İMKB 54 bini geçti peki ya sonrası...

Haberin Devamı

Geçtiğimiz yıl sonuna doğru piyasalardaki yükselişi, bilançoların iyi kapanması ve “bonuslar” için olduğuna yormuştum. Kapanışlar ne kadar yukarıda olur ise kârlar o kadar yüksek, buna bağlı olarak da bonuslar da o denli “şişman” olacaktı. Nitekim bir çok piyasa yılın en yükseklerinde kapandı.

Yeni yılla birlikte bu çabanın sona ereceğini, en azından yükseliş “baskısının” azalacağını varsaymıştım. Yılın ilk iki işlem gününe bakıldığında, bu varsayımın gerçekleşmediği düşünülebilir. ‘Ne oldu da hem hisse senetleri hem de emtia piyasaları yıla bu denli hızlı başladı’ derseniz bir kaç neden sıralanabilir.

İlki; hem Çin’den hem de ABD’den gelen Aralık ayına ait üretim verilerinin “beklentilerden iyi” gelmesiydi. ABD’deki satın alma yöneticileri (ISM) endeksi 55.9 açıklandı ki bu rakam 54 olan beklentinin üzerinde, Nisan 2006’dan bu yana kaydedilen en yüksek seviyeydi. Her iki büyük ekonomide de üretimin artıyor olması, küresel krizin etkisinin gittikçe azaldığı “hissini” kuvvetlendirdi.

Diğer bir neden olarak Fed Başkanı Bernanke’nin ABD’deki faizlere dair 3 Ocak’ta (Pazar günü) yapmış olduğu açıklama söylenebilir. Bernanke önümüzdeki dönemde piyasalardaki toparlanma sonrasında ilk akla faiz artışlarının gelmesine gerek olmadığını, alıınabilecek farklı önlemler de olduğunu söyledi. Yılın ilk işgünü öncesi yapılan böylesi bir açıklama, son aylarda ABD’nin Japonya ile paylaştığı “bedava para pınarı” olma özelliğinin bir süre daha devam edeceğinin kanıtı olarak algılandı.

Madem “oyun” tıpkı 2009’daki gibi sürecekti, neden yukarı yönlü yeni pozisyonlar alınmasındı ki... Yeni alınan pozisyonlara, geçen yıl sonunda pozisyonlarını boşaltmış olanların yeniden benzer pozisyonlar almaları eklenince hareketler tüm dünyada hızlandı.

Tabii ki bize has olan “IMF hikayesini” de unutmamak gerek. 2009’un son gününe ayrı bir heyecan katan IMF haberine, bugünlerdeki ‘teknik heyetin davet edileceği’ haberleri de eklenince içerideki hareketler daha da hızlandı. İMKB 100 Endeksi dün 54.431’i görürken, dolar/TL kurları 1.4650’ye kadar geriledi. Beklentilerin üzerinde gelen Aralık enflasyonu ile yukarı yönlü cılız bir hareketlenme yaşayan bono bileşiklerinde bile geri çekilme yaşandı.

Peki bu hareket devam eder mi?

Yılın ilk günlerinde coşkulu başlayan bu hareketin devam etmemesi için temel olarak olarak bir sebep görünmüyor. Madem piyasalar bedava paranın “gazıyla” yükseliyor, bugünden yarına bedava paranın sonu gelmeyecek ya... Hazır ekonomik veriler de piyasaları destekler nitelikte...

Temel açıdan problem olmasa da “teknik analiz” açısından çok da rahat olunmayan bölgelerdeyiz. İMKB için 54.350, altın için 1.125 dolar/ons, euro/dolar paritesi için 1.4450, ABD ham petrolünde de 81.50 dolar/varil seviyeleri “ara dirençler”. Aşılmaları söz konusu. Ancak bu seviyelerde bir süre daha kalınacak olur ise diyelim ki haftanın sonuna kadar, “yeni yıl rallisinin” soluğu kesilebilir.

Yok eğer bu seviyeler aşılacak olur ise İMKB 100 Endeksi’nde 57.100, euro/dolarda 1.4650 ve altında 1.165 dolar/ons seviyelerinin görülmesi ihtimali artacaktır.

IMF hikayesi devam ettiği, yurtdışı piyasalarda da şu veya bu sebeple “karayel” esmedikçe, bizim piyasalarımızın en azından önümüzdeki bir-iki haftalık süreçte diğerlerine oranla daha iyi bir performans göstermesi ihtimali daha yüksek.

Politikadaki çalkantılara ve muhtemel yeni gerginliklere rağmen!...

DİĞER YENİ YAZILAR