Latife Hanım'ın hatıra defterini okuyan tek adam
Atatürk'ün eşinin hatıra defterinin 2025'e kadar gizli tutulmasını sağlayan Ordinaryüs Prof Kaynar: Defterden öğrendiklerim benimle mezara gidecek
Prof. Sulhi Dönmezer'in vefatından sonra çoğu gazete "Son Ordinaryüsü kaybettik" başlıkları attı. Haberlere göre, Türkiye'de 27 Mayıs ihtilalinden sonra kaldırılan 'ordinaryüslük' unvanı Sulhi Hoca'nın vefatıyla birlikte tarihe gömülmüştü. Peki gerçek böyle miydi?
VATAN yazarı Mustafa Mutlu önceki gün köşesinde haykırıyordu; "Son Ordinaryüs ölmedi, yaşıyor. O da benim hocam Ord. Prof. Reşat Kaynar'dır." Biz de bunun üzerine Kaynar'ı aramaya başladık ve 'son çınar'ı, yaşayan son Ordinaryüsü Yalova'nın Çınarcık ilçesinde bulduk
* Sulhi Hoca'nın vefatından sonra 'Son Ordinaryüs öldü' diye haberler çıktı.
Bilmiyorlar demek ki. Sulhi Dönmezer ölünce bir ben kaldım.
* Ne zaman Ordinaryüs oldunuz?
'Mustafa Reşit Paşa ve Tanzimat' adlı kitap yazdım. Bunun için 30 yıl çalıştım ve bu kitaptan sonra Ordinaryüs oldum.
* Atatürk'le tanıştınız mı?
1932'de ilk Türk Tarih Kongresi toplanacaktı. Katiplik yapacaklar da tarih hocaları arasından seçildi. 6 kişiden biri de bendim. Atatürk bir akşam tarih hocalarını çay içmeye davet etti. 2.5 saat Ata'yla oturduk.
* Latife Hanım'ın Atatürk'ten ayrıldıktan sonra yazdığı hatıra defterlerinin açıklanmasını siz engellemişsiniz?
Latife Hanım 1975'te öldü. Atatürk'le evlendikten sonra ölümüne kadar hatıra defteri tutmuş. 5 defter, Ziraat Bankası'nın kasasına kaldırılmıştı. Bu defterlerde yazılanlar açıklansın diye bir tartışma başlamıştı. Tartışma, Sulh Mahkemesi'ne kadar gitti. Mahkeme de beni bu defterlerde yazılanları tetkik etmekle görevlendirdi.
* Yani günlüğünü okudunuz?
Evet okudum.
* Mahkeme ne karar verdi?
Önerimle defterde yazılanların 50 yıl sonra açıklanması kararı alındı. Defterler Türk Tarih Kurumu'nun kasalarına kaldırıldı.
* Neler yazıyordu peki o defterde?
Yaşadıkları. Mektuplar yazmış Latife Hanım. Mektuplarda hep 'Muhterem Paşam' diye başlıyor. Şu kadarını söyleyebilirim, Latife Hanım Atatürk'e çok aşıkmış. O defterde yazılanlar benimle birlikte bir sır olarak mezara gidecek.