Yapılan kamuoyu araştırmalarında İşçi Partisi’nin en büyük parti olmasına rağmen parlemento çoğunluğunu kaybedeceği haberleri zayıflamakta olan poundu 1.51’lere getirmişti. Ardından hafta sonu İngiliz sigorta şirketi Prudential Plc.’nin AIG’nin Asya operasyonalarını 35 milyar dolara alacağı haberleri de İngiliz para birimindeki hareketi hızlandırdı. Böylesi bir alımın gerçekleşebilmesi için bu kadar pound satılıp dolar alınacak bu da poundun değerini düşür diye düşünenler pound satınca pound/dolar paritesi 1.50’lerin altına indi.
1.50 teknik olmasa da psikolojik olarak önemli bir seviyeydi. Bu seviyenin aşağı kırılması beraberinde bir çok zarar-durdurma (stop loss) emirlerini ve de opsiyonları tetikleyince harket hızlandı ve dün pound 1.4783’e kadar geriledi. Dünkü hareket hayli büyüktü. 1.5204-1.4783, yüzde 2.76’lık bir değer kaybı - devalüasyon!
AB bölgesinde “devalüasyon” yapabilecek en önemli ülke İngiltere, dün bir anlamda bunu başardı. Bunu isteyerek mi yaptı? Tabii ki değil. Bunu, İngiliz ekonomisine güvenmeyen piyasalar yaptı. Geçtiğimiz hafta Bank of England’ın (İngiltere Merkez Bankası) “ekonomide işler daha da kötüye giderse yeniden varlık alım programlarına başlayabiliriz” açıklaması, işlerin çok da yolunda olmadığı izlenimini güçlendirdi.
İngiltere’nin para birimine karşı duyulan güvenin azalması bir taraftan da AB’deki bir borç krizinin nihayetinde bu ülkeyi vurmasından endişe edildiğini yansıtıyor olabilir. Zira 35 milyar dolarlık bir pound satışının böylesine önemli bir para biriminde 4 pence’lik (big figure) bir harekete sebep olabilir miydi? Prudential sadece görünen sebep. Asıl nedenler daha da derinde... Korkarım yakında 1 pound 1 euroya ne zaman eşitlenir diye sorulmaya başlanacaktır!
O zaman daha var.
Kısa vadede 1.4820 önemli bir seviye. Bu seviyenin bu hafta içinde kapanış başında korunması durumunda 1.50’lerin üzerine doğru 1.5175’lere kadar bir toparlanma görebileceğiz.
Uzun vadede İngiliz para biriminin işi zor görünüyor.
Dünün kaybedeni pound idi!
Haberin Devamı