Kayıp çocuk ilanıyla 3 milyon liralık vurgun
Sosyal medyada ‘Kayıp’ ya da ‘Hasta çocuğa yardım’ başlıklı paylaşımlar yapan dolandırıcıların, paylaşım ve takipçi sayılarını artırdıkları sayfalara bir süre sonra kıyafet, gıda gibi ürün reklamları alarak milyonlar kazandığı tespit edildi.
Sosyal medyada ‘Kayıp’ ya da ‘Hasta çocuğa yardım’ başlıklı paylaşımlar yapan dolandırıcıların büyük vurgun yaptığı ortaya çıktı. Bu ilanlarla sosyal medyada paylaşım ve takipçi sayılarını artıran dolandırıcılar bu sayfalara bir süre sonra kıyafet, gıda gibi ürün reklamları alarak milyonlar kazanıyor.
Habertürk gazetesinde yer alan habere göre Facebook, Instagram, Twitter gibi sosyal medya sitelerinde özel hesaplar açan dolandırıcılar, ‘Kızım kayıp, Allah rızası için paylaşın’, ‘Vicdan sahibiysen paylaş’ gibi sahte paylaşımlarda bulunarak milyonlar kazanıyorlar. Sahte numara, isim ve fotoğraflara yer verilen bu paylaşımlar, genellikle ‘Kayıp çocuk’ ya da ‘Hasta bebek’ ilanları oluyor. Dolandırıcılar böylece takipçi ve paylaşım sayılarını hızla artırıyor ve sayfalarına otomatik olarak kıyafet, gıda kozmetik ürünleri gibi ilanlar almaya başlıyor. Öte yandan ilanlarda yazan numaralar arandığında ise dolandırıcıların hesabına kontör ya da ücret ödemesi gerçekleşiyor. Sahtekârlar yardım kampanyası başlatılmış gibi gösterilerek verilen banka hesaplarına para yatırılmasını da istiyor.
'Nitelikli dolandırıcılık'
Adli bilişim uzmanı Mustafa Sansar, “Bu durum bir nevi nitelikli dolandırıcılık. Çeşitli yollarla hitini yükselttikleri sayfaların bir anda ismini değiştiriyorlar. Daha sonra bal reklamı yapan da gördük, bebek ürünleri satan da! İlan verseler belli sayıda kişiye ulaşırlar. Ama bu sayede 3-4 milyon kişiye ulaşabiliyorlar. Hatta bu tarz bir dolandırıcılıktan 3 milyon kazanan bir kişi olduğuna bizzat şahit oldum. İlan üzerindeki numaraların aranması durumunda da operatörler üzerinden aranma başına para kazandırıldığını söyleyebiliriz. O yüzden her numaranın da aranmaması gerekir” diye uyardı. Sansar, hazırlanan caps’lerin daha çok sevimli çocuk fotoğraflarından ya da hastane ortamındaki çocuk fotoğraflarından seçildiğini, bunların da yabancı sitelerden çalındığını belirtti. Teyit edilmeyen hiçbir olayın paylaşılmaması gerektiğini de söyleyen Sansar, aksi tekdirde kişisel verilerin de dolandırıcılar eline geçebileceğine vurgu yaptı. Sansar, konu ile ilgili olarak emniyet ve savcılıklara kimsenin şikâyette bulunmuyor olmasının sebebini ise “Duygusal bir sömürü var. İnsanlar da bunun üzerine gitmiyor. Ama karşı taraf bu sömürünün üzerinden dolaylı yollarla para kazanıyor” diye açıklıyor.
'Fotoğrafları ajanslardan alıyorlar'
Gazete sosyal paylaşım sitelerinde paylaşılan 9 farklı kayıp çocuk ilanında yazan numaralara ulaşmaya çalıştı. Ya verilen numaralar kapalıydı ya da böyle bir numaranın olmadığı anonsu geliyordu. Bu sahtekârlığın en son örneklerinden biri de sahte fotoğrafla paylaşılan “Feryal Keskinkılıç”ın kayıp ilanı. Adı belirtilen çocuk aslında yabancı bir fotoğraf sitesinde parayla satılan anonim bir fotoğraf. Kayıp ilanı üzerindeki numara arandığında ise ya geçersiz numara ya da kapalı bir telefonla karşılaşılıyor. Yine aynı isimle ekşi sözlük’te de başlık açılmış ve ilanın sahte olduğu vurgulanmış.
Dolandırıcılar, sahte fotoğrafla duygu sömürüsü yapıyor. Örneğin ‘Feryal Keskinkılıç’ adına konulan kayıp ilanındaki fotoğraf, yabancı bir fotoğraf sitesinden alınmış.