Yavaş da olsa toparlanma sürecektir.
Sanayiden iyi haber
Temmuz sanayi üretimi endeksi TÜİK tarafından yayınlandı. Üçüncü çeyreğin (ve Gezi sonrasının) ilk üretim verisidir. Piyasa toplam sanayide yüzde 4,6 artış bekliyordu. Gerçekleşme daha iyi çıktı.
Geçen yıla göre üretim toplam sanayide yüzde 5,8 imalat sanayiinde yüzde 7,6 arttı. Bu ortam için yüksek sayılardır. Sanayide çarkların döndüğü anlamına geliyor. Doğrusu benim tahminim de üzerindedir.
TÜİK takvim ve mevsim etkisini düzeltilmiş verileri de açıklıyor. Hazirana göre göre toplam sanayide yüzde 0,9 imalat sanayiinde yüzde 1,1 artış var. Yedi aylık üretim artışı toplamda yüzde 6,2’ye imalatta yüzde 7’ye ulaşıyor. Geçen yıl ikisi de sıfırdı.
Kur ve sanayi üretimi
Üçüncü çeyrekte iç talepte durgunluk tedirginlik yaratıyordu. Özellikle imalat sanayiinde canlanmanın temmuzda sürmesi rahatlatıyor. Büyümenin hem hızı hem bileşimi açısından umut veriyor.
Nasıl açıklayabiliriz? Aklıma hemen döviz kuru geldi. Zaten hiç aklımdan çıkmıyor! Döviz sepetinin temmuz ortalaması 2.23 TL; bir yıl önce 2.02 TL idi. Yani yıllık kur artışı yüzde 10,6 ediyor.
Elbette tek neden değildir. Kur, ihracat ve sanayi üretimi arasındaki ilişkiler çetrefillidir. Ama son dönemde kurda gerçekleşen düzeltmenin nispi fiyatları imalat sanayii lehine çevirdiğini de bir gerçektir.
Temmuzda sanayi üretimi
Haberin Devamı