Herkes bu dersin peşinde: Sevgili nasıl seçilir?
Fransızların popüler filozofu Alain de Botton'un 'Hayat Okulu' artık İstanbul'da... 27 Aralık'taki ilk ders; Sevgili nasıl seçilir?
Fransızların popüler filozofu; ‘Aşk Üzerine’, ‘Mutluluğun Mimarisi’ gibi kitapları Türkiye'de de çok satan Alain de Botton, aynı zamanda 2008'de Londra'da açtığı 'Hayat Okulu' ile de tanınıyor. İlişkiler, aşk ve iş yaşamı üzerine seminerlerin verildiği okulun bir ayağı İstanbul'da, Bilgi Üniversitesi'nde açıldı ve şimdiden epey ilgi görüyor.
Sözcü gazetesi yazarı Nilay Örnek, 27 Aralık'ta verilecek 'Sevgili nasıl seçilir?' başlıklı ilk ders vesilesiyle konuyu köşesine taşıdı. 30-40 kontenjanı olan dersler hakkında Örnek'in yazısı şöyle:
Ders: Sevgili nasıl seçilir?
Akdeniz’in bitki örtüsünü ya da trigonometriyi öğrenmek de önemli tabii… Ama “Sevdiğim işi nasıl bulurum?” gibi bir ders kulağa daha ‘hayati’ gelebiliyor. Şimdi, Türkiye’de de faaliyette olan bir okul, bu gibi pek çok ‘hayati’ sorunun yanıtını buldurmak için ilginç dersler veriyor.
Tüm kaybolan eşyalarımız, cep telefonları misali ‘çaldırılarak’ bulunabilseydi; zihnimize huniyle yabancı dil akıtılsaydı; aşk acıları, arkadaş kazıkları birer hapla yok edilebilseydi… Tabii ki böyle olmuyor. Ama 13 Ekim’den bu yana İstanbul’da olan The School of Life (Hayat Okulu), “İlişkiden sonra hayat nasıl devam eder? Dijital çağda nasıl hayatta kalınır? Sevdiğimiz işi nasıl buluruz? Nasıl yaratıcı oluruz? Nasıl sakin kalırız? Aşk nasıl zinde tutulur?” gibi ders başlıklarıyla ‘hayati’ tıkanıklıklarımızı açmaya çalışıyor.
BATU’DAN TEMELKURAN’A…
Burası, ‘Aşk Üzerine’, ‘Mutluluğun Mimarisi’ gibi ‘çok satan’ kitaplarıyla Türkiyeli okuyucunun da gayet aşina olduğu, yeni nesil filozof Alain de Botton’ın 2008’de Londra’da açtığı okulun İstanbul ayağı. Okul 30-35, maksimum 40 kişilik sınıflarda, Bilgi Üniversitesi kampüsünün de içinde olduğu santralİstanbul’da. Şimdi bazı dersler, Kuruçeşme’deki İncirli Şaraphane’de de yapılacak. 3 saatlik derslerin ücreti 50 Euro. (Ayrıntılar için www.theschooloflife.com/istanbul/) Yaklaşık 18 kişiyi bulan öğretmenler daha doğrusu ‘atölye liderleri’ de kendi alanlarında uzman kişiler. Serdar Kuzuloğlu, Alper Hasanoğlu, Serra Yılmaz, Pelin Batu, Mehmet Emin Adanalı, Pelin Turgut, Bülent Somay, Yankı Yazgan, Zeynep Çatay, Sami Bugay, Ece Temelkuran, Elvan Omay gibi isimler.
Ben de yeni açılan ve ilki 27 Aralık’ta verilecek ‘Sevgili nasıl seçilir?’ adlı ders bahanesiyle okula gittim. Dersi verecek Mehmet Emin Adanalı ile okulu Türkiye’ye getiren akıllı ve donanımlı bir kadınla, Elvan Omay’la tanıştım.
ÖNCE KLİŞELERDEN BİR KURTUL
Adanalı, lideri olduğu atölyeler (diğer dersleri ‘para endişesi’ ve ‘kendine güven’ üzerine) kadar ilginç biri. Kimya mühendisi, finansçı, iletişim teknolojileri uzmanı, sporcu veeee Boğaziçi Üniversitesi’nde ‘akademik olarak’ çizgi-roman teorisi, tarihçesi konusunda dersler veriyor! En basit ve bekleneni yaparak “Sevgili nasıl seçilir?” diye soruyorum Adanalı’ya. İstiyorum ki, şu köşede bir güzellik yapayım! Ancak yanıt öyle kolay değil. Mehmet Emin Bey, “3 saat içinde 10 ipucu vermiyor, sosyal medya profillerinizi nasıl düzenleyeceğinizi, nasıl oturup kalkmanız ya da nasıl giyinmeniz gerektiğini anlatmıyoruz tabii ki” diyor. Öncelikle 300 yıllık klişe öğretilerden, yeni nesil ‘ruh eşi’ ya da ‘bir elmanın iki yarısı’ algılarından kurtulmamız ve kendimizi tanımamız gerektiğini belirtiyor.
Ve bir kez daha ‘kendi içimizde’ yolculuğa çıkmamız gerekiyor(tüh!). Tartışma ortamında geçen dersler ve birer simülatör olarak kullanılan filmle kitaplar, kendimizi doğru tanımayı hedefliyor. Dersler, kendimize ve geçmişimize bakmayı sağlamak, bugünkü alışkanlıklarımızın hangi geçmiş öğretilerimizden geldiğini bulmak için bir fitil yakıyor.
Bu yüzden de ben saatler süren röportajımızı özetlemek yerine sizlere bu ve diğer derslere bir göz atmanızı öneriyorum. Hayatımız sorunları bastırmakla geçiyor; ‘çaktırmayan’ başarılı sayılıyor! Çekinmeden kendini ifade eden ya da birlikte düşünenler daha mutlu olabiliyor! Denemek lazım. Kafamızdaki deli sorular yüzyıllardır aynı; yeni çözümler bulmanın zamanı…