Kızımın dosyasını kapatmayın
Avcılar’da 24 yıl önce iş çıkışı evine dönerken tecavüze uğrayıp öldürülen 5 aylık hamile 23 yaşındaki Gülsevin Buket A.’nın annesi Nazire Değirmenci, dosyanın kapatılmasına isyan ediyor.
İstanbul Avcılar’da oturan anne Nazire Değirmenci, 11 Kasım 1991 tarihinde kızının öldürüldüğü cinayeti hiç unutamadığını, gözyaşlarının o günden bu yana dinmediğini söyledi. Anne Değirmenci, Karaköy’de bir gemi acentesinde çalışan 4 yıllık evli, 5 aylık hamile kızı Gülsevin Buket’in evine dönmek üzere yola çıktığını, E5 karayolu yanındaki Avcılar Köprüsü’nü geçtikten sonra herkesin kullandığı yolda yürürken kimliği tespit edilemeyen bir kişi tarafından bıçak tehdidi ile ek okul inşaatına götürüldüğünü, direnince bayıltıldığını tecavüze uğradıktan sonra boğularak öldürüldüğünü anlattı. Abla Yasemin Değirmenci de, o gün sabaha kadar babası Fikret Değirmenci, eniştesi, diğer yakınları ve polisin yaptığı tüm aramalara rağmen kız kardeşinin bulunamadığını, cesedinin ertesi gün okuldaki öğrenciler tarafından bulunduğunu söyledi.
Avcılar’da o tarihte ‘Yüzyüze Amatör Tiyatro Topluluğu’nda sanat çalışmalarına da katılan Gülsevin Buket A.’dan sonra üniversite öğrencisi Didem Özgökhan’ın da bıçaklanarak öldürülürken defalarca tecavüze uğradığı, değişik tarihlerde 2 kadının daha katledildiği ifade edildi. Medyada ’Avcılar sapığı’ olarak nitelendirilen saldırgan olduğu öne sürülen birkaç kişi yakalanmasına rağmen dosya faili meçhul kaldı.
Her kapıyı çaldım
Anne Nazire Değirmenci, DHA muhabirine, geçen 24 yıl içerisinde kızını öldüren kişinin tespit edilerek yakalanamadığını, yasal süre içerisinde dosyanın aydınlatılamayınca ‘Faili meçhul’ kaldığı için kapatıldığına dair kendilerine yazı gönderildiğini söyledi. Değirmenci, “Dönemin Valisi Hayri Kozakçıoğlu, Emniyet Müdürü Necdet Menzir başta olmak üzere çalmadığım kapı, yalvarmadığım kimse kalmadı. Kızımın katilini bulamadılar. O günden bu yana acım bir an dinmedi. Hayat dolu kızımdan ne istediler?” dedi.
Yeni delille dava açılabilir
Savcının verdiği takipsizlik kararı kesinleşerek yargı niteliği kazanamaz. Geri alma yoluna, savcının takipsizlik kararını yanılarak verdiğini belirlemesi ya da yeni delillerin ortaya çıkması durumunda gidilir.