Doçent cinayetinde çarpıcı detaylar!
Konya'da, Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Celalettin Özdemir’in boğazının kesilerek öldürülmesiyle ilgili ilk duruşma yapıldı.
Konya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu Prof. Dr. Ahmet G. ile tutuksuz sanık Asuman E. katıldı. İlk duruşmada Asuman E’nin tutuklanması talebi reddedildi. Cinayette kullanıldığı iddia edilen ikinci bir bıçak mahkeme heyetine teslim edildi.
Asuman E., duruşma salonuna maktul yakınlarıyla karşılaşmaması için arka kapıdan alındı. Kimlik tespitinde Asuman E, işsiz olduğunu ve babasının evinde ikamet ettiğini belirtti. Tutuklu sanık Prof.Dr. Ahmet G., emekli olduğunu ve fakülte dekanı eşinden boşandığını ifade etti. Davaya Selçuk Üniversitesinin katılma talebi, suçtan üniversitenin zarar görmediği yönündeki sanık avukatlarının itirazı üzerine reddedildi.
Tutuklu sanık Prof.Dr. Ahmet G. ifadesinde, 10 yıldır Selçuk Üniversitesi'nde görev yaptığını belirterek, “Kimya bölümünde çalışıyordum. Celalettin'i geldiğim günden beri tanıyorum. Asuman'ı ise 3 yıldır tanırım. İlk tanışmamız ben dekan yardımcısıyken oldu. O zaman iş nedeniyle geldi tanıştık. 2012 yılının Haziran ayında eşim dekan olduktan sonra Asuman ile ilişkimiz başladı. Kendisi Çevre Mühendisliği bölümünde görev yapıyordu. Asuman’ın aynı zamanda Celalettin ile ilişkisi varmış. Celalettin'e sordum, böyle bir şeyin olmadığını söyledi. Ancak Asuman, Celalettin'in kendisini yüz üstü bıraktığını ve ondan kurtulamadığını söylüyordu."
ÖLDÜRDÜĞÜ ÖĞRETİM ÜYESİNİN MONTUNU GİYEREK KAÇMIŞ
Mahkeme heyetine verdiği ifadesinde, olaya ilişkin yaşananları anlatan Prof.Dr. Ahmet G, şöyle konuştu: “Asuman olaydan önce beni Celalettin'in odasına çağırdı. İkisi de odadaydı. Hakkımda dosya hazırlandığını ve bunları YÖK'e bildireceğini söyledi. 'Benim hakkımda ne olacak ki, herşeyimiz ortada' dedim ve çıkıp gittim. 1-2 gün sonra Asuman odama gelerek, dosyada kendisine attığım mesajların olduğunu söyledi. Nasıl aldığını sorunca 'gizlice almış' dedi. Rektör, Asuman'ın fakülteden uzaklaştırılarak başka bir fakülteye gönderilmesini istedi. Bir hafta önce de başka bir yere gönderildi, benim haberim yoktu." Olay günü Asuman'ın saat 5 gibi aradığını anlatan Ahmet G, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eşime teşekkür için yanımıza geleceğini söyledi. Ancak, geç geldi ve nerede olduğunu sorunca Celalettin'in yanına uğradığını ve onun dosyayı göndereceğini ifade etti. Daha sonra konuşmak için Asuman ile odadan çıkarak, Celalettin Özdemir'in yanına gittik. Celalettin odada oturuyordu ve Asuman geldi kapıyı kilitledi. 'Siz benim evleneceğim kadını rezil ettiniz, buradan gönderdiniz, ben de sizi rezil edeceğim' diye konuşunca ben de 'Rektör böyle istedi, ben göndermedim' dedim. Bana küfretmeye başladı. Yakamdan tuttu, benden daha güçlüydü. Hortum kestiğim için bıçak cebimdeydi. Kendimi korumak amacıyla 2-3 kez bıçağı salladım. Hatta bıçağı elimden almaya çalıştı. Bu arada kapı çalındı, kapı kilitliydi, üzerime baktım, kanlıydı. 'Celalettin Hocam' diye seslendiler. Önlüğüm kan olduğu için çıkardım ve maktulün montunu giyerek pencereden atladım. Sonra fakülteye yeniden geldim. Olayın fark edilmediğini gördüm, eşimi de alarak eve doğru yola çıktım. Eşim üzerimdeki kan lekelerini sorunca laboratuvarda olmuştur diyerek cevap verdim.” Eşine, Asuman E. nedeniyle Celalettin Özdemir ile kavga ettiğini anlattığını dile getiren Ahmet G., “Eşim bunu duyunca bana evden gitmemi söyledi. Ben de babasının evinde olan Asuman'ın yanına gittim. Kapıyı neden kilitlediğini sorduğumda bana 'Celalettin'in baskısıyla' cevabını verdi. Bana anahtarı kapının altından attığını söyledi. Öldürdüğümü söyledim, o da bana 'küçük çocuğum var, beni bulaştırma' dedi" iddiasında bulundu.
