Obama’nın görevi devralacağı 20 Ocak yaklaşırken, özellikle ABD piyasalarında “coşkulu bir karşılama” için hazırlıklar başladı.
Cuma günü Dow Jones Endeksi yüzde 2.94 artarken, S&P 500 Endeksi günü yüzde 3.16’lık yükselişle kapattı.
Her ne kadar işlem hacmi düşük olsa da yüzde 3’ü aşan yükselişler piyasaların moralini düzeltti.
Geçtiğimiz yılın son günü yüzde 2.05’e kadar gerileyen ABD 10 yıllık bono getirileri yüzde 2.37’lere kadar yükselmesi “kaliteye kaçışın” yavaş yavaş geriye dönmeye başladığını göstermesi açısından önemli!
“Gerilim göstergesi” VIX Endeksi’nin de 37’lerin altına gerilemiş olması, volatilitenin; bir başka deyişle de korkunun azalmaya başladığının bir başka kanıtı. (34.50’nin altına inilmesi piyasaların iyiden iyiye rahatladığını gösterecek!)
ABD piyasalarında; dolayısıyla da küresel piyasalarda; Obama’nın koltuğa oturmasına kadar (kısa süreli de olsa) bir yükseliş dönemine girileceğe benziyor.
Yılı teknik analiz açısından önemli olan 50 günlük ortalamanın çok az üzerinde kapatan borsalar 2008’in açtığı yaraların bir kısmı kapatılmaya çalışılacak.
Bu “telafi rallisi” sırasında Dow Jones Endeksi’nde sırasıyla 9.220, 9.640 ve hatta 10.045 seviyelerine; S&P Endeksi’nde de 955 hatta 1.025 seviyelerine kadar yükselişler yaşanabilir. (Bu yükselişlere rağmen -ve belki de hemen sonrasında- yıl içinde yeni dipler görüleceği beklentimi henüz bir değişiklik yok!)
Cuma günü Alman ve ABD piyasalarında yaşanan olumlu hava “zaman farkından” dolayı İMKB’ye fazla yansıyamadı. Büyük ihtimalle bugün bu “fark kapatılmaya” çalışılacaktır. Cuma günü açıklanan ve beklentilerden iyi gelen TÜFE ve yüzde 3.54 ile beklentilerin çok altında gelen ÜFE rakamları bu havayı destekleyecektir.
ABD borsalarında “Obama rallisi” yaşanacak olursa, bu hareket İMKB’yi de olumlu etkileyecektir. Sırasıyla 27.700, 29.575 ve 30.450 seviyeleri görülebilir.
Kısa zamanda bu seviyelere gelinmesi durumunda 31.850-32.250 aralığına kadar bir yükseliş olabilir ki düşüş hareketi sırasında geride kalan bir çok “boşluk” bu vesileyle kapanabilir.
Obama’yı ve 2008’i bir yana bırakırsak, son sekiz yılda İMKB’nin Ocak performansı da bu beklentiyi destekler nitelikte.
Bono cephesinde de kayda değer gelişmeler yaşanıyor. İTO’nun yılın ilk günü; İstanbul’daki perakende fiyatlara göre hesaplanan Ücretliler Geçinme Endeksi’nin yüzde 1.11 oranında düştüğünün açıklanması bono cephesini rahatlatmıştı. TÜİK’in enflasyon verileri açıklanmadan çok daha önce gösterge bonoların bileşik faizleri yüzde 16’nın altına kadar geriledi. Beklentilerin çok altında gelen enflasyon verileri; Merkez Bankası’nın 15 Ocak’taki PPK toplantısından faiz indirimleri konusunda, yeni bir “cesur karar” çıkması beklentisini kuvvetlendirecektir.
Bu beklentiyle bono bileşikleri yüzde 15.40’lara kadar gerileyebilir. Ancak bu seviyede kalınması zor olabilir. Zira yüzde 7.5 enflasyon hedefi baz alındığında “reel faiz” yüzde 7.3 seviyelerine düşüyor ki bu seviye tarihi düşük seviyeler oldukça yakın. (Yıl sonu enflasyon seviyesi göz önüne alındığında reel faiz 4.85 oluyor).
Bu düşünceyi paylaşanlar, bu hafta içinde değilse bile PPK kararı ve özellikle de Obama’nın yemin törenine yaklaşırken “kâr” realizasyonun tercih edebilirler.
O zamana kadar “Obama rallisinin” keyfini süreceklerdir.
İMKB’nin Ocak ayı performansları
Yıllar Ocak ayı değişimi (%)
2008 -23.12
2007 5.28
2006 12.10
2005 9.45
2004 -7.33
2003 6.39
2002 -3.85
2001 13.22
2000 9.90
Obama’yı karşılama merasimi
Haberin Devamı