Alfred Nobel’in adını taşıyan ödüller 1901’den bu yana veriliyor. Ama İktisat Ödülü 1968’de İsveç Kraliyet Bankası tarafından tesis edildi. Dünyanın ilk merkez bankasıdır. Mesleğin en prestijli ödülü oldu. Tutarı da yüksektir (1.2 milyon dolar).
Bu yıl ödülü üç akademik iktisatçı paylaştı. Konusu: Varlık fiyatlarının oluşumunun anlaşılmasına yaptıkları katkılar. Chicago’dan Eugene Fama ve Lars Hansen ve Yale’den Robert Shiller epey farklı bakış açılarını temsil ediyor.
Varlık piyasaları etkin mi?
Varlık fiyatları geleneksel iktisat teorisinin zayıf halkasıdır. Teori tüketim malları ile anlatılır. Değerin (fiyatın) nihai belirleyicisi kullanana sağladığı faydadır. Rekabetçi dengenin etkinliği kanıtlanır. El çabukluğu marifet, mantık tüm piyasalara genellenir.
Halbuki mali varlıklar doğrudan fayda sağlamaz. Fasulye-nohut tercihi ile devlet tahvili-hisse senedi tercihi farklı karar süreçlerini içerir. İkincisini ilkinden türetmek çok zordur. Karmaşık matematik cambazlıklar bile yetersiz kalır.
Varlık piyasaları etkin çalışır mı? Makro iktisadın kritik kutuplaşma nedenidir. Kökten piyasacılar (sağ) “evet” der. Kamu müdahalesine gerek yoktur. Keynes’çiler (sol) “hayır” der. Düzgün çalışması için kamu düzenlemesi şarttır. İkisinin de teorisine güveni tamdır.
İktisatçı fıkraları
Hansen’i tanımıyorum. Ekonometriden fazla anlamam. Diğer ikisini ilk elden okudum. İki uçta yer alıyorlar. Fama “varlık piyasaları etkindir” hipotezini geliştirdi. Shiller ise varlık piyasalarında akıl-dışı davranışları kanıtladı.
Aynı ödülü paylaşmaları ilginçtir. Hoşuma giden bir tweet: “Bugünkü Nobel ödülünden mali piyasaların hem etkin olduğunu hem etkin olmadığını hem de bunun ampirik kanıtlarının olduğunu anlıyoruz!”
İktisat böyledir. Hakkımızda bu kadar çok fıkra durduk yerde üretilmiyor. Aklıma “arkadaş sen iktisatçı olmalısın; her söylediğin doğru ama hiç işime yaramıyor” diye biten balon fıkrası geldi. Ateş olmayan yerden duman çıkmazmış...
İktisat Nobel ödülü
Haberin Devamı