Ahmet G., Celalettin Özdemir için dua ettiğini ve her gün iki kez Yasin suresini okuduğunu söyleyerek, “Belki ailesi bu kadar dua etmiyordur" dedi.
Olay yeri fotoğraflarını gördüğünü ve kendisinin 4'üncü bıçak darbesini vurmadığını iddia eden Ahmet G., olay gecesi evinin bodrumunda beton üzerinde yatarak kendini cezalandırdığını söyledi.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Davanın tutuksuz sanığı Asuman E. ise sanık Ahmet G.'yi 5 yıldır, öldürülen doçent Celalettin Özdemir'i ise iki yıldır tanıdığını söyledi. Asuman E., Ahmet G. ile ilişkisi olmadığını belirterek "Ama Celalettin Özdemir ile birlikteydik. Ahmet Hoca bana mesaj gönderiyordu ve bunu Celalettin de görüyor ama dert etmiyordu. Gelen birkaç mesajın fotoğrafını çektik. Celalettin'in böyle bir takıntısı yoktu. Biz evlenince de bu mesajlar devam ederse, bunları Ahmet Hoca'nın eşine gösteririz diye birbirimize söyledik" dedi.
Olay günü Mühendislik Fakültesine giderek önce Ahmet G'nin odasına, daha sonra da dekan Handan K'nin odasına girdiğini anlatan Asuman E., "Handan Hocaya 'Hakkınızı helal edin' dedim ve oradan ayrıldım. Merdivenlerden inerken Ahmet G. ile karşılaştım. Bana gülerek 'Celalettin Hoca'yı öldürdüm' dedi. Sonra da bunun şaka olduğunu söyledi. Celalettin Hoca'nın odasına gidince de kapının kilitli olduğunu gördüm. Eve geldiğimde meraklandığım için Ahmet Hoca'yı cep telefonundan aradım, ancak telefonu açmadı. Sonra o beni aradı. Evimin önüne geldi, ben Celalettin'i sorunca 3 dakika durdu ve gitti. Bir gün sonra okulda yanıma gelerek, şaka yapmadığını ve kendisinin Celalettin'i öldürdüğünü söyledi. Benden bunu kimseye söylemememi, aksi halde beni de bu işe ortak edeceğini ifade etti. Salı akşamı aileme söyledim. Amcam da polis arkadaşını aradı, böyle bir olay olmadığını öğrendik. Ben zaten öldüreceğini düşünmedim. Beni otele çağırdı, 80 bin lira borcu olduğunu, o parayı vermezsem cinayete beni ortak edeceğini söyledi. Çarşamba akşamı Cinayet Büro'ya gittim, orada herşeyi anlattım. Ama şikayetçi olmadık. Cinayet olup olmadığından emin değildim. Bir gün sonra psikolojim bozuldu, izin almak için Turizm Fakültesine gittim. Eşim yanımdaydı. Orada Hasan isimli bir kişiye Celalettin Hoca'yı sormasını istedim. Odasına gittiler ve cinayet ortaya çıktı. Ben kapıyı kilitlemedim, suçlamaları kabul etmiyorum."
ÖLDÜRÜLEN ÖĞRETİM ÜYESİNİN 410 BİN LİRASI KAYIP İDDİASI
Ahmet G'nin avukatı ise müvekkilinin ‘Cemaatçi’, maktulün ‘Ülkücü’ denilerek olayın çarpıtılmaya çalışıldığını dile getirerek şunları söyledi: “410 bin lira ortada yok. Asuman E., sütten çıkmış ak kaşık gibi konuşuyor. Bu para nerede sorulmasını istiyorum. Asuman E'nin cinayetten sonra olay yerinde yapılan araştırmada kapı arkasında ve Celalettin Özdemir'in cesedinin yanındaki sehpanın ayağında parmak izi çıkmıştır. Ahmet G. çıktıktan sonra odaya birisi girmiş." Celalettin Özdemir'in avukatı ise Asuman E'nin çelişkili ifade verdiğini söyleyerek, tutuklanmasını talep etti.
Asuman E.’nin avukatı, zina yapan müvekkilinin dinen recm edilmesi gerektiğini söyleyerek, “Müvekkilim zina yapmıştır. Dinimizce ve inancımız gereği recm edilmesi gerekir. Ama cinayetle bir ilgisi yoktur” dedi.
Asuman E’nin tutuklanması talebi reddedilirken, mahkeme ileri bir tarihe ertelendi.