Sünnet çağrısı yaptı
25 yılda 25 milyon can alan, 39 milyon kişinin de bedeninde yuvalanan AIDS’e karşı “sünnet” şansının kullanılmasını isteyen Clinton, dünyaya “Kültürel tabuları bir yana bırakın” diye seslendi
Kanada’da düzenlenen, tarihin en geniş kapsamlı AIDS konferansında konuşan ABD eski Başkanı Bill Clinton, başta Afrika olmak üzere tüm dünyayı pençesine alan hastalıkla mücadelede sünnetin büyük önemi olduğunu söyledi. Clinton, AIDS’in resmi olarak kayıtlara geçişinin 25’inci yıldönümünde, 132 ülkeden 24 bin katılımcıyla Toronto’da gerçekleştirilen konferansta; Müslümanlığa özgü olan sünnetle ilgili kültürel tabuların ortadan kaldırılması çağrısı yaptı. İnsanların yaşamının kurtarılabilmesi için erkeklerin sünnete yönlendirilmesi gerektiğini söyleyen Clinton, “Sünnet bu hastalığın yayılmasını büyük ölçüde engelleyebilir” dedi. Sünnetin AIDS’e karşı önleyici bir rol oynadığı, bilim tarafından da kabul ediliyor.
Yüzde 60 koruma
Güney Afrika’da yapılan son araştırmalar, sünnetli erkeklerin AIDS’e yakalanma olasılığının, sünnetsiz erkeklere oranla yüzde 60 azaldığını gösteriyor. Sünnet derisi, AIDS’e yol açan HIV’in kolayca bulaşabileceği hücre türlerinden birçoğuna “ev sahipliği” yapıyor. Bu derinin sünnetle kesilmesi halinde ise HIV’in bulaşma riski kesin olarak azalıyor.
"60 yaşındayım ve bundan nefret ediyorum"
ABD’nin en karizmatik başkanlarından biri olarak tarihe geçen Bill Clinton, 60 yaşına basıyor. 44 yaşında başkan olan Clinton, “Bundan nefret ediyorum. Çalışma hayatım boyunca hep en gençtim. Şimdi ise hep en yaşlı ben oluyorum” diyor.
Taşıyıcıların sayısı ürkütücü
İlk AIDS vakasının kayıtlara işlendiği 25 yıl öncesinden bu yana dünyada yaklaşık 25 milyon kişi öldü. Halen dünyada 38.6 milyon AIDS taşıyıcısı var. AIDS’le mücadeleye ayrılan fonlar şimdilerde 8 milyar doları aştı ama BM’ye göre, hastalıkla etkin mücadele için 2010 yılına kadar yılda 23 milyar dolar gerekiyor.
Müslümanlar için dini kimlik
Sünnet birçok ülkede dini kimlik sayılıyor. Hindistan’da yaşayan Müslümanlar sünnet olurken, Hindular ise buna karşı çıkıyor. Çünkü Hindistan’da dinler arası çatışmaların yaşandığı dönemde erkekler, karşıdakinin dost mu düşman mı olduğunu anlamak için pantolonlarını indirip kontrol ediyorlardı.