Dün Merkez Bankası İdare Meclisi, PPK toplantısında alınan “tavsiyeyi” dinledi ve zorunlu karşılıkları artırdı. 3 ay ve daha uzun vadeli mevduatlara uygulanmakta olan karşılık oranları değişmezken, daha kısa vadeli mevduatlara (vadesizden- 3 aya kadar olanlara) uygulanan; ki toplam mevduatın yaklaşık yüzde 95’ine karşılık gelen kısmında ciddi artışlara gidildi. Müşteri repolarına uygulanan karşılık oranları yüzde 8’den 9’a yükseltildi.
Yeni düzenlemenin 9.8 milyar TL’lik bir likiditenin sistemden çıkacağı hesaplanmış. Bir başka hesaplama da toplam mevduat maliyetini 45 baz puan artırdığı şeklinde. Aralık ayındaki PPK toplantısından sonra gelen zorunlu karşılık artışının maliyet de 32 baz puan olarak hesaplanmıştı.
Merkez Bankası daha önceki artışları Resmi Gazete yolu ile açıklıyordu. Ancak bu kez o kadar beklemedi. Son PPK hem öncesi hem de sonrasıyla tartışmalara neden oldu. Bu tartışmaların piyasaları daha fazla germesini istemeyen Merkez Bankası elini çabuk tuttu bu kez!
Merkez Bankası’nın açıklamış olduğu temel politika gereği piyasayı “likidite açığında” bırakmak, piyasanın “günün sonunda” kendisine gelmesini istiyor. Karşılık artışlarının arkasında; politika faizlerindeki düşüşlerin kredi genişlemesinin etkilerini “sıfırlamak” olduğu kadar, piyasanın Merkez’e ihtiyacının sürmesi de yatıyor. Ancak Merkez Bankası bazen bu konuda da piyasalara karışık mesajlar verebiliyor. Piyasa katılımcıları zaman zaman Merkez Bankası’nın piyasanın ihtiyacı kadar fonlama sağlamayabildiğinden dem vurarak son zamanlarda piyasalara verilen karışık mesajlardan yorulmuşa benziyorlar.
Merkez Bankası’nın son günlerdeki adımlarının bir başka yansıması da Londra bazlı swap piyasalarında ortaya çıkıyor. Döviz-TL swaplarına gösterge niteliğindeki 1 aylık swapların TL faizleri yılbaşında yüzde 4.05-20 arasındayken dün bu faizler 5.25-5.55 bandına kadar yükselmiş durumda. Merkez Bankası’nın mesajlarını net olarak yorumlamakta zorlanan piyasalar eninde sonunda buna “risk primlerini” yükselterek tedbir almaya çalışıyor. Tıpkı bonolarda olduğu gibi...
Merkez ısrarlı ama...
Haberin Devamı