Sahte savcı-polis çetesinden 1.8 milyonluk ‘alo’ vurgunu!

ADANA dahil 18 ilde, telefonla dolandırıcılık yapan ve kendilerini ‘sahte savcı ve polis’ olarak tanıtan çeteye yönelik operasyonda gözaltına alınan 46 şüpheliden 38’i adliyeye sevk edildi.

Polisler 2 ay takip etti

Adana Cumhuriyet Başsavcılığı koordinasyonunda, yürütülen soruşturma kapsamında, Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, telefon dolandırıcılarına yönelik çalışma başlattı. Yaklaşık 2 ay süren teknik ve fiziki takip sonrasında 18 ilde, 100 adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Adana merkezli operasyonda, vatandaşları milyonlarca lira dolandıran 8 ayrı dolandırıcılık şebekesinin liderlerinin de aralarında bulunduğu 3’ü kadın 46 zanlı gözaltına alındı.

Bir hafta sorgulandılar

Zanlılardan 8’i ifadesi alındıktan sonra soruşturmayı yürüten savcının talimatı ile serbest bırakılırken 38’i bir hafta boyunca sorgulandı.

Bazı zanlıların sorgularında vatandaşları dolandırdığını kabul ederek “Kolay iş, başka iş yok o yüzden dolandırdık. Vatandaşları dolandırdığımız için pişmanız” dedikleri öğrenildi.

Kadın şüpheliler güldü

Şüpheliler emniyetteki sorgularının ardından sağlık kontrolünden geçirilmek üzere otobüsle adli tıp birimine getirildi.

Şüphelilerden bazıları görüntü alan gazetecilere tepki gösterdi, bu sırada kadın şüphelilerin ise gülmesi dikkat çekti. Sağlık kontrolünden sonra adliyeye götürülen 38 çete üyesinin, savcılık sorgusunun ardından tutuklanma istemiyle nöbetçi hakimliğe sevk edilmesi bekleniyor.

NASIL DOLANDIRIYORLAR?

Bir saniye boş bırakmıyorlar

Telefon dolandırıcıları, bugüne kadar karakolun kapısından girmemiş namuslu vatandaşları seçiyor. Kurdukları senaryoyu öyle bir anlatıyorlar ki, hipnoz oluyorsunuz! Ve tüm dediklerine inanmaya başlıyorsunuz. Hukuk biliyorlar, öyle terimler kullanıyorlar ki, sanıyorsunuz karşınızdaki gerçekten savcı ya da polis. Bir call center kuruyorlar, tüm mali bilgilerinizi size telefonda söylüyorlar. İnandırıcı olmak için her yolu deniyorlar. Dolandırıcılık suçu komplike bir suç. Eğer suçlu profili ikna ediciyse bu konu da kabiliyete sahipse çok kolay bir şekilde kandırabiliyor. Bazı olaylarda vatandaşı tehditle -telefon gibi- panik içerisine sokuyor ve devlete her zaman bağlı olan topluluğumuz hemen taşın altına elini koyduğunu zannedip kanıyor. Öyle bir anlatıyorlar ki “Terör listesinde adınız var, terör örgütleri hesabınıza girmiş, amacı dışında para transferi var” gibi argümanlarla vatandaşı hayali bir suça ortak ediyor. Panik de buradan başlıyor. Bu adamlar işin profesyonelleri. Bir saniye bile boş bırakmıyorlar sizi. Resmi polise bile inanmıyor vatandaş. ‘Ticaret yapıyorum, dolandırılmadım’ diye kestirip atıyorlar.