2008’de Türkiye’de ne olur?

Haberin Devamı

Dün; ABD başta olmak üzere yurtdışında 2008’in daha çok bir düzeltme ve konsolidasyon yılı olacağına değinmiştim.

Eğer biraz da “puslu” hava gerçek olur ise bundan biz de mutlaka etkileniriz. Herkesin aklına cari açık ve bunun fonlanması sorunu gelecektir ki bence bu endişe edildiği kadar ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkmayabilir 2008’de...

Nedenine gelince, 2008’de Gayri Safi Milli Hasıla hesaplama yöntemi değişecek. Rakam ister 37 ister 45 olsun... Cari açığın GSMH’ya oranı yüzde 7-8 aralığından yüzde 6 seviyesine gerileyecek ki, görüntüde bile olsa gerilimi azaltacaktır.

Cari açığın fonlanmasında ve ülkeye yabancı sermaye girişinde ciddi bir sorunla karşılaşmayacağımızı bekliyorum. Ancak fonlama maliyetimiz ve doğrudan yatırım yapanların getiri beklentileri 2007’ye göre 50-100 baz puan arasında bir artış gösterecektir.

Merkez Bankası faiz indirmeye devam edecek. Benim beklentim yıl boyunca en azından 150 baz puanlık bir indirim (olmasını arzu ettiğim ve daha doğru olduğuna inandığım 250). Eğer ilk iki indirim 50’şer baz puanlık olur ise yılın ilk yarısında kurlarda aşağı yönlü hareket sınırlı kalır.

Bu yıl Türkiye’nin kredi notunda mutlaka bir artış olacaktır. Yatırım yapılabilir seviyeye ulaşmamız zor olabilir ama, mutlaka bir veya iki not artışı ya da bir not artışı ve görünümde iki kademelik iyileştirme olacaktır. Not artırımları da Merkez Bankası’nın işini kolaylaştıracak, ödenen toplam faiz faturamızı aşağı çekecektir.

200 baz puan ve üzerinde bir indirim olur ise kurlarda yılın ikinci yarısında 1.25-1.35 bandında kalınma ihtimali yüksek. Eğer ki euro/dolar paritesinde 1.30’ların altına inilir ise (ki düşük bir ihtimal) o zaman dolar/YTL kurlarında 1.35’lerin bile üzerine doğru bir hareket yaşanabilir.

İMKB cephesinde ise tarihi 5 cent seviyelerine çok yakınız. 64-67.000 endeks seviyeleri konuşuluyor. Yaklaşık 10 bin puanlık ya da yüzde 16-18’lik bir potansiyel. [Dikkat! neredeyse bono faizlerine denk bir getiri beklentisi.]

İMKB 100 endeksinde yükseliş beklentisine karşın; 48.200 seviyelerinde 2007’den kalan boşluğu (gap) kapatacak önemli düzeltmelerin yaşanacağını düşünüyorum. Yurtdışındaki puslu hava ağır basar ise 44.500’lere kadar uzanan derin bir düzeltme de yaşanabilir. Bu seviye önemli bir direnç olacaktır 2008 boyunca.

Hisse senedi piyasalarındaki heyecanı fazla bulanlar, bonoları ciddi bir alternatif olarak düşünmeye başlayabilirler. YTL faizlerinin yıllardır keyfini çıkaranlar bu yıl da bono ve mevduat tarafında önemli kazançlar elde etmeye devam edeceklerdir.

2007’yi hemen hemen tüm piyasalar “zirvede” kapattılar.

Bu da 2008’in daha çok bir düzeltme ve konsolidasyon yılı olma ihtimalini arttırıyor. Kasım ayında ABD’de başkanlık seçiminin olması da aslında bu ihtimali destekler bir durum.

Bol karlı ve bol kârlı bir yıl olsun!


DİĞER YENİ YAZILAR