Geçen haftanın en önemli gelişmesi tartışmasız 49 rehinenin sağ salim yurda dönmesi oldu. Nasıl ve ne bedelle geldikleri henüz daha tam olarak netleşmese de vatandaşlarımızın sağ salim kurtulmuş olmaları her şeyin ötesinde bir gelişme oldu. Emeği geçenlere teşekkür etmek gerekir.
Finansal piyasalar açısından oldukça zorlu bir haftayı geride bıraktık. Fed’in toplantısı, ardından İskoçya referandumu derken hafta oldukça hareketli geçti. İskoçlar, İngiltere’den ayrılıp bağımsızlık ilan etmeyi düşünmediler. Fed piyasaların beklentisinden çok da farklı bir açıklama yapmazken, Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) üyelerinden şerh koyanların sayısının ikiye yükselmesi ve tüm üyelerin geleceğe dair faiz beklenti ortalamalarının yükselmesi piyasaları, az da olsa tedirgin etti. Aslında gelişmiş ülkelerden çok gelişen ülkelerde hissedilen bir tedirginlik oldu bu!
Euro için zorlu dönem
Geçen haftanın finansal piyasalar açısından en “şaşırtıcı” gelişmesi Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) “Hedefli Uzun Vadeli Refinansman Operasyonu” (TLTRO) ihalesine gelen talebin düşük olmasıydı! 110-150 milyar arasında bir talep beklenirken, talebin 82.8 milyar euroda kalması piyasa katılımcılarının kafasını karıştırdı. ECB’nin bu hamlesi işe yaramayacak mı kaygıları öne çıktı. Bu kaygılar da euronun değer kaybetmesine, doların tüm para birimleri karşısında değer kazanmasına sebep oldu. Parite Temmuz 2013’ten bu yana gördüğü en düşük seviye olan 1.2828’e kadar geriledi ve haftayı neredeyse bu seviyeden kapattı. Euro için önümüzdeki dönem zorlu geçeceğe benziyor! Bu hafta için 1.2780 seviyesi önemli olacak. Bu seviyenin korunacağını tahmin ediyorum. Korun(a)mazsa 1.2440 ve 1.2250 seviyeleri konuşuluyor olacak ki bence bunları konuşmak için henüz erken! Bu seviyeler hedeflense bile öncesinde euronun toparlandığı dönemler göreceğiz! Doların ve Dolar Endeksinin (DXY) yükselmesi içeride de dolar/TL kurlarını önemli seviyelere çıkardı! Teknik olarak 2.2260 seviyesi önemliydi ve haftalık kapanış bu seviyenin üzerinde gerçekleşti. Bu hafta için bu seviyenin kararlı bir şekilde altına inilmeyecek olursa 2.2650 seviyesinin test edilmesi olasılığı artıyor. Eğer bu seviyeye hızlı gelecek olursak, MB’nin müdahalesine şahit olabiliriz. Önemli! Bu hafta için küresel piyasalar tarafında ABD’deki konut satış verileri dışında piyasaları çevirebilecek önemli veriler yok. Bizi asıl ilgilendiren Perşembe günü PPK’da (Para Politikası Kurulu) ne karar alacağı? Merkez Bankası’nın faizlerde bir değişiklik yapması beklenmiyor. Ben de beklemiyorum! Bir sürpriz olur mu? Piyasa katılımcılarının pozisyonlarını değiştirecek adım atılmasını beklemiyorum.
Yine “dostlar alışverişte görsün” ya da “MB, piyasaları sürpriz adımıyla şaşırttı” tarzında başlıkların atılmasına neden olabilecek ama karar vericiler adına çok da önemli olmayan adımlar atabilir.
Türk piyasaları için bir yandan halka açık bir banka konusundaki yorumlar ve 3 Ekim’den başlayacak derecelendirme şirketlerinin kararları önemli olacak! BIST için bu hafta önemli ve kritik!
Babacan ve Başçı G20 aile fotoğrafında
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Avustralya’nın Cairns şehrinde düzenlenen G20 Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı’na katıldı.
Haftanın ikinci yarısına dikkat
Geçtiğimiz hafta gelişmiş ülke borsaları kayıplarının bir kısmını telafi etme şansı yakaladı. BIST için bunu söylemek ne yazık ki mümkün olmadı. Bu hafta için 76.500 seviyesi çok önemli bir eşik! Altına inilecek olursa BIST cephesinde önemli bir kırılma yaşanacaktır. Haftanın ilk günlerinde “rehine krizinin” sağ-salim sonuçlanması ile bu seviye test edilmese de haftanın ikinci yarısında dikkatli olmakta fayda var!