Mahkemeden çocuk gelin ile ilgili örnek karar
Iraklı aile, bir süre önce nişanladıkları 16 yaşındaki kızlarının evlenmesine izin verilmesi için mahkemeye başvurdu. Mahkeme de “Eşler ve toplum açısından yüksek önem arz eden evlilik kurumunun, yaşı ve vücut/psikolojik gelişimi dikkate alınarak, izin talep edilen küçüğün menfaatine olamayacağı” gerekçesiyle reddetti.
Dava dosyasına göre, Ankara’da yaşayan Iraklı Aewaz Ailesi, 16 yaşındaki küçük kızlarını Muhammed H. ile nişanladı. Bir süre sonra aile, damat adayının evlerine sık sık gelip gitmesinin dedikodulara neden olduğunu, kendi ifadeleriyle “nahoş duruma” son vermek için kızlarını nişanlısı ile evlendirmelerine izin verilmesi talebiyle Ankara 10. Aile Mahkemesi’ne başvurdu.
Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre; yapılan başvurudan haberdar olan Çocuklara Yönelik Ticari Cinsel Sömürüye Son Derneği (ECPAT), avukatı Şahin Antakyalıoğlu aracılığıyla, söz konusu evliliğe izin verilmemesi için dava açtı. Avukat Antakyalıoğlu, dava dilekçesinde erken evliliğin bir çocuk hakkı ihlali olduğunun tespitine, hak ihlalinin önlenmesineve çocuk R.’nin evlenme izni verilmesi talebinin reddine karar verilmesini istedi. Dava dilekçesinde, “Türkiye’de her 3 kadından birinin çocuk yaşta evlendirildiği ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde en son yapılan kadına yönelik aile içi şiddet araştırmasının verilerine göre erken yaşta evliliklerde kız çocukların daha fazla şiddete maruz kaldığı görülmektedir” görüşü savunuldu.
AİLE: RIZAMIZ VAR
Söz konusu derneğin yaptığı başvuru üzerine, Iraklı aile de mahkemeye verdiği cevap dilekçesinde, “Kızımız birini sevmiş ve evlenmek istemiş. Bizim anne baba olarak müşterek çocuğumuzun evlenmesine rızamız vardır, evlenmesini onaylıyoruz. Kızımız fiziki ve ruhsal gelişimini tamamlamış ve evlenme yaşam tarzını benimseyecek kadar yetişkinliğe ulaşmıştır. Türkiye’de yaşam koşulları ile Avrupa ve uluslararasındaki yaşam koşullarının farklılık göstermesi, örf ve âdetler farklı olmasından dolayı ilgili derneğin iddialarını reddediyoruz. Derneğin iddiası bizim yaşam tarzımıza ve âdetlerimizle farklılık göstermektedir” dedi.
ÖNEMLİ BİR SEBEP DEĞİL
Mahkeme, 3 Ekim günü açılan davanın reddine karar vererek, evliliğe izin vermedi. Mahkeme jet hızıyla verdiği kararın gerekçesini açıkladı. Gerekçeli kararda, Türk Medeni Kanunu’nda (TMK) “hâkim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple 16 yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir” hükmünün bulunduğuna dikkat çekilerek, özetle şu değerlendirme yapıldı:
‘KÜÇÜĞÜN FAYDASINA OLMAZ’
“Dosya kapsamında yer alan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; evlenmesine izin istenenin, evlenmesine izin verilmesi için TMK’ya göre, olağanüstü bir durumun bulunması gerektiği anlaşılmakla; davacıların ve evlenmesi talep edilenin ileri sürdükleri ilgili çocuğun nişanlanması, nişanlısının sık sık gelip gitmesinin dedikodulara neden olması gibi hususlar mahkememizce önemli ve olağanüstü bir sebep olarak kabul edilmemiştir. Dosya kapsamındaki deliller gözetildiğinde somut olayda olağanüstü bir durumun mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Eşler ve toplum açısından yüksek önem arz eden evlilik kurumunun, yaşı ve vücut/psikolojik gelişimi dikkate alınarak izin talep edilen küçüğün menfaatine olamayacağı kanaatine varılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.”