Geçen hafta yaşanan sert düşüşün ardından gözler bu hafta da altın fiyatlarında olacak. 1.305 dolar seviyesindeki kritik noktayı aşağı yönlü kıramayan altının onsu, yükselmekte de zorlanıyor.
Geçtiğimiz haftanın gündemine altındaki düşüş oturdu. Salı günü altının ons fiyatı 1.321 dolara kadar gerileyip de hemen herkes ne oluyor diye birbirine sormaya başladığında fark edildi piyasalardaki hareket. Halbuki ne güzel ABD Merkez Bankası (Fed) parasal genişlemeyi bu yıl da bitiremeyecek, Japon Merkez Bankası (BoJ) bir tur daha parasal genişleme yapacaktı. Peki ne oldu da altın geriliyordu?
Önce son hamlenin (düşüşün) bu denli sert olmasının sebeplerine bir bakalım, sonrasında “kökenine” döneriz. Malumunuz artık alım-satım kararlarını insanlardan çok bilgisayarlar veriyor. “Algorithmic Trading (kısaca Algo Trading)” olarak anılan bilgisayar programları fiyat hareketlerine göre ne yapacağına karar veriyor. Belli seviyelere gelince alıyor, belli seviyeler aşıldığında pozisyonunu arttırıyor ve hedeflenen kâr seviyelerine gelindiğinde kârı realize ediyor. Kararlar “otomatik” üretiliyor. İşler yolunda giderken mesele yok. Ancak geçen hafta başında olduğu gibi işler sarpa sardığında “zarar durdurma-stop loss” emirleri devreye giriyor. Bireyler için geçerli olan “insanlar kârlarını kısa sürede alırlar, zarardaki pozisyonlarını ise uzun süre taşırlar” duygusallığı bilgisayarlar için geçerli değil. Onlar belli kriterler bir araya geldiğinde gözünün yaşına bakmayıp, pozisyon azaltıcı emirleri “derhal” veriyorlar. Ancak hepsi birden bu emirleri “yaratınca” piyasada derinlik bir anda kayboluyor. Derinlik kaybolunca da Algo’lar var olan alıcıların hemen hepsine “vermek” zorunda kalıyor. Geçen hafta altın ve gümüşte yaşanan da buydu.
Emtia fiyatlamaya başlamıştı!
Gelelim altındaki düşüşün kökenine... Altın düşmeden çok daha önce “baz metaller” de denilen endüstriyel metaller ve tarımsal emtia çok daha önceden düşmeye başlamıştı. Eylül 2012’de başlayan bu hareket bir aylık bir gecikme ile altına da yansıdı. Ancak emtia cephesindeki görece olarak hızlı harekete rağmen altın uzun süre direndi. Ancak 1.525’teki “sağlam destek” de kırılınca işler karıştı.
Temel ekonomi tarafındaki sorunları emtia cephesi çoktan fiyatlıyordu. Küresel büyümedeki gerçekleşmeler son iki çeyrektir tahminlerin gerisinde kalıyordu. Evdeki hesap çarşıya uymayınca eldeki pozisyonlar, geçen yılın son çeyreğinden bu yana azaltılıyordu. En dramatik olanı bakırdı. Geçen yılı geçtim, bu yılın Şubat ayından bu yana yüzde 20’ye yakın geriledi. Çin’in büyüme tahminlerinin de yüzde 8’lerin altına gelmesiyle endüstriyel emtiadaki gerileme daha da hızlandı. Petrol bile bu dalgaya gecikmeli de olsa katıldı!
BIST’de toparlanma olabilir
Altın ile birlikte emtia fiyatlarındaki gerileme devam edecek olur ise (Bakırda COMEX fiyatlarıyla 3.03 pound/dolar fiyatı kritik destek!) gelişmiş ülke borsalardaki gerileme/düzeltme de devam edecektir. S&P Endeksi’nde 1.540 “teknik olarak” önemli bir destek. Bu seviye kırılırsa; ki ben bu hafta bekliyorum; önce 1.500 (düz) ve ardından da 1.470 seviyesine kadar bir düzeltme yaşanabilir!
Borsa İstanbul’u not artışı beklentisi şimdilik koruyor. Gelişmiş ama özellikle de gelişmekte olan ülkelerden “fazlasıyla” ayrışan Borsa İstanbul, geçtiğimiz haftayı kâr realizasyonu ile geçirdi. Bu hafta başında “bombacıların yakalanmasının” psikolojisi ile toparlanacak borsalara paralel 84.250’ye kadar toparlanabilir. Aşağıda ise 81.750 önemli bir destek! Kerry’nin üçüncü ziyareti ile yükselecek “not artırımı” ile bu destek korunacaktır!
1.435 doları aşması gerekiyor
Altın, emtialardaki gerileme dalgasına son binenlerden biri oldu. 1.305 seviyesi kritik idi. Çok yaklaşıldı aşağı inilmedi. Ancak altın, yukarıya gitmekte de zorlanıyor. Bu hafta ve önümüzdeki iki hafta boyunca altın; 1.435 ons/dolar seviyesini aşıp 1.505 dolara doğru bir düzeltme yapması gerekiyor. Bunu başaramayacak olur ise yeni düşükleri test etmesi işten bile değil!
Altında düşüş devam edecek mi?
Haberin Devamı