Karadeniz'de 5 ilde, 125 dereye 'taşkın erken uyarı sistemi'
Karadeniz Bölgesi'nde şiddetli yağışlarla birlikte can ve mal kayıplarına neden olan sellere karşı Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından 5 ilde, 125 dereye taşkın erken uyarı sistemleri kuruldu. Trabzon DSİ 22'nci Bölge Müdürü Cengiz Han Kılıçaslan, "Sistemle yukarı havzadaki istasyonumuz aracılığıyla suyun aşağıya 15 dakikaya kadar varacağını söyleyebiliyor, dere kenarında herhangi bir can ve mala zarar gelmemesi için tedbirlerin alınmasını sağlıyoruz" dedi.
Karadeniz'de küresel iklim değişikliğinin de etkisiyle görülen ani lokal ve şiddetli yağışların yol açtığı, can ve mal kayıplarıyla sonuçlanan sel ve heyelanlara karşı tedbirler alınmaya devam ediyor. Son 50 yıllık yağış miktarı, Türkiye ortalamasının 2 katının üzerinde 1270 milimetre olarak kayıtlara geçen bölgede sellere karşı Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından Giresun'da 49, Rize'de 35, Trabzon'da 34, Gümüşhane'de 5 ve Bayburt'ta 2 olmak üzere toplamda 125 dereye taşkın erken uyarı sistemi kuruldu. Devreye alınan, kızıl ötesi görüş kabiliyetli kamerayla donatılan, sahip olduğu ultrasonik sensörün su seviyesinin yükselmesiyle uyarı mesajı gönderdiği sistemle, 15 dakika öncesinden dere ve dere yataklarına müdahale ediliyor, tahliye de dahil tedbirler alınıyor. Taşkın bölgelerine konuşlandırılan tam donanımlı DSİ'ye ait TIR ile anlık gelişmeler insansız hava araçları (İHA) ve dronlarla anbean takip ediliyor.
Trabzon DSİ 22'nci Bölge Müdürü Cengiz Han Kılıçaslan, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) taşkın erken uyarı sistemlerine ilişkin açıklamada bulundu. Kılıçaslan, "Doğu Karadeniz havzası yurdumuzun en çok yağış alan bölgesi. Bundan dolayı taşkın olaylarının da en sık yaşandığı yöremiz. Burada taşkın olaylarının önüne geçmek için birçok yapısal tedbir alıyoruz. Ancak maalesef ki can kayıplarının önüne geçemiyoruz. En azından bu can kayıplarının önüne geçebilmek için taşkın erken uyarı sistemleriyle alakalı pilot bölge olarak DSİ Trabzon Bölge çalışmalara başlamıştır. Bu proje kapsamında 125 adet taşkın erken uyarı sistemini kurduk ve işletmeye almış bulunmaktayız" dedi.
'RADARLA SU YÜKSEKLİĞİNİ ÖLÇÜYORUZ'
Taşkın anında yukarı havzalarda kurulan istasyonlardan gelen bildirimlerle 15 dakika içinde dere kenarında herhangi bir can ve mala zarar gelmemesi için tedbirlerin alınmasını sağladıklarını belirten Kılıçaslan, "Radar sensörüyle dere yatağındaki su yüksekliğini ölçüyoruz ve bu su yüksekliğinin herhangi bir şekilde kritik seviyeye ulaşması halinde SMS yoluyla bizim operatörlerimize veri gidiyor. Sonra ilgili arkadaşımız takibe başlıyor ve yine sistem üzerindeki kızıl ötesi görüş kabiliyetli kamerayla bu verinin doğruluğu teyit ediliyor. Bu teyit yapıldıktan sonra istasyon izlemeye alınıyor ve sonra da belli bir safha sonra turuncu seviyeye yani biraz daha tehlikeli seviyeye ulaşması halinde ilgili kamu kurum kuruluşları ve Kaymakamlıklar bilgilendiriliyor. Sistem yine takibe devam ediliyor. En son nokta olarak da tanımlanmış kırmızı seviye aşıldığı takdirde ise bu defa artık aşağıda taşkın olacağının bilgisi geçiliyor ve bu bilgiyle yine vatandaşlara SMS yoluyla ve cami hoparlörlerinden bildirim yapılıp dere yataklarından uzaklaşmaları gerektiği duyuruluyor. Bu şekilde en azından can kaybının önüne geçilmesi hedefleniyor. Yukarı havzadaki istasyonumuz sayesinde suyun aşağıya 15 dakikaya kadar varacağını söyleyebiliyoruz.15 dakika içerisinde dere kenarında herhangi bir can ve mala zarar gelmemesi için tedbirlerin alınmasını sağlıyoruz" diye konuştu.
'TAM DONANIMLI TIR'IMIZ HAZIR'
Taşkın yaşanan yerleri dronlar ve insansız hava araçlarıyla kontrol ettiklerini belirten Kılıçaslan, "Aynı zamanda TIR'ımızda uçağımız ve dronumuz var. Uçağımızla vadinin görüntüsünü alıyor ve bunu arkadaşlar 3 boyutlu hale getiriyorlar. Burada herhangi bir yere su taşmışsa hangi bölgelere taşmış, hangi bölgelerde ne kadar sıkıntı var bunun tespitini yapıyoruz. Ona göre makine ve araç görevlendirilmesini ve personel görevlendirilmesini yapabiliyoruz. Aynı şekilde canlı görüntü alabilecek şekilde dron görüntümüz var. Burada risk gördüğümüz alana dronumuzu göndererek orada ne tarz bir risk olduğunu, herhangi bir kurtarılmaya muhtaç birisi var mı yok mu, bunun da tespitini yapıyoruz. Tespiti yaparken toplantıda koordinasyonu sağlıyoruz. Eş zamanlı olarak bölge müdürlüğümüzde, valiliklerde, genel müdürlüğümüzde, bakanlığımızda bu görüntülerin aktarımını yapıp ortak online paylaşım yapmış oluyoruz. Dolayısıyla burada taşkın anında elzem olan teknolojik olarak da insani ihtiyaçları olarak da her şeyi bu TIR'a yerleştirdik. Allah yaşatmasın ancak yaşadığımız zaman taşkın anında en önemli aracımız bu TIR olacak" açıklamasını yaptı.