Jetpazede savcı 18 yıl sonra Fadıl’ı kıstırdı!
Ankara’da 1998’de Jetpa’dan iki ev satın alan ancak evleri teslim edilmeyen Savcı Bülent Cansu, cezaevinde bulunan Fadıl Akgündüz’ün emanet hesabına haciz koydurdu.
Fadıl Akgündüz’den ev alma umuduyla yola çıkan ancak 18 yıldır ödediği paranın karşılığını alamayan Cumhuriyet Savcısı Bülent Cansu, yargılaması tutuklu olarak devam eden Akgündüz’ün Silivri Cezaevi’nde tutulan emanet hesabına haciz koydurdu.
1996’da iki daire aldı
VATAN’ın konuştuğu savcı Bülent Cansu’nun avukatı Burhan Deveci yaşananları şöyle anlattı: Savcı Bülent Cansu Ankara’da öğrenciyken o dönemki çoğu mağdur gibi Almanya’da çalışıp emekli olan babası, 1998’de tüm birikimiyle Fadıl Akgündüz’ün Ankara’da yapacağını söylediği Jetkent 3’ten iki daire aldı. Ancak bir çok projede olduğu gibi bu inşaat da yarım kalınca sözleşme şartlarının tümünü karşılayan Bülent Cansu parasını geri alamadı. Biz 2007’de Sincan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde Jetpa Sınai Ürünler ve Pazarlama Ltd. Şti ile projenin reklamlarında kendisini işin sahibi olarak gösteren Fadıl Akgündüz’e dava açarak kazandık. Ancak Yargıtay buna tüketici mahkemesi bakmalı diyerek davayı geri gönderdi. Sincan 3. Tüketici Mahkemesi’nde açılan davayı da kazandık.
“Elimiz boş döndük”
“Bunun üzerine tüm masraflar dahil olmak üzere 125 bin 358 lira bir alacak ortaya çıktı. Bu süreçte ben defalarca İstanbul’da Fadıl Akgündüz’ün yaşadığı yerlere haciz memurlarıyla giderek borcu tahsil etmeye çalıştım. Ancak hiç bir şey bulamadan defalarca elimiz boş döndük. Fadıl Akgündüz tutuklanınca Ankara 10. İcra Dairesi’ne giderek cezaevinde kendisi adına açılan ve üstündeki paranın da konulduğu emanet hesabına haciz koydurduk.”
“İtirazı reddedildi”
“Fadıl Akgündüz’ün emanet hesabında 7 bin 452 lira bulunuyor. Tutuklu ya da hükümlü emanetteki bu parayı haftada 300 lirayı geçmeyecek şekilde cezaevi kantininden alışveriş yaparak kullanabiliyor. Ancak cezaevi müdürü beni arayıp, konuyu üç savcıyla görüştüklerini ve tereddütte kaldıklarını söyledi.
Ben de icra dairesinin kararının ancak icra mahkemesinin kararıyla kaldırılabileceğini belirttim. Fadıl Akgündüz’ün avukatları ise müvekkillerinin ‘cezaevinde su bile alamadığını’ ve yaşam hakkının elinden alındığını söyleyerek haciz kararına itiraz etti. Ancak başvurulan Ankara 16. İcra Mahkemesi, Akgündüz’ün itirazını ‘emanet hesabındaki paranın sanığın hayatını devam ettirmek için zorunlu bir bedel olmadığını’ belirterek reddetti. Devlet cezaevindeki tüm tutuklu ve hükümlüler gibi Fadıl Akgündüz’ün de yeme, içme, sağlık gibi tüm ihtiyaçlarını karşılıyor.”