Eşinin üzerine tuz ruhu döken sanığa 1 yıl 6 ay ceza
Sarıyer'de boşanma aşamasında olduğu eşinin üzerine halk arasında tuz ruhu olarak bilinen "hidroklorik asit" döküp silah kabzasıyla vurarak yaraladığı iddiasıyla yargılanan sanığa 1 yıl 6 ay hapis cezasına verildi
Sarıyer'de boşanma aşamasında olduğu eşi Çiler Üren'in yüzüne halk arasında tuz ruhu olarak bilinen "hidroklorik asit" atıp silah kabzasıyla yaraladığı iddiasıyla 23,5 yıla kadar hapsi istenen sanık Memiş Üren, 1 yıl 6 ay hapisle cezalandırıldı.
İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Memiş Üren ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı Hatice Boz ve müşteki Çiler Üren'in avukatı Ali Furkan Tatlı katıldı.
Duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, sanığın "kasten yaralama" suçundan cezalandırılmasını, "tehdit" suçundan ise delil yetersizliğinden beraatine karar verilmesini istedi.
Savcının mütalaasına karşı diyecekleri sorulan sanık Üren, "Keşke böyle olmasaydı." dedi.
Bakanlık avukatı Boz da dosya kapsamına göre sanığın olay tarihinde eşine asit dökmek ve silah kabzası ile kafasına vurmak suretiyle eylemini gerçekleştirdiğini belirterek, bunun "kasten öldürmeye teşebbüs" suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Avukat Boz, sanığın mağduru tehdit ettiğini savunarak, "Yanlarında çocuğu olmasına rağmen bu eylemi gerçekleştirmiştir. Tüm bu sebeplerle sanığın eşe yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasını talep ederiz." diye konuştu.
Müşteki Çiler Üren'in avukatı Tatlı da mütalaaya katılmadıklarını belirterek, mağdurun hayati bölgelerine yönelik eylemin söz konusu olduğunu, eşe karşı kasten öldürme yönünde cezalandırılmasını istediklerini kaydetti.
"Çamaşır suyu olan şişeyi fırlattım"
Duruşmada son sözleri sorulan sanık Üren, "Asitten bahsediliyor. Ben oraya oğlumu almaya gitmiştim. Çamaşır suyuyla aracı temizlerken geldiler. Boşanma davasını ben kendim açmıştım. O anki öfkeyle içinde çamaşır suyu olan şişeyi fırlattım. Silah da kurusıkıdır. Kendimi korumak amacıyla silahı yanımda taşıyordum. Öldürme kastım olsaydı basit bir bıçakla gidebilirdim oraya. Amacım 2 medeni insan gibi ayrılmaktı." ifadelerini kullandı.
Karar
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanığı, "eşe karşı kasten basit yaralama" suçundan 1 yıl hapisle cezalandırdı.
Sanığın eylemini, silahtan sayılan "hidroklorik asit" ve silah kabzasıyla vurmak suretiyle resmi nikahlı eşine karşı işlemiş olduğu kanaatine vararak cezayı yarı oranında artıran mahkeme, sanık Memiş Üren'e 1 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
Sanığın üzerine atılı suçun niteliği, sanığın geçmiş yaşantısı ve fiilden sonraki davranışlarını göz önünde bulundurarak cezada indirime gitmeyen heyet, sanığın suça eğilimli kişiliği gözetilerek ileride bir daha suç işlemekten çekineceğine dair mahkemece olumlu kanaat oluşmaması nedeniyle verilen cezanın ertelenmemesine hükmetti.
Mahkeme heyeti, "tehdit" ve "silahla tehdit" suçlarından ise sanığın beraatine karar verdi.
Olayın geçmişi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Sarıyer Çayırbaşı Mahallesi'nde 12 Mayıs 2017'de Memiş Üren'in boşanma aşamasında olduğu eşi Çiler Üren'e tartışma sırasında silah doğrulttuğu anlatılmıştı.
Sanık Üren'in daha sonra elindeki şişenin içinde bulunan sıvıyı eşinin kafasına ve sırtına döktüğü ifade edilen iddianamede, sanığın daha sonra silahıyla eşinin kafasına birkaç kez vurup öldürmekle tehdit ettiği belirtilmişti.
İddianamede, kriminal laboratuvarından alınan raporda, sanık Memiş Üren'in eşinin üzerine döktüğü sıvının "kuvvetli bir asit olan ve aşındırıcı özelliğe sahip hidroklorik asit" olduğunun tespit edildiğine vurgu yapılarak, sanığın "kasten öldürmeye teşebbüs", "silahla tehdit", "tehdit" ve "yaralama" suçlarından 12 yıldan 23 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.