Mayıs başından bu yana sürekli gerileyen piyasalar, hafta başında gerilemeye devam edecek gibi. Ancak Facebook cephesinden yeni bir darbe gelmezse (Morgan Stanley almaya devam ederse) hafta ortasından itibaren kısa süreli bir toparlanma/düzeltme yaşanması ihtimali var. Bunu ‘Piyasalar sonsuz düşmez, sonsuz yükselmez’ prensibinden yola çıkarak söylüyorum. Ancak önümüzdeki haftalarda varlık piyasalarında yeni düşüşler görülecek.
“Mayıs’ta sat ve uza” (Sell in May go away) bu yıl da çalıştı! Geçtiğimiz 5 yılın klasiği, Mayıs ayında varlık piyasalarındaki satış bu yıl da hayata geçti. Bu yıl olmaz, her şey farklı diyenler yanıldı. Hatta bu seneki “Mayıs tenzilatının” Nisan ayının ikinci yarısında, olağan zamandan önce başlayacağına dile getirmiş biri olarak piyasalarda özellikle 1 Mayıs’ta hızlanan satışlar beni pek şaşırtmadı. Hisse senetleri; altın, petrol başta olmak üzere emtia bloğu da bu satış rallisine katıldı. 2.000 dolarlar beklenen altın, geçtiğimiz hafta 1.527’ye, 150 dolar beklenen Brent petrolü 106’lara kadar geriledi.
Facebook’un halka arzı da borsaları kurtaramadı.
Olası fiyat bandının en yükseği olan 38 dolardan halka arz edilen Facebook hisse senetlerinin ilk gün; yüzde 10-20 arasında mı, yoksa yüzde 50 mi prim yapacağı tartışılıyordu. 45 dakikalık bir teknik arızadan sonra işlem görmeye başlayan hisse; gün içinde en fazla 42.03 dolara kadar yükseldikten sonra, halka arz fiyatına çok yakın 38.23 dolardan kapandı. 33 “yüklenici” arasında en büyük paya sahip; 67 milyon dolarlık bir aracılık geliri elde ettiği konuşulan; Morgan Stanley’in seansın son 20 dakikasında 2 milyar dolardan fazla olduğu konuşulan “destek alımlarına” rağmen...
Amazon.com Inc.’e denk, Hewlett-Packard ve Dell’in toplamından daha fazla bir piyasa değeri olan 104 milyar dolardan halka arz edilen Facebook’un gösterdiği “cılız” performans, diğer internet şirketleri ve özellikle de Nasdaq üzerinde olumsuz bir etki yaptı. Nasdaq, Cuma gününü yüzde 1.24’lük bir kayıpla kapattı. Halbuki Facebook’un dev halka arzı piyasalar tarafından “Godot” gibi bekleniyor, hisse senedi piyasaları üzerindeki kara bulutları dağıtması umuluyordu. Ama olmadı, piyasalardaki olumsuz havayı dağıtmak ne kelime, piyasaların omuzlarına yeni yükler yükledi.
Facebook’un yarattığı hava bu haftanın başında kısa süreli de olsa olumsuzluğu artırabilir. Hafta sonu yapılan G-8 zirvesinden “Yunanistan’ın kurtarılmaya devam edilmesi” tezi sorunun G-8’e taşınacak kadar önemli olduğunun altını çizmesi açısından kayda değer. Obama-Merkel arasındaki “büyüme-kemer sıkma” felsefik tartışmasında kemer sıkma yanlısı Merkel’in yumuşamaya başladığı haberi piyasaların bu hafta için belki de tek umudu olacak.
Mayıs başından bu yana sürekli gerileyen piyasalar, hafta başında da gerilemeye devam edecek gibi. Ancak Facebook cephesinden yeni bir darbe gelmezse (Morgan Stanley almaya devam ederse) hafta ortasından itibaren kısa süreli bir toparlanma/düzeltme yaşanması ihtimali var. “Piyasalar sonsuz düşmez, sonsuz yükselmez” prensibinden yola çıkarak bunu söylüyorum. Her ne kadar önümüzdeki haftalarda varlık piyasalarında yeni düşükler görecek olsak da...
Doların 1.85 TL’yi aşma ihtimali oldukça düşük
Dow Jones’ta bu hafta başında 12.150, Nasdaq’ta da 2.710-40 bandının test edilmesi olasılığı yüksek. Bu seviyelerden itibaren bir düzeltme/toparlanma gelecektir. Benzer bir şekilde geçtiğimiz hafta içinde 200 günlük Hareketli Ortalama’dan dönen; bir çok piyasadan pozitif ayrışmış olan; İMKB’nin de 56.450 seviyelerini test etmesi ancak sonrasında toparlanması ihtimali var.
Bu haftanın endikatörü euro/dolar paritesi olacak!
Geçtiğimiz hafta içinde 1.2643 seviyesine kadar inen ve Ağustos 2010’dan bu yana üçüncü kez bu seviyeleri test eden paritenin; özellikle hafta sonu yapılan G-8’in sonuç bildirgesinden aldığı destekle; bu hafta cılız bir “düzeltme yapması söz konusu. Neredeyse 10 işlem günü gerileyen paritenin bu hafta içinde 1.2890-1.2940 seviyelerine kadar bir düzeltme yapması olasılığı yüksek.
Sonrasında mı?
1.2625’in aşağı yönde kırıldığı yeni bir dalga piyasaları bekliyor.
Paritedeki bu hareketler ister istemez dolar/TL kurlarını da etkileyecektir. Geçtiğimiz haftayı kritik direnç olan 1.8280’nin üzerinde kapatan dolar/TL kurları için 1.8450 (arızi olarak 1.8510 seviyesi test edilebilir) seviyesi önemli. Paritedeki hareketlere (ve de Merkez Bankası’nın günlük politikalarına) bağlı olarak bu seviyenin korunması, daha doğrusu aşılmaması olasılığı hayli yüksek. Euronun değer kazanmasıyla birlikte önce 1.8240, ardından da 1.81 (düz) seviyelerine kadar bir düzeltme yaşanabilir.
1.8450’nin üzerindeki günlük kapanışlar piyasalarda alarm zillerini çaldıracaktır.
Yorgun piyasalar bu hafta dinlenir mi?
Haberin Devamı