Kim ne derse desin “halk doğrusunu biliyor”. Kimse bunu göz ardı etmemeli, hele ki politikacılar...
Yerel seçimlere dair birçok yorum yapılacak. İlk gözlem; belki Başbakan’ın sert üslübu, belki Ergenekon, belki ekonomik kriz ve dolayısıyla işsizlik, belki de belirlenen adaylar nedeniyle; iktidar partisinin çok yönlü propagandasına rağmen “beklendiği” kadar yüksek oy alamadığıdır.
İl Genel Meclisi bazında bakıldığında oy düşüşünün, muhalefetin başarısından çok halkın “sağduyusundan” kaynaklandığını düşünmek daha yerinde olacaktır.
Seçim sonuçları piyasalara ne getirir?
1- IMF ile anlaşmanın yapılması artık kaçınılmazdır.
2- Hükümet; AB ve IMF “çift çıpasını” yeniden oluşturacaktır.
3- Kabinede ciddi bir revizyon yapılacaktır.
4- Tek parti, tek adam; beklentileri/korkuları yeniden sorgulanacaktır.
Kabine revizyonu mu yoksa IMF anlaşması mı yapılacak piyasalar açısından önemli. Zira önceliğin hangisine verileceği, başbakanın önceliklerini de ortaya koyacaktır. IMF anlaşmasına öncelik verilmesi, heleki “çift çıpanın” yeniden öne çıkması; dikkatin en kısa zamanda yeniden ekonomiye kaydırılacağını göstermesi açısından önemli, piyasaları rahatlatacaktır.
Uzun vadeli sonuçlarını bir yana bırakırsak dünün ilk saatlerinden itibaren yerel seçimler yerini hemen “küresel gelişmeler” geri aldı. 2 Nisan’daki G-20 toplantısından ABD-Avrupa mutabakatı çıkamayacağından endişe eden küresel piyasalar yeniden “kriz havasına” büründüler. Başta Almanya ve Fransa olmak üzere, daha sıkı kontrolden ve yeni düzenlemelerden yana olan AB; bu krizin çözümü konusunda; sürekli olarak yeni paketler açan ABD’den çok farklı düşünüyor.
Halbuki “küre” artık bir mutabakata varılmasını ve krize radikal çözümler üretilmesini istiyor. Bunun ol(a)mayacağı fikrinin güçlendiği anlarda; başta gelişmekte olan ülke paraları olmak üzere; önce pariteler, ardından da borsalar bozuluyor. Dünkü yaşananlarda seçim sonuçlardan çok bu “anlardan” birini yaşıyor olmasının önemi büyüktü.
Piyasaların ne yöne gideceği; seçimin yarattığı toz duman yatıştıktan ve de G20’den “net bir karar” oluştuktan sonra açıklığa kavuşacak.
Herkesin dikkatle izlediği kur cephesinde dün yaşananlarda bu konuların netleşmemiş olması ve de euro/dolar paritesinin 1.3250’nin altına inmesinin payı vardı. Ne olacak derseniz, pariteden 1.6890’nın üzerinde kalındığı sürece 1.7125 seviyesi önem kazanacaktır. Hele ki parite 1.2950’lere doğru hareket ettiği takdirde üst bant daha da önem kazanacaktır.
Kurların ne olacağı bile; seçimlerden çok; G-20’lere, yani küresel kararlara bağlı artık!
Piyasaları seçim sonuçları mı bozdu?
Haberin Devamı