Kış sıcak geçti, bu yaz kavrulacak mıyız?
Türkiye’nin merak ettiği konuya meteoroloji açıklık getirdi: Korkulacak bir durum yok
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Analiz ve Tahminler Birim Sorumlusu Niyazi Öztahtalı, kış aylarının günlük güneşlik geçmesinin Türkiye’nin geleceğini nasıl etkileyeceği yönünde değerlendirmeler yaptı:
“Bu tür hadiseler ülkemizin de içinde bulunduğu Akdeniz kuşağında zaman zaman yaşanan hadiselerdir. Bunların belirli bir salınımı, aralığı da yok. Ülkemizde etkili olan meteorolojik hava hadiselerine sebep olan hava kütleleri var. Bunlar birbirlerinden izin alarak geçiş yollarını kullanırlar.
Diyoruz ki; ’Kış aylarında ülkemizde genellikle Sibirya yüksek basıncı etkili olur. Yazın iç ve doğu bölgelerimizde Basra alçak basıncı, batıda da Azor yüksek basıncı etkili olur. Ama bunlar hep genel çizgilerdir. İşte ülkemizde yağışlı günlerin yaşanması için İzlanda’dan alçak basınç merkezlerinin gezici siklonlarının bize gelmesi gerekir. Bunlar hep ’gerekir, olmalı’genel şablonlarıdır. Gelmezse, bu işlemlerde bir miktar salınım olursa, içinde bulunduğumuz günlerdeki gibi şubat ayında baharı andıran günler kısa süreli yaşanabilir.
“Elimizde veriler var”
Bundan hemen ’Hakikaten kış çok sıcak geçti yazın halimiz ne olacak’ sonucu çıkarmamalıyız. Kış henüz daha bitmedi. Önümüzde şubatın ikinci yarısı, mart var, hatta ülkemizde zaman zaman özellikle kış mevsiminin bahara sarktığı dönemler de yaşanmış. Bu yıl da böyle bir miktar sarkma olacakmış gibi elimizde veriler var. Belki tahmin demek doğru değil, ama mevsimsel istatistiklere göre önümüzdeki dönemde hava normalleri civarında yağış beklentilerimiz var. Yine sıcaklık değerlerinde mevsim normallerine uygun şartların yaşanacağına ilişkin sinyaller de alıyoruz. Dolayısıyla bir haftalık süre içinde bazen böyle inişli çıkışlı, 3-5 derecelik artışlar, 4-5 derecelik düşüşler gibi salınımlar olabilir.”
“Halk korkmasın”
Öztahtalı, “Halkımızın değişik yorumların etkisinde kalarak korkmasına gerek yok. Dolayısıyla hava sıcaklıklarında yaşadığımız salınımlar çeşitli oranlarda hep olmuş. Samsun’da 1989 Şubat’ında 26.2 santigrat dereceye çıkan sıcaklık, bazen eylül-ekim aylarında eksi 3 ile 5’lerin altına düşmüş. Atmosferin genel sirkülasyonu böyle. Bu tür salınımlar yaşanacak” dedi.
Akdeniz’de bitkilerin yarısı yok olacak
Doğal Hayatı Koruma Vakfı-Türkiye’nin (WWF-Türkiye) küresel ısınma konusunda hazırladığı rapor, Akdeniz havzasını bekleyen büyük tehlikeyi gözler önüne seriyor. İklim değişikliği çerçevesinde 20-50 yıl içinde 2 derecelik sıcaklık artışının ciddi anlamda etkileyeceği Akdeniz ve Türkiye’de Konya Ovası, dünya üzerinde küresel ısınmadan en fazla etkilenecek bölgelerin başında geliyor. Sadece 2 derecelik artışın Akdeniz’i adeta cehenneme çevireceği belirtiliyor. Bu sıcaklık artışı Kuzey İtalya ve Türkiye gibi denizin hafifletici etkisinden uzak kalan iç kesimlerde 5 derecelik artış olarak hissedilecek. Bunun sonucunda iç kesimlerde aşırı sıcak günlerin sayısının artması bekleniyor. Rapora göre, 2050’de Akdeniz’de deniz seviyesinin 20-40 santimetre oranında artması bekleniyor. Bu durumdan en çok zarar görecek yerler, Türkiye ve Cezayir gibi ülkeler ve deltaları olacak.
Küresel ısınma, Akdeniz’in dağlık alanlarındaki bitkilerin yarısının kaybına yol açacak. Bu durum özellikle İspanya ve Fransa’da daha vahim sonuçlara bitki türlerinin yüzde 80 oranında kaybolmasına neden olacak. Türkiye, tarım politikasını, sulama tekniklerini değiştirmezse, iklim değişikliğinin de etkisiyle susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. Konya Havzası’nda yer altı suyu seviyesi her yıl 2-3 metre azalmakta. Bu yüzden havzayı çok zor bir gelecek bekliyor.
IRI’ya göre yağış ihtimali yüzde 50
Columbia Üniversitesi Uluslararası İklim Tahmini Araştırma Enstitüsü’nün (IRI) tahminlerine göre, Nisan ve Mart ayında yağış bekleniyor. Yüzde 50 ihtimalle yağış gelecek ancak bu gerçekleşmezse kuraklık tehlikesi söz konusu. Meteoroloji uzmanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, “Doğu bölgelerimizde zaten mevsim normallerin üzerinde yağış aldık. Sıkıntı sadece Kıyı Ege ve Marmara civarı için söz konusu. Her şey Balkanlar üzerinden gelecek yağışlara bağlı. İstanbul için Mart ayı yağış ortalaması 62,5 kg, Nisan 45,5 kg, Mayıs içinse 32 kilogram. IRI’ya göre Nisan ve Mayıs aylarında yağış ihtimali yüzde 50. Eğer bu aylarda yağış gerçekleşirse kuraklık yaşanmayacak. Ancak tam tersi olursa tarım açısından kuraklık gündeme gelebilir” dedi.
Denizler 4 metre yükselecek
İngiliz The Guardian gazetesi Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli’nin Nisan ayında yayımlanacak ve küresel ısınmanın yol açtığı etkileri inceleyen raporun taslak metnini ele geçirdi. Rapor, Grönland ve Antarktika’daki son araştırmaları temel alarak tüm buz tabakalarının yarı yarıya erimesini önlemenin mümkün olmayabileceği sonucuna varıyor. Karamsar bir tablo çizen raporda şu uyarılar yer alıyor: “Artık dönüşü olmayan bir yola girdik.. Ne yaparsak yapalım bu yüzyılın sonuna kadar 15-2 derecelik sıcaklık artışı buzulları eriterek denizlerin 4-6 metre yükselmesine sebep olacak. Bu birçok kentin ortadan kalkması demek.”