Piyasaların kaderi Avrupa’nın elinde

Haberin Devamı

Moody’s’in Cuma günü İngiltere’nin kredi notunu kırması ve ‘kriz’zede İtalya’daki seçimler bu hafta piyasaların ana gündem maddeleri olacak

Bu hafta en çok Avrupa’yı konuşacağız. Cuma günü İngiltere de Amerika ve Fransa’nın ardından Aaa notunu kaybeden gelişmiş ülkeler kervanına katıldı. Moody’s İngiltere’nin notunu skalanın en üstte yer alan Aaa’dan Aa1’e indirdi. İngiltere’nin bu yılın ikinci yarısında da “ağır kanlı bir büyüme” sergileyeceğini, uygulanmakta olan politikaların İngiltere’deki sorunları çözmeye yeterli olmayacağını öne süren Moody’s’in bu kararı İngiltere için çok da iyi bir haber değil. Teknik olarak CDS’ler (Ülke batma riskine karşı sigorta gibi görünen finansal ürünler) bir süreden beri bu durumu fiyatlamaya başlamıştı. Bu durum İngiliz tahvil faizlerine de yansımaya başlamıştı.

ABD ve Fransa’dan riskli

Moody’s’in kararı İngiltere için ABD ve Fransa’dan daha kötü sonuçlar doğurabilir. Zira poundun; dolar ve euro gibi bir rezerv para olmaması etkiyi daha da olumsuza çevirebilecek. Not indirimi sadece ülke ile de sınırlı kalmayacak. Bu hafta içinde İngiliz bankalarının da notları inecektir. Bu durum bir süredir piyasalarca “fiyatlanıyor” olsa da ‘ayanın beyanı’ faiz cephesinde volatiliteyi artıracaktır. İngiliz politikacılar Moody’s’in bu indirimini “derslerine daha iyi çalışmaları için bir uyarı” olarak algılasalar da yapabilecekleri şimdilik sınırlı. Zira şu anda Bank of England’ın guvernörü olan Mervyn King’in Haziran ayında yerini Mark Carney’e bırakmasına kadar ciddi adımlar atması pek mümkün görünmüyor. İhtimaldir ki Carney göreve geldiğinde Fed ve BoJ benzeri politikalar izleyecek. Ancak o zamana kadar daha 4 ay var ki bu da İngiltere için “zaman kaybı” anlamına gelecek, hızla değer kaybeden pound için de iyi olmayacak (belki de kur savaşlarında iyi olacak)!

İtalya’daki seçim sonuçlarına dikkat!

Avrupa’yı bu hafta öne çıkarak olan asıl mesele İtalya seçimleri olacak. Dün öğleden sonra sona eren oy verme işleminin ilk sonuçları bugün geç saatlerde netleşecek, yarından itibaren kimin hükümet kurmakla görevlendirileceği üç aşağı-beş yukarı belli olacak! Merkez Sol’daki Bersani ile “merkez valisi” Monti’nin bir koalisyon kurması bekleniyor. Ancak kamuoyu yoklamalarında Bersani’nin hemen ardından gelen eski başbakan Berlusconi’nin bir sürpriz yapıp yapmayacağı merak konusu. Seçimlere gidilirken yüzde 28’in kararsız olduğu bir ortamda ev sahiplerine vergi iadesi vaadiyle seçim propagandası yapan Berlusconi’nin yapacağı sürpriz hem İtalya’da hem de AB’de belirsizliği artıracaktır!

Euro/dolar paritesinin 1.3315’i aşması zor

Geçtiğimiz haftayı 1.3210 ile kritik seviyenin altında kapatan euronun, İtalya’daki seçim sonuçlarından sonra oluşabilecek belirsizlik ortamından yara almaması kaçınılmaz. Haftanın ilk günlerinde 1.3075’e kadar euronun değer kaybettiğine şahit olma ihtimalimiz hayli yüksek! İtalya’daki belirsizlik “merkezi AB yönetiminin tercihi” yönünde oluşur ise bu seviyenin görülmesinden sonra euronun 1.3270-1.3315 bandına kadar toparlanabilir. Ancak bu seviyenin üzerine çıkılması “sürpriz” olur!

İtalya’da “sonsuz koalisyonlar” dönemini hatırlayanlar vardır. Yine böylesi bir döneme girilecek olursa önce İtalya’nın notunun “çöp seviyesine” inmesi, ardından euroyu vurması kaçınılmaz.

Ha keza sonbaharda seçim sınavından geçecek olan Merkel’in de seçim sonuçları konusundaki yorumları önemli.

İçeride de “İmralı sürecindeki” gelişmeler öne çıkarken, geçtiğimiz hafta “orantısız güç kullanımı” nedeniyle gereğinden fazla değer kaybeden İMKB, haftanın ilk yarısında düşse de ikinci yarısında bir parça toparlanacak!

DİĞER YENİ YAZILAR