Cumhurbaşkanının kim olacağı piyasaların umurunda değil! Sayın Erdoğan; şaşırtıcı aday açıklayabilecekleri yönündeki söylemlerine rağmen yine de aday olursa; piyasalar açıklamalardan mutlaka olumlu birşeyler bulup çıkaracaklardır.
Yok eğer aday olmaz ise kimin olduğu pek de umurunda olmayacak, zira son iki haftadır süren rallinin zirvelerine doğru bir hareket olacaktır. Kabul edilebilir aday olursa, en kötüsünden alım fırsatı olarak değerlendirebilir.
Böylelikle, Başbakan’ın seçimlerden önce yeniden 48 bin endeks seviyesine ulaşırız sözü de hayata geçecek. Her ne kadar ben bunun olmayacağını daha önceleri iddia etmiş olsam da dünyadaki likidite karşısında, herhangi bir ‘yerel krizin’ önemi olamayacak gibi görünüyor.
Dünyada 2003’ten bu yana yaşanan yükseliş trendi, ABD’deki emlak krizine, yen üzerinden taşınan carry trade’lerden duyulan endişelere, emtia fiyatlarındaki yükselişlerin de desteklediği enflasyon kaygılarına rağmen nefeslerin yettiği son noktaya kadar ‘şişirilmeye’ devam ediyor.
Bizim piyasalarımızda borsanın 47 bin seviyesini aşması, kurların 1.34’ün altına inmesi de tüm bu ‘balonun’ bir parçası. Kimse bunun tek başına yerel bir başarı olduğunu düşünmesin. Evet tek parti iktidarı ve istikrar bundan pay almamızı sağlıyor. Ama yine de taşıdığımız ekonomik ve politik risklerden dolayı; bir Çin, bir Brezilya, bir Güney kore kadar değil. Yine de Güney Afrika’dan daha iyi olduğumuz kesin.
Bu ralli sürer mi ?
Her ne kadar tam olarak inanmasam da objektif bir değerlendirmeyle neden olmasın demek zorundayım. Dolar kurlarında 1.3460’ın altındaki haftalık kapanış; 1.3120 ve hatta önümüzün yaz, turizm mevsimine yaklaşmış olmamızdan dolayı daha altının bile olabileceğini gösteriyor. Teknik analizde 1.2955 ve 1.2870 bile mümkün görünüyor.
5 yıllık Dolar/YTL çapraz para swaplarına baktığımızda; 2006 başındaki yüzde 10’luk seviyelerden gelen trend çizgisine kadar geçen Cuma günü düşüş oldu. Geçtiğimiz haftaya yüzde 17 alış seviyesinden başlayan bu swapların, haftanın son günü yüzde 16.35 alış seviyesine kadar gerilemiş olması önemli. 2 ve 5 yıllık bu swaplar özellikle bono piyasaları için önemli gösterge niteliğini taşıyor.
Bu swapların faizlerindeki düşüşler, dolar üzerinden açık pozisyon yaratarak YTL faiz riski almak isteyenlerin artmakta olduğunu gösteriyor. Bunun da hem faizlerin hem de kurların gerilemesine neden olacak bir etki yarattığı açık. Yen cephesinde yeni bir faiz artışı ihtimalinin ertelenmesi de bu akışın sürebileceğinin bir kanıtı olarak algılanabilir. Borsa endeksinde de sırasıyla 47.865, 48190 ve hatta 49.325 görülebilir. Ancak son rallide hayli fazla sayıda “gap” (boşluk) oluştu ve olumsuz bir haberle ya da kâr realizasyonlarıyla ilki 46.390 ve 46.805 arasında olan başta olmak üzere bu boşluklar kapanacak.
Bu hafta önemli!
Önemi bizim için cumhurbaşkanlığı meselesinin nihayet ve mecburen bir sonuca bağlanacak olması. 70 milyon adına “tek seçicinin” kararını; Salı, en kötüsünden Çarşamba sabahı öğrenmiş olacağız. Bir diğer önemli gösterge de dolar/yen paritesi olacak. Yıl başından bu yana yaşanan kısa vadeli trendlerde bu hafta 119.50-118 bandı önemli olacak. 119.50’nin üzerine çıklıması yenin değer kaybı, carry trade’e devam olarak algılanacaktır. Ancak geçen hafta sterlin/dolar paritesinin tarihi 2.00 seviyesinin üzerine çıkmasıyla gözlerden kaçan yen hareketleri bu hafta daha dikkatli izlenecek.
Bir de Brezilya parası realde 2.01 dip seviyesinin kırılıp kırılmayacağı önemli. Temmuz 2001’den bu yana gelen düşüş trendi için bu seviye kritik ve geçtiğimiz hafta çok yaklaşıldı. Bu seviyenin altına inilmesi “oyunun devamı”, 2.0550’nin üzerine çıkılması ise “oyuna mola” anlamına gelebilir.
Kim olursa olsun!
Sayın Erdoğan; şaşırtıcı aday açıklayabilecekleri yönündeki söylemlerine rağmen yine de aday olursa; piyasalar açıklamalardan mutlaka olumlu birşeyler bulup çıkaracaklardır.
Haberin Devamı